Site uses cookies to provide basic functionality.

OK
MARK
Up
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16
Chapter 1
Mark TurNTB 1:1  Tanrı'nın Oğlu İsa Mesih'le ilgili Müjde'nin başlangıcı.
Mark TurNTB 1:2  Peygamber Yeşaya'nın Kitabı'nda şöyle yazılmıştır: “İşte, habercimi senin önünden gönderiyorum; O senin yolunu hazırlayacak.”
Mark TurNTB 1:3  “Çölde haykıran, ‘Rab'bin yolunu hazırlayın, Geçeceği patikaları düzleyin’ diye sesleniyor.”
Mark TurNTB 1:4  Böylece Vaftizci Yahya çölde ortaya çıktı. İnsanları, günahlarının bağışlanması için tövbe edip vaftiz olmaya çağırıyordu.
Mark TurNTB 1:5  Bütün Yahudiye halkı ve Yeruşalimliler'in hepsi ona geliyor, günahlarını itiraf ediyor, onun tarafından Şeria Irmağı'nda vaftiz ediliyordu.
Mark TurNTB 1:6  Yahya'nın deve tüyünden giysisi, belinde deri kuşağı vardı. Çekirge ve yaban balı yerdi.
Mark TurNTB 1:7  Şu haberi yayıyordu: “Benden sonra benden daha güçlü olan geliyor. Eğilip O'nun çarıklarının bağını çözmeye bile layık değilim.
Mark TurNTB 1:8  Ben sizi suyla vaftiz ettim, ama O sizi Kutsal Ruh'la vaftiz edecektir.”
Mark TurNTB 1:9  O günlerde Celile'nin Nasıra Kenti'nden çıkıp gelen İsa, Yahya tarafından Şeria Irmağı'nda vaftiz edildi.
Mark TurNTB 1:10  Tam sudan çıkarken, göklerin yarıldığını ve Ruh'un güvercin gibi üzerine indiğini gördü.
Mark TurNTB 1:11  Göklerden, “Sen benim sevgili Oğlum'sun, senden hoşnudum” diyen bir ses duyuldu.
Mark TurNTB 1:13  İsa çölde kaldığı kırk gün boyunca Şeytan tarafından denendi. Yabanıl hayvanlar arasındaydı, melekler O'na hizmet ediyordu.
Mark TurNTB 1:14  Yahya'nın tutuklanmasından sonra İsa, Tanrı'nın Müjdesi'ni duyura duyura Celile'ye gitti.
Mark TurNTB 1:15  “Zaman doldu” diyordu, “Tanrı'nın Egemenliği yaklaştı. Tövbe edin, Müjde'ye inanın!”
Mark TurNTB 1:16  İsa, Celile Gölü'nün kıyısından geçerken, göle ağ atmakta olan Simun ile kardeşi Andreas'ı gördü. Bu adamlar balıkçıydı.
Mark TurNTB 1:17  İsa onlara, “Ardımdan gelin” dedi, “Sizleri insan tutan balıkçılar yapacağım.”
Mark TurNTB 1:18  Onlar da hemen ağlarını bırakıp O'nun ardından gittiler.
Mark TurNTB 1:19  İsa biraz ileri gidince Zebedi'nin oğulları Yakup'la Yuhanna'yı gördü. Teknede ağlarını onarıyorlardı.
Mark TurNTB 1:20  Hemen onları çağırdı. Onlar da babaları Zebedi'yi işçilerle birlikte teknede bırakıp İsa'nın ardından gittiler.
Mark TurNTB 1:21  Kefarnahum'a girdiler. Şabat Günü İsa havraya gidip öğretmeye başladı.
Mark TurNTB 1:22  Halk O'nun öğretişine şaşıp kaldı. Çünkü onlara din bilginleri gibi değil, yetkili biri gibi öğretiyordu.
Mark TurNTB 1:23  Tam o sırada havrada bulunan ve kötü ruha tutulmuş bir adam, “Ey Nasıralı İsa, bizden ne istiyorsun?” diye bağırdı. “Bizi mahvetmeye mi geldin? Senin kim olduğunu biliyorum, Tanrı'nın Kutsalı'sın sen!”
Mark TurNTB 1:24  Tam o sırada havrada bulunan ve kötü ruha tutulmuş bir adam, “Ey Nasıralı İsa, bizden ne istiyorsun?” diye bağırdı. “Bizi mahvetmeye mi geldin? Senin kim olduğunu biliyorum, Tanrı'nın Kutsalı'sın sen!”
Mark TurNTB 1:25  İsa, “Sus, çık adamdan!” diyerek kötü ruhu azarladı.
Mark TurNTB 1:26  Kötü ruh adamı sarstı ve büyük bir çığlık atarak içinden çıktı.
Mark TurNTB 1:27  Herkes şaşıp kaldı. Birbirlerine, “Bu nasıl şey?” diye sormaya başladılar. “Yepyeni bir öğreti! Kötü ruhlara bile yetkiyle buyruk veriyor, onlar da sözünü dinliyor.”
Mark TurNTB 1:28  Böylece İsa'yla ilgili haber, Celile bölgesinin her yerine hızla yayıldı.
Mark TurNTB 1:29  İsa havradan çıkar çıkmaz, Yakup ve Yuhanna ile birlikte Simun ve Andreas'ın evine gitti.
Mark TurNTB 1:30  Simun'un kaynanası ateşler içinde yatıyordu. Durumu hemen İsa'ya bildirdiler.
Mark TurNTB 1:31  O da hastaya yaklaştı, elinden tutup kaldırdı. Kadının ateşi düştü, onlara hizmet etmeye başladı.
Mark TurNTB 1:32  Akşam olup güneş batınca, bütün hastaları ve cinlileri İsa'ya getirdiler.
Mark TurNTB 1:34  İsa, çeşitli hastalıklara yakalanmış birçok kişiyi iyileştirdi, birçok cini kovdu. Cinlerin konuşmasına izin vermiyordu. Çünkü onlar kendisinin kim olduğunu biliyorlardı.
Mark TurNTB 1:35  Sabah çok erkenden, ortalık henüz ağarmadan İsa kalktı, evden çıkıp ıssız bir yere gitti, orada dua etmeye başladı.
Mark TurNTB 1:36  Simun ile yanındakiler İsa'yı aramaya çıktılar.
Mark TurNTB 1:37  O'nu bulunca, “Herkes seni arıyor!” dediler.
Mark TurNTB 1:38  İsa onlara, “Başka yerlere, yakın kasabalara gidelim” dedi. “Oralarda da Tanrı sözünü duyurayım. Bunun için çıkıp geldim.”
Mark TurNTB 1:39  Böylece havralarında Tanrı sözünü duyurarak ve cinleri kovarak bütün Celile bölgesini dolaştı.
Mark TurNTB 1:40  İsa'ya cüzamlı biri geldi, diz çökerek, “İstersen beni temiz kılabilirsin” diye yalvardı.
Mark TurNTB 1:41  İsa'nın yüreği sızladı, elini uzatıp adama dokundu, “İsterim, temiz ol!” dedi.
Mark TurNTB 1:43  İsa onu sıkıca uyararak hemen yanından uzaklaştırdı.
Mark TurNTB 1:44  “Sakın kimseye bir şey söyleme!” dedi. “Git, kâhine görün ve cüzamdan temizlendiğini herkese kanıtlamak için Musa'nın buyurduğu sunuları sun.”
Mark TurNTB 1:45  Ne var ki, adam çıkıp gitti, olayla ilgili haberi her tarafa yayıp duyurmaya başladı. Öyle ki, İsa artık hiçbir kente açıkça giremez oldu. Ancak dışarıda, ıssız yerlerde kalıyordu. Ve halk her yerden O'na akın ediyordu.
Chapter 2
Mark TurNTB 2:1  Birkaç gün sonra İsa tekrar Kefarnahum'a geldiğinde, evde olduğu duyuldu.
Mark TurNTB 2:2  O kadar çok insan toplandı ki, artık kapının önünde bile duracak yer kalmamıştı. İsa onlara Tanrı sözünü anlatıyordu.
Mark TurNTB 2:3  Bu arada O'na dört kişinin taşıdığı felçli bir adamı getirdiler.
Mark TurNTB 2:4  Kalabalıktan O'na yaklaşamadıkları için, bulunduğu yerin üzerindeki damı delip açarak felçliyi üstünde yattığı şilteyle birlikte aşağı indirdiler.
Mark TurNTB 2:5  İsa onların imanını görünce felçliye, “Oğlum, günahların bağışlandı” dedi.
Mark TurNTB 2:6  Orada oturan bazı din bilginleri ise içlerinden şöyle düşündüler: “Bu adam neden böyle konuşuyor? Tanrı'ya küfrediyor! Tanrı'dan başka kim günahları bağışlayabilir?”
Mark TurNTB 2:7  Orada oturan bazı din bilginleri ise içlerinden şöyle düşündüler: “Bu adam neden böyle konuşuyor? Tanrı'ya küfrediyor! Tanrı'dan başka kim günahları bağışlayabilir?”
Mark TurNTB 2:8  Akıllarından geçeni hemen ruhunda sezen İsa onlara, “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz?” dedi.
Mark TurNTB 2:9  “Hangisi daha kolay, felçliye, ‘Günahların bağışlandı’ demek mi, yoksa, ‘Kalk, şilteni topla, yürü’ demek mi?
Mark TurNTB 2:10  Ne var ki, İnsanoğlu'nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye...” Sonra felçliye, “Sana söylüyorum, kalk, şilteni topla, evine git!” dedi.
Mark TurNTB 2:11  Ne var ki, İnsanoğlu'nun yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye...” Sonra felçliye, “Sana söylüyorum, kalk, şilteni topla, evine git!” dedi.
Mark TurNTB 2:12  Adam kalktı, hemen şiltesini topladı, hepsinin gözü önünde çıkıp gitti. Herkes şaşakalmıştı. Tanrı'yı övüyorlar, “Böylesini hiç görmemiştik” diyorlardı.
Mark TurNTB 2:13  İsa yine çıkıp göl kıyısına gitti. Bütün halk yanına geldi, O da onlara öğretmeye başladı.
Mark TurNTB 2:14  Yoldan geçerken, vergi toplama yerinde oturan Alfay oğlu Levi'yi gördü. Ona, “Ardımdan gel” dedi. Levi de kalkıp İsa'nın ardından gitti.
Mark TurNTB 2:15  Sonra İsa, Levi'nin evinde yemek yerken, birçok vergi görevlisiyle günahkâr O'nunla ve öğrencileriyle birlikte sofraya oturmuştu. O'nu izleyen böyle birçok kişi vardı.
Mark TurNTB 2:16  Ferisiler'den bazı din bilginleri, O'nu günahkârlar ve vergi görevlileriyle birlikte yemekte görünce öğrencilerine, “Niçin vergi görevlileri ve günahkârlarla birlikte yemek yiyor?” diye sordular.
Mark TurNTB 2:17  Bunu duyan İsa onlara, “Sağlamların değil, hastaların hekime ihtiyacı var” dedi. “Ben doğru kişileri değil, günahkârları çağırmaya geldim.”
Mark TurNTB 2:18  Yahya'nın öğrencileriyle Ferisiler oruç tutarken, bazı kişiler İsa'ya gelip, “Yahya'nın ve Ferisiler'in öğrencileri oruç tutuyor da senin öğrencilerin neden tutmuyor?” diye sordular.
Mark TurNTB 2:19  İsa şöyle karşılık verdi: “Güvey aralarında olduğu sürece davetliler oruç tutar mı? Güvey aralarında oldukça oruç tutmazlar!
Mark TurNTB 2:20  Ama güveyin aralarından alınacağı günler gelecek, onlar işte o zaman, o gün oruç tutacaklar.
Mark TurNTB 2:21  Hiç kimse eski giysiyi yeni kumaş parçasıyla yamamaz. Yoksa yeni yama çeker, eski giysiden kopar, yırtık daha beter olur.
Mark TurNTB 2:22  Hiç kimse yeni şarabı eski tulumlara doldurmaz. Yoksa şarap tulumları patlatır, şarap da tulumlar da mahvolur. Yeni şarap yeni tulumlara doldurulur.”
Mark TurNTB 2:23  Bir Şabat Günü İsa ekinler arasından geçiyordu. Öğrencileri yolda giderken başakları koparmaya başladılar.
Mark TurNTB 2:24  Ferisiler İsa'ya, “Bak, Şabat Günü yasak olanı neden yapıyorlar?” dediler.
Mark TurNTB 2:25  İsa onlara, “Davut'la yanındakiler aç ve muhtaç kalınca Davut'un ne yaptığını hiç okumadınız mı?” diye sordu.
Mark TurNTB 2:26  “Başkâhin Aviyatar'ın zamanında Davut, Tanrı'nın evine girdi, kâhinlerden başkasının yemesi yasak olan adak ekmeklerini yedi ve yanındakilere de verdi.”
Mark TurNTB 2:27  Sonra onlara, “İnsan Şabat Günü için değil, Şabat Günü insan için yaratıldı” dedi.
Mark TurNTB 2:28  “Bu nedenle İnsanoğlu Şabat Günü'nün de Rabbi'dir.”
Chapter 3
Mark TurNTB 3:1  İsa yine havraya girdi. Orada eli sakat bir adam vardı.
Mark TurNTB 3:2  Bazıları İsa'yı suçlamak amacıyla, Şabat Günü hastayı iyileştirecek mi diye O'nu gözlüyorlardı.
Mark TurNTB 3:3  İsa, eli sakat adama, “Kalk, öne çık!” dedi.
Mark TurNTB 3:4  Sonra havradakilere, “Kutsal Yasa'ya göre Şabat Günü iyilik yapmak mı doğru, kötülük yapmak mı? Can kurtarmak mı doğru, can almak mı?” diye sordu. Onlardan ses çıkmadı.
Mark TurNTB 3:5  İsa, çevresindekilere öfkeyle baktı. Yüreklerinin duygusuzluğu O'nu kederlendirmişti. Adama, “Elini uzat!” dedi. Adam elini uzattı, eli yine sapasağlam oluverdi.
Mark TurNTB 3:6  Bunun üzerine Ferisiler dışarı çıktılar, İsa'yı yok etmek için Hirodes yanlılarıyla hemen görüşmeye başladılar.
Mark TurNTB 3:7  İsa, öğrencileriyle birlikte göl kıyısına çekildi. Celile'den büyük bir kalabalık O'nun ardından geldi. Ayrıca, bütün yaptıklarını duyan büyük kalabalıklar Yahudiye'den, Yeruşalim'den, İdumeya'dan, Şeria Irmağı'nın karşı yakasından, Sur ve Sayda bölgelerinden kendisine akın etti.
Mark TurNTB 3:8  İsa, öğrencileriyle birlikte göl kıyısına çekildi. Celile'den büyük bir kalabalık O'nun ardından geldi. Ayrıca, bütün yaptıklarını duyan büyük kalabalıklar Yahudiye'den, Yeruşalim'den, İdumeya'dan, Şeria Irmağı'nın karşı yakasından, Sur ve Sayda bölgelerinden kendisine akın etti.
Mark TurNTB 3:9  İsa, kalabalığın arasında sıkışıp kalmamak için öğrencilerine bir kayık hazır bulundurmalarını söyledi.
Mark TurNTB 3:10  Birçoklarını iyileştirmiş olduğundan, çeşitli hastalıklara yakalananlar O'na dokunmak için üzerine üşüşüyordu.
Mark TurNTB 3:11  Kötü ruhlar O'nu görünce ayaklarına kapanıyor, “Sen Tanrı'nın Oğlu'sun!” diye bağırıyorlardı.
Mark TurNTB 3:12  Ama İsa, kim olduğunu açıklamamaları için onları sıkı sıkıya uyardı.
Mark TurNTB 3:13  İsa, dağa çıkarak istediği kişileri yanına çağırdı. Onlar da yanına gittiler.
Mark TurNTB 3:14  İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi'nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa'ya ihanet eden Yahuda İskariot.
Mark TurNTB 3:15  İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi'nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa'ya ihanet eden Yahuda İskariot.
Mark TurNTB 3:16  İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi'nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa'ya ihanet eden Yahuda İskariot.
Mark TurNTB 3:17  İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi'nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa'ya ihanet eden Yahuda İskariot.
Mark TurNTB 3:18  İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi'nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa'ya ihanet eden Yahuda İskariot.
Mark TurNTB 3:19  İsa bunlardan on iki kişiyi yanında bulundurmak, Tanrı sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kılmak üzere seçti. Seçtiği bu on iki kişi şunlardır: Petrus adını verdiği Simun, Beni-Regeş, yani Gökgürültüsü Oğulları adını verdiği Zebedi'nin oğulları Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oğlu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve İsa'ya ihanet eden Yahuda İskariot.
Mark TurNTB 3:20  İsa bundan sonra eve gitti. Yine öyle büyük bir kalabalık toplandı ki, İsa'yla öğrencileri yemek bile yiyemediler.
Mark TurNTB 3:21  Yakınları bunu duyunca, “Aklını kaçırmış” diyerek O'nu almaya geldiler.
Mark TurNTB 3:22  Yeruşalim'den gelen din bilginleri ise, “Baalzevul O'nun içine girmiş” ve “Cinleri, cinlerin önderinin gücüyle kovuyor” diyorlardı.
Mark TurNTB 3:23  Bunun üzerine İsa din bilginlerini yanına çağırıp onlara benzetmelerle seslendi. “Şeytan, Şeytan'ı nasıl kovabilir?” dedi.
Mark TurNTB 3:24  “Bir ülke kendi içinde bölünmüşse, ayakta kalamaz.
Mark TurNTB 3:25  Bir ev kendi içinde bölünmüşse, ayakta kalamaz.
Mark TurNTB 3:26  Şeytan da kendine karşı gelip kendi içinde bölünmüşse, artık ayakta kalamaz; sonu gelmiş demektir.
Mark TurNTB 3:27  Hiç kimse güçlü adamın evine girip malını çalamaz. Ancak onu bağladıktan sonra evini soyabilir.
Mark TurNTB 3:28  Size doğrusunu söyleyeyim, insanların işlediği her günah, ettiği her küfür bağışlanacak, ama Kutsal Ruh'a küfreden asla bağışlanmayacak. Bunu yapan, asla silinmeyecek bir günah işlemiş olur.”
Mark TurNTB 3:29  Size doğrusunu söyleyeyim, insanların işlediği her günah, ettiği her küfür bağışlanacak, ama Kutsal Ruh'a küfreden asla bağışlanmayacak. Bunu yapan, asla silinmeyecek bir günah işlemiş olur.”
Mark TurNTB 3:30  İsa bu sözleri, “O'nda kötü ruh var” dedikleri için söyledi.
Mark TurNTB 3:31  Daha sonra İsa'nın annesiyle kardeşleri geldi. Dışarıda durdular, haber gönderip O'nu çağırdılar.
Mark TurNTB 3:32  İsa'nın çevresinde oturan kalabalıktan bazıları, “Bak” dediler, “Annenle kardeşlerin dışarıda, seni istiyorlar.”
Mark TurNTB 3:33  İsa buna karşılık onlara, “Kimdir annem ve kardeşlerim?” dedi.
Mark TurNTB 3:34  Sonra çevresinde oturanlara bakıp şöyle dedi: “İşte annem, işte kardeşlerim!
Mark TurNTB 3:35  Tanrı'nın isteğini kim yerine getirirse, kardeşim, kızkardeşim ve annem odur.”
Chapter 4
Mark TurNTB 4:1  İsa göl kıyısında halka yine öğretmeye başladı. Çevresinde çok büyük bir kalabalık toplandı. Bu yüzden İsa göldeki bir tekneye binip oturdu. Bütün kalabalık göl kıyısında duruyordu.
Mark TurNTB 4:2  İsa onlara benzetmelerle birçok şey öğretiyordu. Öğretirken, “Şunu dinleyin” dedi. “Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı.
Mark TurNTB 4:3  İsa onlara benzetmelerle birçok şey öğretiyordu. Öğretirken, “Şunu dinleyin” dedi. “Ekincinin biri tohum ekmeye çıktı.
Mark TurNTB 4:4  Ektiği tohumlardan kimi yol kenarına düştü. Kuşlar gelip bunları yedi.
Mark TurNTB 4:5  Kimi, toprağı az kayalık yerlere düştü. Toprak derin olmadığından hemen filizlendi.
Mark TurNTB 4:6  Ne var ki, güneş doğunca kavruldular, kök salamadıkları için kuruyup gittiler.
Mark TurNTB 4:7  Kimi, dikenler arasına düştü. Dikenler büyüdü, filizleri boğdu ve filizler ürün vermedi.
Mark TurNTB 4:8  Kimi ise iyi toprağa düştü, büyüyüp çoğaldı, ürün verdi. Bazısı otuz, bazısı altmış, bazısı da yüz kat ürün verdi.”
Mark TurNTB 4:9  Sonra İsa şunu ekledi: “İşitecek kulağı olan işitsin!”
Mark TurNTB 4:10  Onikiler'le öbür izleyicileri İsa'yla yalnız kalınca, kendisinden benzetmelerin anlamını sordular.
Mark TurNTB 4:11  O da onlara şöyle dedi: “Tanrı'nın Egemenliği'nin sırrı sizlere açıklandı, ama dışarıda olanlara her şey benzetmelerle anlatılır.
Mark TurNTB 4:12  Öyle ki, ‘Bakıp bakıp görmesinler, Duyup duyup anlamasınlar da, Dönüp bağışlanmasınlar.’ ”
Mark TurNTB 4:13  İsa sonra onlara, “Siz bu benzetmeyi anlamıyor musunuz?” dedi. “Öyleyse bütün benzetmeleri nasıl anlayacaksınız?
Mark TurNTB 4:15  Bazı insanlar sözün ekildiği yerde yol kenarına düşen tohumlara benzer. Bunlar sözü işitir işitmez, Şeytan gelir, yüreklerine ekilen sözü alır götürür.
Mark TurNTB 4:16  Kayalık yerlere ekilenler ise, işittikleri sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadıkları için ancak bir süre dayanan kişilerdir. Böyleleri Tanrı sözünden ötürü sıkıntı ya da zulme uğrayınca hemen sendeleyip düşerler.
Mark TurNTB 4:17  Kayalık yerlere ekilenler ise, işittikleri sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadıkları için ancak bir süre dayanan kişilerdir. Böyleleri Tanrı sözünden ötürü sıkıntı ya da zulme uğrayınca hemen sendeleyip düşerler.
Mark TurNTB 4:18  Yine bazıları dikenler arasında ekilen tohumlara benzerler. Bunlar sözü işitirler, ama dünyasal kaygılar, zenginliğin aldatıcılığı ve daha başka hevesler araya girip sözü boğar ve ürün vermesini engeller.
Mark TurNTB 4:19  Yine bazıları dikenler arasında ekilen tohumlara benzerler. Bunlar sözü işitirler, ama dünyasal kaygılar, zenginliğin aldatıcılığı ve daha başka hevesler araya girip sözü boğar ve ürün vermesini engeller.
Mark TurNTB 4:20  İyi toprağa ekilenler ise, sözü işiten, onu benimseyen, kimi otuz, kimi altmış, kimi de yüz kat ürün veren kişilerdir.”
Mark TurNTB 4:21  Onlara, “Kandili, tahıl ölçeğinin ya da yatağın altına koymak için mi getirirler?” dedi. “Kandilliğe koymak için değil mi?
Mark TurNTB 4:22  Gizli olan ne varsa, açığa çıkarılmak üzere gizlenmiştir; saklı olan ne varsa, aydınlığa çıkmak üzere saklanmıştır.
Mark TurNTB 4:24  İsa şöyle devam etti: “İşittiklerinize dikkat edin! Hangi ölçekle verirseniz, aynı ölçekle alacaksınız. Hatta size daha fazlası verilecek.
Mark TurNTB 4:25  Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek. Ama kimde yoksa, elindeki de alınacak.”
Mark TurNTB 4:26  Sonra İsa şöyle dedi: “Tanrı'nın Egemenliği, toprağa tohum saçan adama benzer.
Mark TurNTB 4:27  Gece olur, uyur; gündüz olur, kalkar. Kendisi nasıl olduğunu bilmez ama, tohum filizlenir, gelişir.
Mark TurNTB 4:28  Toprak kendiliğinden ürün verir. Önce filizi, sonra başağı, sonunda da başağı dolduran taneleri verir.
Mark TurNTB 4:29  Ürün olgunlaşınca, adam hemen orağı vurur. Çünkü biçim vakti gelmiştir.”
Mark TurNTB 4:30  İsa sonra şöyle dedi: “Tanrı'nın Egemenliği'ni neye benzetelim, nasıl bir benzetmeyle anlatalım?
Mark TurNTB 4:31  Tanrı'nın Egemenliği, hardal tanesine benzer. Hardal, yeryüzünde toprağa ekilen tohumların en küçüğü olmakla birlikte, ekildikten sonra gelişir, bütün bahçe bitkilerinin boyunu aşar. Öylesine dal budak salar ki, kuşlar gölgesinde barınabilir.”
Mark TurNTB 4:32  Tanrı'nın Egemenliği, hardal tanesine benzer. Hardal, yeryüzünde toprağa ekilen tohumların en küçüğü olmakla birlikte, ekildikten sonra gelişir, bütün bahçe bitkilerinin boyunu aşar. Öylesine dal budak salar ki, kuşlar gölgesinde barınabilir.”
Mark TurNTB 4:33  İsa, Tanrı sözünü, buna benzer birçok benzetmeyle halkın anlayabildiği ölçüde anlatırdı.
Mark TurNTB 4:34  Benzetme kullanmadan onlara hiçbir şey anlatmazdı. Ama kendi öğrencileriyle yalnız kaldığında, onlara her şeyi açıklardı.
Mark TurNTB 4:35  O gün akşam olunca öğrencilerine, “Karşı yakaya geçelim” dedi.
Mark TurNTB 4:36  Öğrenciler kalabalığı geride bırakarak İsa'yı, içinde bulunduğu tekneyle götürdüler. Yanında başka tekneler de vardı.
Mark TurNTB 4:37  Bu sırada büyük bir fırtına koptu. Dalgalar tekneye öyle bindirdi ki, tekne neredeyse suyla dolmuştu.
Mark TurNTB 4:38  İsa, teknenin kıç tarafında bir yastığa yaslanmış uyuyordu. Öğrenciler O'nu uyandırıp, “Öğretmenimiz, öleceğiz! Hiç aldırmıyor musun?” dediler.
Mark TurNTB 4:39  İsa kalkıp rüzgarı azarladı, göle, “Sus, sakin ol!” dedi. Rüzgar dindi, ortalık sütliman oldu.
Mark TurNTB 4:40  İsa öğrencilerine, “Neden korkuyorsunuz? Hâlâ imanınız yok mu?” dedi.
Mark TurNTB 4:41  Onlar ise büyük korku içinde birbirlerine, “Bu adam kim ki, rüzgar da göl de O'nun sözünü dinliyor?” dediler.
Chapter 5
Mark TurNTB 5:1  Gölün karşı yakasına, Gerasalılar'ın memleketine vardılar.
Mark TurNTB 5:2  İsa tekneden iner inmez, kötü ruha tutulmuş bir adam mezarlık mağaralardan çıkıp O'nu karşıladı.
Mark TurNTB 5:3  Mezarların içinde yaşayan bu adamı artık kimse zincirle bile bağlı tutamıyordu.
Mark TurNTB 5:4  Birçok kez zincir ve kösteklerle bağlandığı halde, zincirleri koparmış, köstekleri parçalamıştı. Hiç kimse onunla başa çıkamıyordu.
Mark TurNTB 5:5  Gece gündüz mezarlarda, dağlarda bağırıp duruyor, kendini taşlarla yaralıyordu.
Mark TurNTB 5:6  Uzaktan İsa'yı görünce koşup geldi, O'nun önünde yere kapandı.
Mark TurNTB 5:7  Yüksek sesle haykırarak, “Ey İsa, yüce Tanrı'nın Oğlu, benden ne istiyorsun? Tanrı hakkı için sana yalvarırım, bana işkence etme!” dedi.
Mark TurNTB 5:8  Çünkü İsa, “Ey kötü ruh, adamın içinden çık!” demişti.
Mark TurNTB 5:9  Sonra İsa adama, “Adın ne?” diye sordu. “Adım Tümen. Çünkü sayımız çok” dedi.
Mark TurNTB 5:10  Ruhları o bölgeden çıkarmaması için İsa'ya yalvarıp yakardı.
Mark TurNTB 5:11  Orada, dağın yamacında otlayan büyük bir domuz sürüsü vardı.
Mark TurNTB 5:12  Kötü ruhlar İsa'ya, “Bizi şu domuzlara gönder, onlara girelim” diye yalvardılar.
Mark TurNTB 5:13  İsa'nın izin vermesi üzerine kötü ruhlar adamdan çıkıp domuzların içine girdiler. Yaklaşık iki bin domuzdan oluşan sürü, dik yamaçtan aşağı koşuşarak göle atlayıp boğuldu.
Mark TurNTB 5:14  Domuzları güdenler kaçıp kentte ve köylerde olayın haberini yaydılar. Halk olup biteni görmeye çıktı.
Mark TurNTB 5:15  İsa'nın yanına geldiklerinde, önceleri bir tümen cine tutulan adamı giyinmiş, aklı başına gelmiş, oturmuş görünce korktular.
Mark TurNTB 5:16  Olayı görenler, cinli adama olanları ve domuzların başına gelenleri halka anlattılar.
Mark TurNTB 5:17  Bunun üzerine halk, bölgelerinden ayrılması için İsa'ya yalvarmaya başladı.
Mark TurNTB 5:18  İsa tekneye binerken, önceleri cinli olan adam O'na, “Seninle geleyim” diye yalvardı.
Mark TurNTB 5:19  Ama İsa adama izin vermedi. Ona, “Evine, yakınlarının yanına dön” dedi. “Rab'bin senin için neler yaptığını, sana nasıl merhamet ettiğini onlara anlat.”
Mark TurNTB 5:20  Adam da gitti, İsa'nın kendisi için neler yaptığını Dekapolis'te duyurmaya başladı. Anlattıklarına herkes şaşıp kalıyordu.
Mark TurNTB 5:21  İsa tekneyle karşı yakaya dönünce, çevresinde büyük bir kalabalık toplandı. Kendisi gölün kıyısında duruyordu.
Mark TurNTB 5:22  Bu sırada havra yöneticilerinden Yair adında biri geldi. İsa'yı görünce ayaklarına kapandı, “Küçük kızım can çekişiyor. Gelip ellerini onun üzerine koy da kurtulsun, yaşasın!” diye yalvardı.
Mark TurNTB 5:23  Bu sırada havra yöneticilerinden Yair adında biri geldi. İsa'yı görünce ayaklarına kapandı, “Küçük kızım can çekişiyor. Gelip ellerini onun üzerine koy da kurtulsun, yaşasın!” diye yalvardı.
Mark TurNTB 5:24  İsa adamla birlikte gitti. Büyük bir kalabalık da ardından gidiyor, O'nu sıkıştırıyordu.
Mark TurNTB 5:25  Orada, on iki yıldır kanaması olan bir kadın vardı.
Mark TurNTB 5:26  Birçok hekimin elinden çok çekmiş, varını yoğunu harcamış, ama iyileşeceğine daha da kötüleşmişti.
Mark TurNTB 5:27  Kadın, İsa hakkında anlatılanları duymuştu. Bu nedenle, kalabalıkta O'nun arkasından gelip giysisine dokundu.
Mark TurNTB 5:28  İçinden, “Giysilerine bile dokunsam kurtulurum” diyordu.
Mark TurNTB 5:29  O anda kanaması kesiliverdi. Kadın, bedeninin derinliğinde acıdan kurtulduğunu hissetti.
Mark TurNTB 5:30  İsa ise, kendisinden bir gücün akıp gittiğini hemen anladı. Kalabalığın ortasında dönüp, “Giysilerime kim dokundu?” diye sordu.
Mark TurNTB 5:31  Öğrencileri O'na, “Seni sıkıştıran kalabalığı görüyorsun! Nasıl oluyor da, ‘Bana kim dokundu’ diye soruyorsun?” dediler.
Mark TurNTB 5:32  İsa kendisine dokunanı görmek için çevresine bakındı.
Mark TurNTB 5:33  Kadın da kendisindeki değişikliği biliyordu. Korkuyla titreyerek geldi, İsa'nın ayaklarına kapandı ve O'na bütün gerçeği anlattı.
Mark TurNTB 5:34  İsa ona, “Kızım” dedi, “İmanın seni kurtardı. Esenlikle git. Acıların son bulsun.”
Mark TurNTB 5:35  İsa daha konuşurken, havra yöneticisinin evinden adamlar geldi. Yöneticiye, “Kızın öldü” dediler. “Öğretmeni neden hâlâ rahatsız ediyorsun?”
Mark TurNTB 5:36  İsa bu sözlere aldırmadan havra yöneticisine, “Korkma, yalnız iman et!” dedi.
Mark TurNTB 5:37  İsa, Petrus, Yakup ve Yakup'un kardeşi Yuhanna'dan başka hiç kimsenin kendisiyle birlikte gitmesine izin vermedi.
Mark TurNTB 5:38  Havra yöneticisinin evine vardıklarında İsa, acı acı ağlayıp feryat eden gürültülü bir kalabalıkla karşılaştı.
Mark TurNTB 5:39  İçeri girerek onlara, “Niye gürültü edip ağlıyorsunuz?” dedi. “Çocuk ölmedi, uyuyor.”
Mark TurNTB 5:40  Onlar ise kendisiyle alay ettiler. Ama İsa hepsini dışarı çıkardıktan sonra çocuğun annesini babasını ve kendisiyle birlikte olanları alıp çocuğun bulunduğu odaya girdi.
Mark TurNTB 5:41  Çocuğun elini tutarak ona, “Talita kumi!” dedi. Bu söz, “Kızım, sana söylüyorum, kalk” demektir.
Mark TurNTB 5:42  On iki yaşında olan kız hemen ayağa kalktı, yürümeye başladı. Oradakileri derin bir şaşkınlık aldı.
Mark TurNTB 5:43  İsa, “Bunu kimse bilmesin” diyerek onları sıkı sıkıya uyardı ve kıza yemek verilmesini buyurdu.
Chapter 6
Mark TurNTB 6:1  İsa oradan ayrılarak kendi memleketine gitti. Öğrencileri de ardından gittiler.
Mark TurNTB 6:2  Şabat Günü olunca İsa havrada öğretmeye başladı. Söylediklerini işiten birçok kişi şaşıp kaldı. “Bu adam bunları nereden öğrendi?” diye soruyorlardı. “Kendisine verilen bu bilgelik nedir? Nasıl böyle mucizeler yapabiliyor?
Mark TurNTB 6:3  Meryem'in oğlu, Yakup, Yose, Yahuda ve Simun'un kardeşi olan marangoz değil mi bu? Kızkardeşleri burada, aramızda yaşamıyor mu?” Ve gücenip O'nu reddettiler.
Mark TurNTB 6:4  İsa da onlara, “Bir peygamber, kendi memleketinden, akraba çevresinden ve kendi evinden başka yerde hor görülmez” dedi.
Mark TurNTB 6:5  Orada birkaç hastayı, üzerlerine ellerini koyarak iyileştirmekten başka hiçbir mucize yapamadı.
Mark TurNTB 6:6  Halkın imansızlığına şaşıyordu. İsa çevredeki köyleri dolaşıp öğretiyordu.
Mark TurNTB 6:7  On iki öğrencisini yanına çağırdı ve onları ikişer ikişer halk arasına göndermeye başladı. Onlara kötü ruhlar üzerinde yetki verdi.
Mark TurNTB 6:8  Yolculuk için yanlarına değnekten başka bir şey almamalarını söyledi. Ne ekmek, ne torba, ne de kuşaklarında para götüreceklerdi.
Mark TurNTB 6:9  Onlara çarık giymelerini söyledi. Ama, “İki mintan giymeyin” dedi.
Mark TurNTB 6:10  “Bir yere gittiğiniz zaman, oradan ayrılıncaya dek hep aynı evde kalın” diye devam etti.
Mark TurNTB 6:11  “İnsanların sizi kabul etmedikleri, sizi dinlemedikleri bir yerden ayrılırken, onlara uyarı olsun diye ayağınızın altındaki tozu silkin!”
Mark TurNTB 6:12  Böylece öğrenciler yola çıkıp insanları tövbeye çağırmaya başladılar.
Mark TurNTB 6:13  Birçok cin kovdular; birçok hastayı, üzerlerine yağ sürerek iyileştirdiler.
Mark TurNTB 6:14  Kral Hirodes de olup bitenleri duydu. Çünkü İsa'nın ünü her tarafa yayılmıştı. Bazıları, “Bu adam, ölümden dirilen Vaftizci Yahya'dır. Olağanüstü güçlerin onda etkin olmasının nedeni budur” diyordu.
Mark TurNTB 6:15  Başkaları, “O İlyas'tır” diyor, yine başkaları, “Eski peygamberlerden biri gibi bir peygamberdir” diyordu.
Mark TurNTB 6:16  Hirodes bunları duyunca, “Başını kestirdiğim Yahya dirildi!” dedi.
Mark TurNTB 6:17  Hirodes'in kendisi, kardeşi Filipus'un karısı Hirodiya'nın yüzünden adam gönderip Yahya'yı tutuklatmış, zindana attırıp zincire vurdurmuştu. Çünkü Hirodes bu kadınla evlenince Yahya ona, “Kardeşinin karısıyla evlenmen Kutsal Yasa'ya aykırıdır” demişti.
Mark TurNTB 6:18  Hirodes'in kendisi, kardeşi Filipus'un karısı Hirodiya'nın yüzünden adam gönderip Yahya'yı tutuklatmış, zindana attırıp zincire vurdurmuştu. Çünkü Hirodes bu kadınla evlenince Yahya ona, “Kardeşinin karısıyla evlenmen Kutsal Yasa'ya aykırıdır” demişti.
Mark TurNTB 6:19  Hirodiya bu yüzden Yahya'ya kin bağlamıştı; onu öldürtmek istiyor, ama başaramıyordu.
Mark TurNTB 6:20  Çünkü Yahya'nın doğru ve kutsal bir adam olduğunu bilen Hirodes ondan korkuyor ve onu koruyordu. Yahya'yı dinlediği zaman büyük bir şaşkınlık içinde kalıyor, yine de onu dinlemekten zevk alıyordu.
Mark TurNTB 6:21  Ne var ki, Hirodes'in kendi doğum gününde saray büyükleri, komutanlar ve Celile'nin ileri gelenleri için verdiği şölende beklenen fırsat doğdu.
Mark TurNTB 6:22  Hirodiya'nın kızı içeri girip dans etti. Bu, Hirodes'le konuklarının hoşuna gitti. Kral genç kıza, “Dile benden, ne dilersen veririm” dedi.
Mark TurNTB 6:23  Ant içerek, “Benden ne dilersen, krallığımın yarısı da olsa, veririm” dedi.
Mark TurNTB 6:24  Kız dışarı çıkıp annesine, “Ne isteyeyim?” diye sordu. “Vaftizci Yahya'nın başını iste” dedi annesi.
Mark TurNTB 6:25  Kız hemen koşup kralın yanına girdi, “Vaftizci Yahya'nın başını bir tepsi üzerinde hemen bana vermeni istiyorum” diyerek dileğini açıkladı.
Mark TurNTB 6:26  Kral buna çok üzüldüyse de, konuklarının önünde içtiği anttan ötürü kızı reddetmek istemedi.
Mark TurNTB 6:27  Hemen bir cellat gönderip Yahya'nın başını getirmesini buyurdu. Cellat zindana giderek Yahya'nın başını kesti.
Mark TurNTB 6:28  Kesik başı bir tepsi üzerinde getirip genç kıza verdi, kız da annesine götürdü.
Mark TurNTB 6:29  Yahya'nın öğrencileri bunu duyunca gelip cesedi aldılar ve mezara koydular.
Mark TurNTB 6:30  Elçiler, İsa'nın yanına dönerek yaptıkları ve öğrettikleri her şeyi O'na anlattılar.
Mark TurNTB 6:31  İsa onlara, “Gelin, tek başımıza tenha bir yere gidelim de biraz dinlenin” dedi. Gelen giden öyle çoktu ki, yemek yemeye bile vakit bulamıyorlardı.
Mark TurNTB 6:32  Tekneye binip tek başlarına tenha bir yere doğru yol aldılar.
Mark TurNTB 6:33  Gittiklerini gören birçok kişi onları tanıdı. Halk civardaki bütün kentlerden yaya olarak yola dökülüp onlardan önce oraya vardı.
Mark TurNTB 6:34  İsa tekneden inince büyük bir kalabalıkla karşılaştı. Çobansız koyunlara benzeyen bu insanlara acıdı ve onlara birçok konuda öğretmeye başladı.
Mark TurNTB 6:35  Vakit ilerlemişti. Öğrencileri İsa'ya gelip, “Burası ıssız bir yer” dediler, “Vakit de ilerledi. Halkı salıver de çevredeki çiftlik ve köylere gidip kendilerine yiyecek alsınlar.”
Mark TurNTB 6:36  Vakit ilerlemişti. Öğrencileri İsa'ya gelip, “Burası ıssız bir yer” dediler, “Vakit de ilerledi. Halkı salıver de çevredeki çiftlik ve köylere gidip kendilerine yiyecek alsınlar.”
Mark TurNTB 6:37  İsa ise, “Onlara siz yiyecek verin” diye karşılık verdi. Öğrenciler İsa'ya, “Gidip iki yüz dinarlık ekmek alıp onlara yedirelim mi yani?” diye sordular.
Mark TurNTB 6:38  İsa onlara, “Kaç ekmeğiniz var, gidin bakın” dedi. Öğrenip geldiler, “Beş ekmekle iki balığımız var” dediler.
Mark TurNTB 6:39  İsa herkesi küme küme yeşil çayıra oturtmalarını buyurdu.
Mark TurNTB 6:40  Halk yüzer ellişer kişilik bölükler halinde oturdu.
Mark TurNTB 6:41  İsa beş ekmekle iki balığı aldı, gözlerini göğe kaldırarak şükretti; sonra ekmekleri böldü ve halka dağıtmaları için öğrencilerine verdi. İki balığı da hepsinin arasında paylaştırdı.
Mark TurNTB 6:42  Herkes yiyip doydu. Artakalan ekmek ve balıktan on iki sepet dolusu topladılar.
Mark TurNTB 6:43  Herkes yiyip doydu. Artakalan ekmek ve balıktan on iki sepet dolusu topladılar.
Mark TurNTB 6:44  Yemek yiyen erkeklerin sayısı beş bin kadardı.
Mark TurNTB 6:45  Bundan hemen sonra İsa öğrencilerine, tekneye binip kendisinden önce karşı yakada bulunan Beytsayda'ya geçmelerini buyurdu. Bu arada kendisi halkı evlerine gönderecekti.
Mark TurNTB 6:46  Onları uğurladıktan sonra, dua etmek için dağa çıktı.
Mark TurNTB 6:47  Akşam olduğunda, tekne gölün ortasına varmıştı. Yalnız başına karada kalan İsa, öğrencilerinin kürek çekmekte çok zorlandıklarını gördü. Çünkü rüzgar onlara karşı esiyordu. Sabaha karşı İsa, gölün üstünde yürüyerek onlara yaklaştı. Yanlarından geçip gidecekti.
Mark TurNTB 6:48  Akşam olduğunda, tekne gölün ortasına varmıştı. Yalnız başına karada kalan İsa, öğrencilerinin kürek çekmekte çok zorlandıklarını gördü. Çünkü rüzgar onlara karşı esiyordu. Sabaha karşı İsa, gölün üstünde yürüyerek onlara yaklaştı. Yanlarından geçip gidecekti.
Mark TurNTB 6:49  Onlar ise, gölün üstünde yürüdüğünü görünce O'nu hayalet sanarak bağrıştılar.
Mark TurNTB 6:50  Hepsi O'nu görmüş ve dehşete kapılmıştı. İsa hemen onlara seslenerek, “Cesur olun, benim, korkmayın!” dedi.
Mark TurNTB 6:51  Tekneye binip onlara katılınca rüzgar dindi. Onlarsa büyük bir şaşkınlık içindeydi.
Mark TurNTB 6:52  Ekmekle ilgili mucizeyi bile anlamamışlardı; zihinleri körelmişti.
Mark TurNTB 6:53  İsa'yla öğrencileri gölü aştılar, Ginnesar'da karaya çıkıp tekneyi bağladılar.
Mark TurNTB 6:54  Onlar tekneden inince, halk İsa'yı hemen tanıdı.
Mark TurNTB 6:55  Bazıları koşarak bütün yöreyi dolaştı. İsa'nın bulunduğu yeri öğrenenler, hastaları şilteleriyle oraya götürmeye başladılar.
Mark TurNTB 6:56  Köy olsun, kent ya da çiftlik olsun, İsa'nın gittiği her yerde, hastaları meydanlara yatırıyor, sadece giysisinin eteğine dokunmalarına izin vermesi için yalvarıyorlardı. Dokunanların hepsi de iyileşti.
Chapter 7
Mark TurNTB 7:1  Yeruşalim'den gelen Ferisiler ve bazı din bilginleri, İsa'nın çevresinde toplandılar.
Mark TurNTB 7:2  O'nun öğrencilerinden bazılarının murdar, yani yıkanmamış ellerle yemek yediklerini gördüler.
Mark TurNTB 7:3  Ferisiler, hatta bütün Yahudiler, atalarının töresi uyarınca ellerini iyice yıkamadan yemek yemezler.
Mark TurNTB 7:4  Çarşıdan dönünce de, yıkanmadan yemek yemezler. Ayrıca kâse, testi ve bakır kapların yıkanmasıyla ilgili başka birçok töreye de uyarlar.
Mark TurNTB 7:5  Ferisiler ve din bilginleri İsa'ya, “Öğrencilerin neden atalarımızın töresine uymuyorlar, niçin murdar ellerle yemek yiyorlar?” diye sordular.
Mark TurNTB 7:6  İsa onları şöyle yanıtladı: “Yeşaya'nın siz ikiyüzlülerle ilgili peygamberlik sözü ne kadar yerindedir! Yazmış olduğu gibi, ‘Bu halk, dudaklarıyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak.
Mark TurNTB 7:7  Bana boşuna taparlar. Çünkü öğrettikleri, sadece insan buyruklarıdır.’
Mark TurNTB 7:8  Siz Tanrı buyruğunu bir yana bırakmış, insan töresine uyuyorsunuz.”
Mark TurNTB 7:9  İsa onlara ayrıca şunu söyledi: “Kendi törenizi sürdürmek için Tanrı buyruğunu bir kenara itmeyi ne de güzel beceriyorsunuz!
Mark TurNTB 7:10  Musa, ‘Annene babana saygı göstereceksin’ ve, ‘Annesine ya da babasına söven kesinlikle öldürülecektir’ diye buyurmuştu.
Mark TurNTB 7:11  Ama siz, ‘Eğer bir adam annesine ya da babasına, benden alacağın bütün yardım kurbandır, yani Tanrı'ya adanmıştır derse, artık annesi ya da babası için bir şey yapmasına izin yok’ diyorsunuz.
Mark TurNTB 7:12  Ama siz, ‘Eğer bir adam annesine ya da babasına, benden alacağın bütün yardım kurbandır, yani Tanrı'ya adanmıştır derse, artık annesi ya da babası için bir şey yapmasına izin yok’ diyorsunuz.
Mark TurNTB 7:13  Böylece kuşaktan kuşağa aktardığınız törelerle Tanrı'nın sözünü geçersiz kılıyorsunuz. Buna benzer daha birçok şey yapıyorsunuz.”
Mark TurNTB 7:14  İsa, halkı yine yanına çağırıp onlara, “Hepiniz beni dinleyin ve şunu belleyin” dedi.
Mark TurNTB 7:15  “İnsanın dışında olup içine giren hiçbir şey onu kirletemez. İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.”
Mark TurNTB 7:16  “İnsanın dışında olup içine giren hiçbir şey onu kirletemez. İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.”
Mark TurNTB 7:17  İsa kalabalığı bırakıp eve girince, öğrencileri O'na bu benzetmenin anlamını sordular.
Mark TurNTB 7:18  O da onlara, “Demek siz de anlamıyorsunuz, öyle mi?” dedi. “Dışarıdan insanın içine giren hiçbir şeyin onu kirletemeyeceğini bilmiyor musunuz?
Mark TurNTB 7:19  Dıştan giren, insanın yüreğine değil, midesine gider, oradan da helaya atılır.” İsa bu sözlerle, bütün yiyeceklerin temiz olduğunu bildirmiş oluyordu.
Mark TurNTB 7:20  İsa şöyle devam etti: “İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.
Mark TurNTB 7:21  Çünkü kötü düşünceler, fuhuş, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır.
Mark TurNTB 7:22  Çünkü kötü düşünceler, fuhuş, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır.
Mark TurNTB 7:23  Bu kötülüklerin hepsi içten kaynaklanır ve insanı kirletir.”
Mark TurNTB 7:24  İsa oradan ayrılarak Sur bölgesine gitti. Burada bir eve girdi. Kimsenin bunu bilmesini istemiyordu, ama gizlenemedi.
Mark TurNTB 7:25  Küçük kızı kötü ruha tutulmuş bir kadın, İsa'yla ilgili haberi duyar duymaz geldi, ayaklarına kapandı.
Mark TurNTB 7:26  Yahudi olmayan bu kadın Suriye-Fenike ırkındandı. Kızından cini kovması için İsa'ya rica etti.
Mark TurNTB 7:27  İsa ona, “Bırak, önce çocuklar doysunlar” dedi. “Çocukların ekmeğini alıp köpeklere atmak doğru değildir.”
Mark TurNTB 7:28  Kadın buna karşılık, “Haklısın, Rab” dedi. “Ama köpekler de sofranın altında çocukların ekmek kırıntılarını yer.”
Mark TurNTB 7:29  İsa ona, “Bu sözden ötürü cin kızından çıktı, gidebilirsin” dedi.
Mark TurNTB 7:30  Kadın evine gittiğinde çocuğunu cinden kurtulmuş, yatakta yatar buldu.
Mark TurNTB 7:31  Sur bölgesinden ayrılan İsa, Sayda yoluyla Dekapolis bölgesinin ortasından geçerek tekrar Celile Gölü'ne geldi.
Mark TurNTB 7:32  O'na sağır ve dili tutuk bir adam getirdiler, elini üzerine koyması için yalvardılar.
Mark TurNTB 7:33  İsa adamı kalabalıktan ayırıp bir yana çekti. Parmaklarını adamın kulaklarına soktu, tükürüp onun diline dokundu.
Mark TurNTB 7:34  Sonra göğe bakarak içini çekti ve adama, “Effata”, yani “Açıl!” dedi.
Mark TurNTB 7:35  Adamın kulakları hemen açıldı, dili çözüldü ve düzgün bir şekilde konuşmaya başladı.
Mark TurNTB 7:36  İsa orada bulunanları, bunu kimseye söylememeleri için uyardı. Ama onları ne kadar uyardıysa, onlar da haberi o kadar yaydılar.
Mark TurNTB 7:37  Halk büyük bir hayret içinde kalmıştı. “Yaptığı her şey iyi. Sağırların kulaklarını açıyor, dilsizleri konuşturuyor!” diyorlardı.
Chapter 8
Mark TurNTB 8:1  O günlerde yine büyük bir kalabalık toplanmıştı. Yiyecek bir şeyleri olmadığı için İsa öğrencilerini yanına çağırıp, “Halka acıyorum” dedi. “Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok.
Mark TurNTB 8:2  O günlerde yine büyük bir kalabalık toplanmıştı. Yiyecek bir şeyleri olmadığı için İsa öğrencilerini yanına çağırıp, “Halka acıyorum” dedi. “Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok.
Mark TurNTB 8:3  Onları aç aç evlerine gönderirsem, yolda bayılırlar. Hem bazıları uzak yoldan geliyor.”
Mark TurNTB 8:4  Öğrencileri buna karşılık, “Böyle ıssız bir yerde bu kadar kişiyi doyuracak ekmeği insan nereden bulabilir?” dediler.
Mark TurNTB 8:5  İsa, “Kaç ekmeğiniz var?” diye sordu. “Yedi tane” dediler.
Mark TurNTB 8:6  Bunun üzerine İsa, halka yere oturmalarını buyurdu. Sonra yedi ekmeği aldı, şükredip bunları böldü, dağıtmaları için öğrencilerine verdi. Onlar da halka dağıttılar.
Mark TurNTB 8:7  Birkaç küçük balıkları da vardı. İsa şükredip bunları da dağıtmalarını söyledi.
Mark TurNTB 8:8  Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan yedi küfe dolusu topladılar.
Mark TurNTB 8:9  Orada yaklaşık dört bin kişi vardı. İsa onları evlerine gönderdikten sonra öğrencileriyle birlikte hemen tekneye binip Dalmanuta bölgesine geçti.
Mark TurNTB 8:10  Orada yaklaşık dört bin kişi vardı. İsa onları evlerine gönderdikten sonra öğrencileriyle birlikte hemen tekneye binip Dalmanuta bölgesine geçti.
Mark TurNTB 8:11  Ferisiler gelip İsa'yla tartışmaya başladılar. O'nu denemek amacıyla gökten bir belirti göstermesini istediler.
Mark TurNTB 8:12  İsa içten bir ah çekerek, “Bu kuşak neden bir belirti istiyor?” dedi. “Size doğrusunu söyleyeyim, bu kuşağa hiçbir belirti gösterilmeyecek.”
Mark TurNTB 8:13  Sonra onları orada bırakıp yine tekneye bindi ve karşı yakaya yöneldi.
Mark TurNTB 8:14  Öğrenciler ekmek almayı unutmuşlardı. Teknede, yanlarında yalnız bir ekmek vardı.
Mark TurNTB 8:15  İsa onlara şu uyarıda bulundu: “Dikkatli olun, Ferisiler'in mayasından ve Hirodes'in mayasından sakının!”
Mark TurNTB 8:16  Onlar ise kendi aralarında, “Ekmeğimiz olmadığı için böyle diyor” şeklinde tartıştılar.
Mark TurNTB 8:17  Bunun farkında olan İsa, “Ekmeğiniz yok diye niçin tartışıyorsunuz?” dedi. “Hâlâ akıl erdiremiyor, anlamıyor musunuz? Zihniniz köreldi mi?
Mark TurNTB 8:18  Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?” “On iki” dediler.
Mark TurNTB 8:19  Gözleriniz olduğu halde görmüyor musunuz? Kulaklarınız olduğu halde işitmiyor musunuz? Hatırlamıyor musunuz, beş ekmeği beş bin kişiye bölüştürdüğümde kaç sepet dolusu yemek fazlası topladınız?” “On iki” dediler.
Mark TurNTB 8:20  “Yedi ekmeği dört bin kişiye bölüştürdüğümde kaç küfe dolusu yemek fazlası topladınız?” “Yedi” dediler.
Mark TurNTB 8:21  İsa onlara, “Hâlâ anlamıyor musunuz?” dedi.
Mark TurNTB 8:22  İsa ile öğrencileri Beytsayda'ya geldiler. Orada bazı kişiler İsa'ya kör bir adam getirip ona dokunması için yalvardılar.
Mark TurNTB 8:23  İsa körün elinden tutarak onu köyün dışına çıkardı. Gözlerine tükürüp ellerini üzerine koydu ve, “Bir şey görüyor musun?” diye sordu.
Mark TurNTB 8:24  Adam başını kaldırıp, “İnsanlar görüyorum” dedi, “Ağaçlara benziyorlar, ama yürüyorlar.”
Mark TurNTB 8:25  Sonra İsa ellerini yeniden adamın gözleri üzerine koydu. Adam gözlerini açtı, baktı; iyileşmiş ve her şeyi açık seçik görmeye başlamıştı.
Mark TurNTB 8:26  İsa, “Köye bile girme!” diyerek onu evine gönderdi.
Mark TurNTB 8:27  İsa, öğrencileriyle birlikte Filipus Sezariyesi'ne bağlı köylere gitti. Yolda öğrencilerine, “Halk benim kim olduğumu söylüyor?” diye sordu.
Mark TurNTB 8:28  Öğrencileri O'na şu karşılığı verdiler: “Vaftizci Yahya diyorlar. Ama kimi İlyas, kimi de peygamberlerden biri olduğunu söylüyor.”
Mark TurNTB 8:29  O da onlara, “Siz ne dersiniz, sizce ben kimim?” diye sordu. Petrus, “Sen Mesih'sin” yanıtını verdi.
Mark TurNTB 8:30  Bunun üzerine İsa bu konuda kimseye bir şey söylememeleri için onları uyardı.
Mark TurNTB 8:31  İsa, İnsanoğlu'nun çok acı çekmesi, ileri gelenler, başkâhinler ve din bilginlerince reddedilmesi, öldürülmesi ve üç gün sonra dirilmesi gerektiğini onlara anlatmaya başladı.
Mark TurNTB 8:32  Bunları açıkça söylüyordu. Bunun üzerine Petrus O'nu bir kenara çekip azarlamaya başladı.
Mark TurNTB 8:33  İsa dönüp öteki öğrencilerine baktı; Petrus'u azarlayarak, “Çekil önümden, Şeytan!” dedi. “Düşüncelerin Tanrı'ya değil, insana özgüdür.”
Mark TurNTB 8:34  Öğrencileriyle birlikte halkı da yanına çağırıp şöyle konuştu: “Ardımdan gelmek isteyen kendini inkâr etsin, çarmıhını yüklenip beni izlesin.
Mark TurNTB 8:35  Canını kurtarmak isteyen onu yitirecek, canını benim ve Müjde'nin uğruna yitiren ise onu kurtaracaktır.
Mark TurNTB 8:36  İnsan bütün dünyayı kazanıp da canından olursa, bunun kendisine ne yararı olur?
Mark TurNTB 8:38  Bu vefasız ve günahkâr kuşağın ortasında, kim benden ve benim sözlerimden utanırsa, İnsanoğlu da, Babası'nın görkemi içinde kutsal meleklerle birlikte geldiğinde o kişiden utanacaktır.”
Chapter 9
Mark TurNTB 9:1  İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim” diye devam etti, “Burada bulunanlar arasında, Tanrı Egemenliği'nin güçlü biçimde gerçekleştiğini görmeden ölümü tatmayacak olanlar var.”
Mark TurNTB 9:2  Altı gün sonra İsa, yanına yalnız Petrus, Yakup ve Yuhanna'yı alarak yüksek bir dağa çıktı. Onların gözü önünde İsa'nın görünümü değişti.
Mark TurNTB 9:3  Giysileri göz kamaştırıcı bir beyazlığa büründü; yeryüzünde hiçbir çamaşırcının erişemeyeceği bir beyazlıktı bu.
Mark TurNTB 9:4  O anda Musa'yla İlyas öğrencilere göründü. İsa'yla konuşuyorlardı.
Mark TurNTB 9:5  Petrus İsa'ya, “Rabbî, burada bulunmamız ne iyi oldu! Üç çardak kuralım: Biri sana, biri Musa'ya, biri de İlyas'a” dedi.
Mark TurNTB 9:6  Ne söyleyeceğini bilmiyordu. Çünkü çok korkmuşlardı.
Mark TurNTB 9:7  Bu sırada bir bulut gelip onlara gölge saldı. Buluttan gelen bir ses, “Sevgili Oğlum budur, O'nu dinleyin!” dedi.
Mark TurNTB 9:8  Öğrenciler birden çevrelerine baktılar, ama bu kez yanlarında İsa'dan başka kimseyi göremediler.
Mark TurNTB 9:9  Dağdan inerlerken İsa, İnsanoğlu ölümden dirilmeden orada gördüklerini hiç kimseye söylememeleri için onları uyardı.
Mark TurNTB 9:10  Bu uyarıya uymakla birlikte kendi aralarında, “Ölümden dirilmek ne demek?” diye tartışıp durdular.
Mark TurNTB 9:11  İsa'ya, “Din bilginleri neden önce İlyas'ın gelmesi gerektiğini söylüyorlar?” diye sordular.
Mark TurNTB 9:12  O da onlara şöyle dedi: “Gerçekten de önce İlyas gelir ve her şeyi yeniden düzene koyar. Ama nasıl oluyor da İnsanoğlu'nun çok acı çekeceği ve hiçe sayılacağı yazılmıştır?
Mark TurNTB 9:13  Size şunu söyleyeyim, İlyas geldi bile, onun hakkında yazılmış olduğu gibi, ona yapmadıklarını bırakmadılar.”
Mark TurNTB 9:14  Öteki öğrencilerin yanına döndüklerinde, onların çevresinde büyük bir kalabalığın toplandığını, birtakım din bilginlerinin onlarla tartıştığını gördüler.
Mark TurNTB 9:15  Kalabalık İsa'yı görünce büyük bir şaşkınlığa kapıldı ve koşup O'nu selamladı.
Mark TurNTB 9:16  İsa öğrencilerine, “Onlarla ne tartışıyorsunuz?” diye sordu.
Mark TurNTB 9:17  Halktan biri O'na, “Öğretmenim” diye karşılık verdi, “Dilsiz bir ruha tutulan oğlumu sana getirdim.
Mark TurNTB 9:18  Ruh onu nerede yakalarsa yere çarpıyor. Çocuk ağzından köpükler saçıyor, dişlerini gıcırdatıyor ve kaskatı kesiliyor. Ruhu kovmaları için öğrencilerine başvurdum, ama başaramadılar.”
Mark TurNTB 9:19  İsa onlara, “Ey imansız kuşak!” dedi. “Sizinle daha ne kadar kalacağım? Size daha ne kadar katlanacağım? Çocuğu bana getirin!”
Mark TurNTB 9:20  Çocuğu kendisine getirdiler. Ruh, İsa'yı görür görmez çocuğu şiddetle sarstı; çocuk yere düştü, ağzından köpükler saçarak yuvarlanmaya başladı.
Mark TurNTB 9:21  İsa çocuğun babasına, “Bu hal çocuğun başına geleli ne kadar oldu?” diye sordu. “Küçüklüğünden beri böyle” dedi babası.
Mark TurNTB 9:22  “Üstelik ruh onu öldürmek için sık sık ateşe, suya attı. Elinden bir şey gelirse, bize yardım et, halimize acı!”
Mark TurNTB 9:23  İsa ona, “Elimden gelirse mi? İman eden biri için her şey mümkün!” dedi.
Mark TurNTB 9:24  Çocuğun babası hemen, “İman ediyorum, imansızlığımı yenmeme yardım et!” diye feryat etti.
Mark TurNTB 9:25  İsa, halkın koşuşup geldiğini görünce kötü ruhu azarlayarak, “Sana buyuruyorum, dilsiz ve sağır ruh, çocuğun içinden çık ve ona bir daha girme!” dedi.
Mark TurNTB 9:26  Bunun üzerine ruh bir çığlık attı ve çocuğu şiddetle sarsarak çıktı. Çocuk ölü gibi hareketsiz kaldı, öyle ki oradakilerin birçoğu, “Öldü!” diyordu.
Mark TurNTB 9:27  Ama İsa elinden tutup kaldırınca, çocuk ayağa kalktı.
Mark TurNTB 9:28  İsa eve girdikten sonra öğrencileri özel olarak O'na, “Biz kötü ruhu neden kovamadık?” diye sordular.
Mark TurNTB 9:29  İsa onlara, “Bu tür ruhlar ancak duayla kovulabilir” yanıtını verdi.
Mark TurNTB 9:30  Oradan ayrılmış, Celile bölgesinden geçiyorlardı. İsa hiç kimsenin bunu bilmesini istemiyordu.
Mark TurNTB 9:31  Öğrencilerine öğretirken şöyle diyordu: “İnsanoğlu, insanların eline teslim edilecek ve öldürülecek, ama öldürüldükten üç gün sonra dirilecek.”
Mark TurNTB 9:32  Onlar bu sözleri anlamıyor, İsa'ya soru sormaktan da korkuyorlardı.
Mark TurNTB 9:33  Kefarnahum'a vardılar. Eve girdikten sonra İsa onlara, “Yolda neyi tartışıyordunuz?” diye sordu.
Mark TurNTB 9:34  Hiç birinden ses çıkmadı. Çünkü yolda aralarında kimin en büyük olduğunu tartışmışlardı.
Mark TurNTB 9:35  İsa oturup Onikiler'i yanına çağırdı. Onlara şöyle dedi: “Birinci olmak isteyen en sonuncu olsun, herkesin hizmetkârı olsun.”
Mark TurNTB 9:36  Küçük bir çocuğu alıp orta yere dikti, sonra onu kucağına alarak onlara şöyle dedi: “Böyle bir çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni değil, beni göndereni kabul etmiş olur.”
Mark TurNTB 9:37  Küçük bir çocuğu alıp orta yere dikti, sonra onu kucağına alarak onlara şöyle dedi: “Böyle bir çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni değil, beni göndereni kabul etmiş olur.”
Mark TurNTB 9:38  Yuhanna O'na, “Öğretmenim” dedi, “Senin adınla cin kovan birini gördük, ama bizi izleyenlerden olmadığı için ona engel olmaya çalıştık.”
Mark TurNTB 9:39  “Ona engel olmayın!” dedi İsa. “Çünkü benim adımla mucize yapıp da ardından beni kötüleyecek kimse yoktur.
Mark TurNTB 9:41  Size doğrusunu söyleyeyim, Mesih'e ait olduğunuz için sizlere bir bardak su veren ödülsüz kalmayacaktır.”
Mark TurNTB 9:42  “Kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düşürürse, boynuna kocaman bir değirmen taşı geçirilip denize atılması kendisi için daha iyi olur.
Mark TurNTB 9:43  Eğer elin günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek elle yaşama kavuşman, iki elle sönmez ateşe, cehenneme gitmenden iyidir.
Mark TurNTB 9:44  Eğer elin günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek elle yaşama kavuşman, iki elle sönmez ateşe, cehenneme gitmenden iyidir.
Mark TurNTB 9:45  Eğer ayağın günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek ayakla yaşama kavuşman, iki ayakla cehenneme atılmandan iyidir.
Mark TurNTB 9:46  Eğer ayağın günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek ayakla yaşama kavuşman, iki ayakla cehenneme atılmandan iyidir.
Mark TurNTB 9:47  Eğer gözün günah işlemene neden olursa, onu çıkar at. Tanrı'nın Egemenliği'ne tek gözle girmen, iki gözle cehenneme atılmandan iyidir.
Mark TurNTB 9:48  ‘Oradakileri kemiren kurt ölmez, Yakan ateş sönmez.’
Mark TurNTB 9:50  Tuz yararlıdır. Ama tuz tuzluluğunu yitirirse, bir daha ona nasıl tat verebilirsiniz? İçinizde tuz olsun ve birbirinizle barış içinde yaşayın!”
Chapter 10
Mark TurNTB 10:1  İsa oradan ayrılıp Yahudiye'nin Şeria Irmağı'nın karşı yakasındaki topraklarına geçti. Çevresinde yine kalabalıklar toplanmıştı; her zamanki gibi onlara öğretiyordu.
Mark TurNTB 10:2  Yanına gelen bazı Ferisiler O'nu denemek amacıyla, “Bir erkeğin, karısını boşaması Kutsal Yasa'ya uygun mudur?” diye sordular.
Mark TurNTB 10:3  İsa karşılık olarak, “Musa size ne buyurdu?” dedi.
Mark TurNTB 10:4  Onlar, “Musa, erkeğin bir boşanma belgesi yazarak karısını boşamasına izin vermiştir” dediler.
Mark TurNTB 10:5  İsa onlara, “İnatçı olduğunuz için Musa bu buyruğu yazdı” dedi.
Mark TurNTB 10:6  “Tanrı, yaratılışın başlangıcından ‘İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı.’
Mark TurNTB 10:7  ‘Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.’ Şöyle ki, onlar artık iki değil, tek bedendir.
Mark TurNTB 10:8  ‘Bu nedenle adam annesini babasını bırakıp karısına bağlanacak, ikisi tek beden olacak.’ Şöyle ki, onlar artık iki değil, tek bedendir.
Mark TurNTB 10:9  O halde Tanrı'nın birleştirdiğini insan ayırmasın.”
Mark TurNTB 10:10  Öğrencileri evde O'na yine bu konuyla ilgili bazı sorular sordular.
Mark TurNTB 10:11  İsa onlara, “Karısını boşayıp başkasıyla evlenen, karısına karşı zina etmiş olur” dedi.
Mark TurNTB 10:12  “Kocasını boşayıp başkasıyla evlenen kadın da zina etmiş olur.”
Mark TurNTB 10:13  Bu arada bazıları küçük çocukları İsa'nın yanına getiriyor, onlara dokunmasını istiyorlardı. Ne var ki, öğrenciler onları azarladılar.
Mark TurNTB 10:14  İsa bunu görünce kızdı. Öğrencilerine, “Bırakın, çocuklar bana gelsin” dedi. “Onlara engel olmayın! Çünkü Tanrı'nın Egemenliği böylelerinindir.
Mark TurNTB 10:15  Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı'nın Egemenliği'ni bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez.”
Mark TurNTB 10:16  Çocukları kucağına aldı, ellerini üzerlerine koyup onları kutsadı.
Mark TurNTB 10:17  İsa yola çıkarken, biri koşarak yanına geldi. Önünde diz çöküp O'na, “İyi öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için ne yapmalıyım?” diye sordu.
Mark TurNTB 10:18  İsa, “Bana neden iyi diyorsun?” dedi. “İyi olan yalnız biri var, O da Tanrı'dır.
Mark TurNTB 10:19  O'nun buyruklarını biliyorsun: ‘Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin, çalmayacaksın, yalan yere tanıklık etmeyeceksin, kimsenin hakkını yemeyeceksin, annene babana saygı göstereceksin.’ ”
Mark TurNTB 10:20  Adam, “Öğretmenim, bunların hepsini gençliğimden beri yerine getiriyorum” dedi.
Mark TurNTB 10:21  Ona sevgiyle bakan İsa, “Bir eksiğin var” dedi. “Git neyin varsa sat, parasını yoksullara ver; böylece gökte hazinen olur. Sonra gel, beni izle.”
Mark TurNTB 10:22  Bu sözler üzerine adamın yüzü asıldı, üzüntü içinde oradan uzaklaştı. Çünkü çok malı vardı.
Mark TurNTB 10:23  İsa çevresine göz gezdirdikten sonra öğrencilerine, “Varlıklı kişilerin Tanrı Egemenliği'ne girmesi ne güç olacak!” dedi.
Mark TurNTB 10:24  Öğrenciler O'nun sözlerine şaştılar. Ama İsa onlara yine, “Çocuklar” dedi, “Tanrı'nın Egemenliği'ne girmek ne güçtür!
Mark TurNTB 10:25  Devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Tanrı Egemenliği'ne girmesinden daha kolaydır.”
Mark TurNTB 10:26  Öğrenciler büsbütün şaşırmışlardı. Birbirlerine, “Öyleyse kim kurtulabilir?” diyorlardı.
Mark TurNTB 10:27  İsa onlara bakarak, “İnsanlar için bu imkânsız, ama Tanrı için değil. Tanrı için her şey mümkündür” dedi.
Mark TurNTB 10:28  Petrus O'na, “Bak, biz her şeyi bırakıp senin ardından geldik” demeye başladı.
Mark TurNTB 10:29  “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Benim ve Müjde'nin uğruna evini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakıp da şimdi, bu çağda çekeceği zulümlerle birlikte yüz kat daha fazla eve, kardeşe, anneye, çocuğa, toprağa ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.
Mark TurNTB 10:30  “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Benim ve Müjde'nin uğruna evini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakıp da şimdi, bu çağda çekeceği zulümlerle birlikte yüz kat daha fazla eve, kardeşe, anneye, çocuğa, toprağa ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.
Mark TurNTB 10:31  Ne var ki, birincilerin birçoğu sonuncu, sonuncuların birçoğu da birinci olacak.”
Mark TurNTB 10:32  Yola çıkmış Yeruşalim'e gidiyorlardı. İsa önlerinde yürüyordu. Öğrencileri şaşkınlık içindeydi, ardından gelenler ise korkuyorlardı. İsa Onikiler'i yine bir yana çekip kendi başına gelecekleri anlatmaya başladı: “Şimdi Yeruşalim'e gidiyoruz” dedi. “İnsanoğlu, başkâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edilecek. Onlar da O'nu ölüm cezasına çarptıracak ve öteki uluslara teslim edecekler.
Mark TurNTB 10:33  Yola çıkmış Yeruşalim'e gidiyorlardı. İsa önlerinde yürüyordu. Öğrencileri şaşkınlık içindeydi, ardından gelenler ise korkuyorlardı. İsa Onikiler'i yine bir yana çekip kendi başına gelecekleri anlatmaya başladı: “Şimdi Yeruşalim'e gidiyoruz” dedi. “İnsanoğlu, başkâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edilecek. Onlar da O'nu ölüm cezasına çarptıracak ve öteki uluslara teslim edecekler.
Mark TurNTB 10:34  O'nunla alay edecek, üzerine tükürecek ve O'nu kamçılayıp öldürecekler. Ne var ki O, üç gün sonra dirilecek.”
Mark TurNTB 10:35  Zebedi'nin oğulları Yakup ile Yuhanna İsa'ya yaklaşıp, “Öğretmenimiz, bir dileğimiz var, bunu yapmanı istiyoruz” dediler.
Mark TurNTB 10:36  İsa onlara, “Sizin için ne yapmamı istiyorsunuz?” diye sordu.
Mark TurNTB 10:37  “Sen yüceliğine kavuşunca birimize sağında, ötekimize de solunda oturma ayrıcalığını ver” dediler.
Mark TurNTB 10:38  “Siz ne dilediğinizi bilmiyorsunuz” dedi İsa. “Benim içeceğim kâseden siz içebilir misiniz? Benim vaftiz olacağım gibi siz de vaftiz olabilir misiniz?”
Mark TurNTB 10:39  “Evet, olabiliriz” dediler. İsa onlara, “Benim içeceğim kâseden siz de içeceksiniz, benim vaftiz olacağım gibi siz de vaftiz olacaksınız” dedi. “Ama sağımda ya da solumda oturmanıza izin vermek benim elimde değil. Bu yerler belirli kişiler için hazırlanmıştır.”
Mark TurNTB 10:40  “Evet, olabiliriz” dediler. İsa onlara, “Benim içeceğim kâseden siz de içeceksiniz, benim vaftiz olacağım gibi siz de vaftiz olacaksınız” dedi. “Ama sağımda ya da solumda oturmanıza izin vermek benim elimde değil. Bu yerler belirli kişiler için hazırlanmıştır.”
Mark TurNTB 10:41  Bunu işiten on öğrenci Yakup'la Yuhanna'ya kızmaya başladılar.
Mark TurNTB 10:42  İsa onları yanına çağırıp şöyle dedi: “Bilirsiniz ki, ulusların önderleri sayılanlar, onlara egemen kesilir, ileri gelenleri de onlara ağırlıklarını hissettirirler.
Mark TurNTB 10:43  Sizin aranızda böyle olmayacak. Aranızda büyük olmak isteyen, ötekilerin hizmetkârı olsun.
Mark TurNTB 10:44  Aranızda birinci olmak isteyen, hepinizin kulu olsun.
Mark TurNTB 10:45  Çünkü İnsanoğlu bile hizmet edilmeye değil, hizmet etmeye ve canını birçokları için fidye olarak vermeye geldi.”
Mark TurNTB 10:46  Sonra Eriha'ya geldiler. İsa, öğrencileri ve büyük bir kalabalıkla birlikte Eriha'dan ayrılırken, Timay oğlu Bartimay adında kör bir dilenci yol kenarında oturuyordu.
Mark TurNTB 10:47  Nasıralı İsa'nın orada olduğunu duyunca, “Ey Davut Oğlu İsa, halime acı!” diye bağırmaya başladı.
Mark TurNTB 10:48  Birçok kimse onu azarlayarak susturmak istediyse de o, “Ey Davut Oğlu, halime acı!” diyerek daha çok bağırdı.
Mark TurNTB 10:49  İsa durdu, “Çağırın onu” dedi. Kör adama seslenerek, “Ne mutlu sana! Kalk, seni çağırıyor!” dediler.
Mark TurNTB 10:50  Adam abasını üstünden atarak ayağa fırladı ve İsa'nın yanına geldi.
Mark TurNTB 10:51  İsa, “Senin için ne yapmamı istiyorsun?” diye sordu. Kör adam, “Rabbuni, gözlerim görsün” dedi.
Mark TurNTB 10:52  İsa, “Gidebilirsin, imanın seni kurtardı” dedi. Adam o anda yeniden görmeye başladı ve yol boyunca İsa'nın ardından gitti.
Chapter 11
Mark TurNTB 11:1  Yeruşalim'e yaklaşıp Zeytin Dağı'nın yamacındaki Beytfaci ile Beytanya'ya geldiklerinde İsa iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşınızdaki köye gidin” dedi, “Köye girer girmez, üzerine daha hiç kimsenin binmediği, bağlı duran bir sıpa bulacaksınız. Onu çözüp bana getirin.
Mark TurNTB 11:2  Yeruşalim'e yaklaşıp Zeytin Dağı'nın yamacındaki Beytfaci ile Beytanya'ya geldiklerinde İsa iki öğrencisini önden gönderdi. Onlara, “Karşınızdaki köye gidin” dedi, “Köye girer girmez, üzerine daha hiç kimsenin binmediği, bağlı duran bir sıpa bulacaksınız. Onu çözüp bana getirin.
Mark TurNTB 11:3  Biri size, ‘Bunu niye yapıyorsunuz?’ derse, ‘Rab'bin ona ihtiyacı var, hemen geri gönderecek’ dersiniz.”
Mark TurNTB 11:4  Gittiler ve yol üzerinde, bir evin sokak kapısının yanında bağlı buldukları sıpayı çözdüler.
Mark TurNTB 11:5  Orada duranlardan bazıları, “Sıpayı ne diye çözüyorsunuz?” dediler.
Mark TurNTB 11:6  Öğrenciler İsa'nın kendilerine söylediklerini tekrarlayınca, adamlar onları rahat bıraktı.
Mark TurNTB 11:7  Sıpayı İsa'ya getirip üzerine kendi giysilerini yaydılar. İsa sıpaya bindi.
Mark TurNTB 11:8  Birçokları giysilerini, bazıları da çevredeki ağaçlardan kestikleri dalları yola serdiler.
Mark TurNTB 11:9  Önden gidenler ve arkadan gelenler şöyle bağırıyorlardı: “Hozana! Rab'bin adıyla gelene övgüler olsun!
Mark TurNTB 11:10  Atamız Davut'un yaklaşan egemenliği kutlu olsun! En yücelerde hozana!”
Mark TurNTB 11:11  İsa Yeruşalim'e varınca tapınağa gitti, her tarafı gözden geçirdi. Sonra vakit ilerlemiş olduğundan Onikiler'le birlikte Beytanya'ya döndü.
Mark TurNTB 11:12  Ertesi gün Beytanya'dan çıktıklarında İsa acıkmıştı.
Mark TurNTB 11:13  Uzakta, yapraklanmış bir incir ağacı görünce belki incir bulurum diye yaklaştı. Ağacın yanına vardığında yapraktan başka bir şey bulamadı. Çünkü incir mevsimi değildi.
Mark TurNTB 11:14  İsa ağaca, “Artık sonsuza dek senden kimse meyve yiyemesin!” dedi. Öğrencileri de bunu duydular.
Mark TurNTB 11:15  Oradan Yeruşalim'e geldiler. İsa tapınağın avlusuna girerek oradaki alıcı ve satıcıları dışarı kovdu. Para bozanların masalarını, güvercin satanların sehpalarını devirdi.
Mark TurNTB 11:16  Yük taşıyan hiç kimsenin tapınağın avlusundan geçmesine izin vermedi.
Mark TurNTB 11:17  Halka öğretirken şunları söyledi: “ ‘Evime, bütün ulusların dua evi denecek’ diye yazılmamış mı? Ama siz onu haydut inine çevirdiniz.”
Mark TurNTB 11:18  Başkâhinler ve din bilginleri bunu duyunca İsa'yı yok etmek için bir yol aramaya başladılar. O'ndan korkuyorlardı. Çünkü bütün halk O'nun öğretisine hayrandı.
Mark TurNTB 11:19  Akşam olunca İsa'yla öğrencileri kentten ayrıldı.
Mark TurNTB 11:20  Sabah erkenden incir ağacının yanından geçerlerken, ağacın kökten kurumuş olduğunu gördüler.
Mark TurNTB 11:21  Olayı hatırlayan Petrus, “Rabbî, bak! Lanetlediğin incir ağacı kurumuş!” dedi.
Mark TurNTB 11:22  İsa onlara şöyle karşılık verdi: “Tanrı'ya iman edin.
Mark TurNTB 11:23  Size doğrusunu söyleyeyim, kim şu dağa, ‘Kalk, denize atıl!’ der ve yüreğinde kuşku duymadan dediğinin olacağına inanırsa, dileği yerine gelecektir.
Mark TurNTB 11:24  Bunun için size diyorum ki, duayla dilediğiniz her şeyi daha şimdiden almış olduğunuza inanın, dileğiniz yerine gelecektir.
Mark TurNTB 11:25  Kalkıp dua ettiğiniz zaman, birine karşı bir şikâyetiniz varsa onu bağışlayın ki, göklerdeki Babanız da sizin suçlarınızı bağışlasın.”
Mark TurNTB 11:26  Kalkıp dua ettiğiniz zaman, birine karşı bir şikâyetiniz varsa onu bağışlayın ki, göklerdeki Babanız da sizin suçlarınızı bağışlasın.”
Mark TurNTB 11:27  Yine Yeruşalim'e geldiler. İsa tapınakta gezinirken başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler O'nun yanına gelip, “Bunları hangi yetkiyle yapıyorsun, bunları yapma yetkisini sana kim verdi?” diye sordular.
Mark TurNTB 11:28  Yine Yeruşalim'e geldiler. İsa tapınakta gezinirken başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler O'nun yanına gelip, “Bunları hangi yetkiyle yapıyorsun, bunları yapma yetkisini sana kim verdi?” diye sordular.
Mark TurNTB 11:29  İsa da onlara, “Size bir soru soracağım” dedi. “Bana yanıt verin, ben de size bunları hangi yetkiyle yaptığımı söylerim.
Mark TurNTB 11:30  Yahya'nın vaftiz etme yetkisi Tanrı'dan mıydı, insanlardan mı? Yanıt verin bana.”
Mark TurNTB 11:31  Bunu aralarında şöyle tartışmaya başladılar: “ ‘Tanrı'dan’ dersek, ‘Öyleyse ona niçin inanmadınız?’ diyecek.
Mark TurNTB 11:32  Yok eğer ‘İnsanlardan’ dersek...” Halkın tepkisinden korkuyorlardı. Çünkü herkes Yahya'yı gerçekten peygamber sayıyordu.
Mark TurNTB 11:33  İsa'ya, “Bilmiyoruz” diye yanıt verdiler. İsa da onlara, “Ben de size bunları hangi yetkiyle yaptığımı söylemeyeceğim” dedi.
Chapter 12
Mark TurNTB 12:1  İsa onlara benzetmelerle konuşmaya başladı. “Adamın biri bağ dikti, çevresini çitle çevirdi, üzüm sıkmak için bir çukur kazdı, bir de bekçi kulesi yaptı. Sonra bağı bağcılara kiralayıp yolculuğa çıktı.
Mark TurNTB 12:2  Mevsimi gelince bağın ürününden payına düşeni almak üzere bağcılara bir köle yolladı.
Mark TurNTB 12:3  Bağcılar köleyi yakalayıp dövdü ve eli boş gönderdi.
Mark TurNTB 12:4  Bağ sahibi bu kez onlara başka bir köle yolladı. Onu da başından yaralayıp aşağıladılar.
Mark TurNTB 12:5  Birini daha yolladı, onu öldürdüler. Daha birçok köle yolladı. Kimini dövüp kimini öldürdüler.
Mark TurNTB 12:6  “Bağ sahibinin yanında tek kişi kaldı, o da sevgili oğluydu. ‘Oğlumu sayarlar’ diyerek bağcılara en son onu yolladı.
Mark TurNTB 12:7  “Ama bağcılar birbirlerine, ‘Mirasçı budur, gelin onu öldürelim, miras bizim olur’ dediler.
Mark TurNTB 12:8  Böylece onu yakaladılar, öldürüp bağdan dışarı attılar.
Mark TurNTB 12:9  “Bu durumda bağın sahibi ne yapacak? Gelip bağcıları yok edecek, bağı da başkalarına verecek.
Mark TurNTB 12:10  Şu Kutsal Yazı'yı okumadınız mı? ‘Yapıcıların reddettiği taş, İşte köşenin baş taşı oldu. Rab'bin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!’ ”
Mark TurNTB 12:11  Şu Kutsal Yazı'yı okumadınız mı? ‘Yapıcıların reddettiği taş, İşte köşenin baş taşı oldu. Rab'bin işidir bu, Gözümüzde harika bir iş!’ ”
Mark TurNTB 12:12  İsa'nın bu benzetmede kendilerinden söz ettiğini anlayan Yahudi önderler O'nu tutuklamak istediler; ama halkın tepkisinden korktukları için O'nu bırakıp gittiler.
Mark TurNTB 12:13  Daha sonra İsa'yı söyleyeceği sözlerle tuzağa düşürmek amacıyla Ferisiler'den ve Hirodes yanlılarından bazılarını O'na gönderdiler.
Mark TurNTB 12:14  Bunlar gelip İsa'ya, “Öğretmenimiz” dediler, “Senin dürüst biri olduğunu, kimseyi kayırmadan, insanlar arasında ayrım yapmadan Tanrı yolunu dürüstçe öğrettiğini biliyoruz. Sezar'a vergi vermek Kutsal Yasa'ya uygun mu, değil mi? Verelim mi, vermeyelim mi?”
Mark TurNTB 12:15  Onların ikiyüzlülüğünü bilen İsa şöyle dedi: “Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayım.”
Mark TurNTB 12:16  Parayı getirdiler. İsa, “Bu resim, bu yazı kimin?” diye sordu. “Sezar'ın” dediler.
Mark TurNTB 12:17  İsa da, “Sezar'ın hakkını Sezar'a, Tanrı'nın hakkını Tanrı'ya verin” dedi. İsa'nın sözlerine şaşakaldılar.
Mark TurNTB 12:18  Ölümden sonra diriliş olmadığını söyleyen Sadukiler İsa'ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa yazılarında bize şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adam ölür, geride bir dul bırakır, ama çocuk bırakmazsa, kardeşi onun karısını alıp soyunu sürdürsün.’
Mark TurNTB 12:19  Ölümden sonra diriliş olmadığını söyleyen Sadukiler İsa'ya gelip şunu sordular: “Öğretmenimiz, Musa yazılarında bize şöyle buyurmuştur: ‘Eğer bir adam ölür, geride bir dul bırakır, ama çocuk bırakmazsa, kardeşi onun karısını alıp soyunu sürdürsün.’
Mark TurNTB 12:20  Yedi kardeş vardı. Birincisi evlendi ve çocuk bırakmadan öldü.
Mark TurNTB 12:21  İkincisi aynı kadını aldı, o da çocuk sahibi olmadan öldü. Üçüncüsüne de öyle oldu.
Mark TurNTB 12:22  Yedisi de çocuksuz öldü. Hepsinden sonra kadın da öldü.
Mark TurNTB 12:23  Diriliş günü, ölümden dirildiklerinde kadın bunlardan hangisinin karısı olacak? Çünkü yedisi de onunla evlendi.”
Mark TurNTB 12:24  İsa onlara şöyle karşılık verdi: “Ne Kutsal Yazılar'ı ne de Tanrı'nın gücünü biliyorsunuz. Yanılmanızın nedeni de bu değil mi?
Mark TurNTB 12:25  İnsanlar ölümden dirilince ne evlenir ne evlendirilir, göklerdeki melekler gibidirler.
Mark TurNTB 12:26  Ölülerin dirilmesi konusuna gelince, Musa'nın Kitabı'nda, alevlenen çalıyla ilgili bölümde Tanrı'nın Musa'ya söylediklerini okumadınız mı? ‘Ben İbrahim'in Tanrısı, İshak'ın Tanrısı ve Yakup'un Tanrısı'yım’ diyor.
Mark TurNTB 12:27  Tanrı ölülerin değil, dirilerin Tanrısı'dır. Siz büyük bir yanılgı içindesiniz.”
Mark TurNTB 12:28  Onların tartışmalarını dinleyen ve İsa'nın onlara güzel yanıt verdiğini gören bir din bilgini yaklaşıp O'na, “Buyrukların en önemlisi hangisidir?” diye sordu.
Mark TurNTB 12:29  İsa şöyle karşılık verdi: “En önemlisi şudur: ‘Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab tek Rab'dir.
Mark TurNTB 12:30  Tanrın Rab'bi bütün yüreğinle, bütün canınla, bütün aklınla ve bütün gücünle seveceksin.’
Mark TurNTB 12:31  İkincisi de şudur: ‘Komşunu kendin gibi seveceksin.’ Bunlardan daha büyük buyruk yoktur.”
Mark TurNTB 12:32  Din bilgini İsa'ya, “İyi söyledin, öğretmenim” dedi. “ ‘Tanrı tektir ve O'ndan başkası yoktur’ demekle doğruyu söyledin.
Mark TurNTB 12:33  İnsanın Tanrı'yı bütün yüreğiyle, bütün anlayışıyla ve bütün gücüyle sevmesi, komşusunu da kendi gibi sevmesi, bütün yakmalık sunulardan ve kurbanlardan daha önemlidir.”
Mark TurNTB 12:34  İsa onun akıllıca yanıt verdiğini görünce, “Sen Tanrı'nın Egemenliği'nden uzak değilsin” dedi. Bundan sonra kimse O'na soru sormaya cesaret edemedi.
Mark TurNTB 12:35  İsa tapınakta öğretirken şunu sordu: “Nasıl oluyor da din bilginleri, ‘Mesih, Davut'un Oğlu'dur’ diyorlar?
Mark TurNTB 12:36  Davut'un kendisi, Kutsal Ruh'tan esinlenerek şöyle demişti: ‘Rab Rabbim'e dedi ki, Ben düşmanlarını Ayaklarının altına serinceye dek Sağımda otur.’
Mark TurNTB 12:37  Davut'un kendisi O'ndan Rab diye söz ettiğine göre, O nasıl Davut'un Oğlu olur?” Oradaki büyük kalabalık O'nu zevkle dinliyordu.
Mark TurNTB 12:38  İsa öğretirken şöyle dedi: “Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan, meydanlarda selamlanmaktan, havralarda en seçkin yerlere ve şölenlerde başköşelere kurulmaktan hoşlanan din bilginlerinden sakının.
Mark TurNTB 12:39  İsa öğretirken şöyle dedi: “Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan, meydanlarda selamlanmaktan, havralarda en seçkin yerlere ve şölenlerde başköşelere kurulmaktan hoşlanan din bilginlerinden sakının.
Mark TurNTB 12:40  Dul kadınların malını mülkünü sömüren, gösteriş için uzun uzun dua eden bu kişilerin cezası daha ağır olacaktır.”
Mark TurNTB 12:41  İsa tapınakta bağış toplanan yerin karşısında oturmuş, kutulara para atan halkı seyrediyordu. Birçok zengin kişi kutuya bol para attı.
Mark TurNTB 12:42  Yoksul bir dul kadın da geldi, birkaç kuruş değerinde iki bakır para attı.
Mark TurNTB 12:43  İsa öğrencilerini yanına çağırarak, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Bu yoksul dul kadın kutuya herkesten daha çok para attı.
Mark TurNTB 12:44  Çünkü ötekilerin hepsi, zenginliklerinden artanı attılar. Bu kadın ise yoksulluğuna karşın, varını yoğunu, geçinmek için elinde ne varsa, tümünü verdi.”
Chapter 13
Mark TurNTB 13:1  İsa tapınaktan çıkarken öğrencilerinden biri O'na, “Öğretmenim” dedi, “Şu güzel taşlara, şu görkemli yapılara bak!”
Mark TurNTB 13:2  İsa ona, “Bu büyük yapıları görüyor musun? Burada taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!” dedi.
Mark TurNTB 13:3  İsa, Zeytin Dağı'nda, tapınağın karşısında otururken Petrus, Yakup, Yuhanna ve Andreas özel olarak kendisine şunu sordular: “Söyle bize, bu dediklerin ne zaman olacak, bütün bunların gerçekleşmek üzere olduğunu gösteren belirti ne olacak?”
Mark TurNTB 13:4  İsa, Zeytin Dağı'nda, tapınağın karşısında otururken Petrus, Yakup, Yuhanna ve Andreas özel olarak kendisine şunu sordular: “Söyle bize, bu dediklerin ne zaman olacak, bütün bunların gerçekleşmek üzere olduğunu gösteren belirti ne olacak?”
Mark TurNTB 13:5  İsa onlara anlatmaya başladı: “Sakın kimse sizi saptırmasın” dedi.
Mark TurNTB 13:6  “Birçokları, ‘Ben O'yum’ diyerek benim adımla gelip birçok kişiyi saptıracaklar.
Mark TurNTB 13:7  Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyunca korkmayın. Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir.
Mark TurNTB 13:8  Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer depremler, kıtlıklar olacak. Bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır.
Mark TurNTB 13:9  “Ama siz kendinize dikkat edin! İnsanlar sizi mahkemelere verecek, havralarda dövecekler. Benden ötürü valilerin, kralların önüne çıkarılacak, böylece onlara tanıklık edeceksiniz.
Mark TurNTB 13:10  Ne var ki, önce Müjde'nin bütün uluslara duyurulması gerekir.
Mark TurNTB 13:11  Sizi tutuklayıp mahkemeye verdiklerinde, ‘Ne söyleyeceğiz?’ diye önceden kaygılanmayın. O anda size ne esinlenirse onu söyleyin. Çünkü konuşan siz değil, Kutsal Ruh olacak.
Mark TurNTB 13:12  Kardeş kardeşi, baba çocuğunu ölüme teslim edecek. Çocuklar anne babalarına başkaldırıp onları öldürtecek.
Mark TurNTB 13:13  Benim adımdan ötürü herkes sizden nefret edecek. Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır.
Mark TurNTB 13:14  “Yıkıcı iğrenç şeyin, bulunmaması gereken yerde dikildiğini gördüğünüz zaman –okuyan anlasın– Yahudiye'de bulunanlar dağlara kaçsın.
Mark TurNTB 13:15  Damda olan, evinden bir şey almak için aşağı inmesin, içeri girmesin.
Mark TurNTB 13:16  Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin.
Mark TurNTB 13:17  O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline!
Mark TurNTB 13:18  Dua edin ki, kaçışınız kışa rastlamasın.
Mark TurNTB 13:19  Çünkü o günlerde öyle bir sıkıntı olacak ki, Tanrı'nın var ettiği yaratılışın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, bundan sonra da olmayacaktır.
Mark TurNTB 13:20  Rab o günleri kısaltmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama Rab, seçilmiş olanlar, kendi seçtiği kişiler uğruna o günleri kısaltmıştır.
Mark TurNTB 13:21  Eğer o zaman biri size, ‘İşte Mesih burada’, ya da, ‘İşte şurada’ derse, inanmayın.
Mark TurNTB 13:22  Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar, belirtiler ve harikalar yapacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse seçilmiş olanları saptıracaklar.
Mark TurNTB 13:23  Ama siz dikkatli olun. İşte size her şeyi önceden söylüyorum.”
Mark TurNTB 13:24  “Ama o günlerde, o sıkıntıdan sonra, ‘Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.’
Mark TurNTB 13:25  “Ama o günlerde, o sıkıntıdan sonra, ‘Güneş kararacak, Ay ışık vermez olacak, Yıldızlar gökten düşecek, Göksel güçler sarsılacak.’
Mark TurNTB 13:26  “O zaman İnsanoğlu'nun bulutlar içinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler.
Mark TurNTB 13:27  İnsanoğlu o zaman meleklerini gönderecek, seçtiklerini yeryüzünün bir ucundan göğün öbür ucuna dek, dünyanın dört bucağından toplayacak.
Mark TurNTB 13:28  “İncir ağacından ders alın. Dalları filizlenip yaprakları sürünce, yaz mevsiminin yakın olduğunu anlarsınız.
Mark TurNTB 13:29  Aynı şekilde, bu olayların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki Tanrı'nın Egemenliği yakındır, kapıdadır.
Mark TurNTB 13:30  Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kuşak ortadan kalkmayacak.
Mark TurNTB 13:31  Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır.”
Mark TurNTB 13:32  “O günü ve o saati, ne gökteki melekler, ne de Oğul bilir; Baba'dan başka kimse bilmez.
Mark TurNTB 13:33  Dikkat edin, uyanık kalın, dua edin. Çünkü o anın ne zaman geleceğini bilemezsiniz.
Mark TurNTB 13:34  Bu, yolculuğa çıkan bir adamın durumuna benzer. Evinden ayrılırken kölelerine yetki ve görev verir, kapıdaki nöbetçiye de uyanık kalmasını buyurur.
Mark TurNTB 13:35  Siz de uyanık kalın. Çünkü ev sahibi ne zaman gelecek, akşam mı, gece yarısı mı, horoz öttüğünde mi, sabaha doğru mu, bilemezsiniz.
Mark TurNTB 13:37  Size söylediklerimi herkese söylüyorum; uyanık kalın!”
Chapter 14
Mark TurNTB 14:1  Fısıh ve Mayasız Ekmek Bayramı'na iki gün kalmıştı. Başkâhinlerle din bilginleri İsa'yı hileyle tutuklayıp öldürmenin bir yolunu arıyorlardı.
Mark TurNTB 14:2  “Bayramda olmasın, yoksa halk arasında kargaşalık çıkar” diyorlardı.
Mark TurNTB 14:3  İsa Beytanya'da cüzamlı Simun'un evinde sofrada otururken yanına bir kadın geldi. Kadın kaymaktaşından bir kap içinde çok değerli, saf hintsümbülü yağı getirmişti. Kabı kırarak yağı O'nun başına döktü.
Mark TurNTB 14:4  Bazıları buna kızdılar; birbirlerine, “Bu yağ niçin böyle boş yere harcandı? Üç yüz dinardan fazlaya satılabilir, parası yoksullara verilebilirdi” diyerek kadını azarlamaya başladılar.
Mark TurNTB 14:5  Bazıları buna kızdılar; birbirlerine, “Bu yağ niçin böyle boş yere harcandı? Üç yüz dinardan fazlaya satılabilir, parası yoksullara verilebilirdi” diyerek kadını azarlamaya başladılar.
Mark TurNTB 14:6  “Kadını rahat bırakın” dedi İsa. “Neden üzüyorsunuz onu? Benim için güzel bir şey yaptı.
Mark TurNTB 14:7  Yoksullar her zaman aranızdadır, dilediğiniz anda onlara yardım edebilirsiniz; ama ben her zaman aranızda olmayacağım.
Mark TurNTB 14:8  Kadın elinden geleni yaptı, beni gömülmeye hazırlamak üzere daha şimdiden bedenimi yağladı.
Mark TurNTB 14:9  Size doğrusunu söyleyeyim, Müjde dünyanın neresinde duyurulursa, bu kadının yaptığı da onun anılması için anlatılacak.”
Mark TurNTB 14:10  Bu arada Onikiler'den biri olan Yahuda İskariot, İsa'yı ele vermek amacıyla başkâhinlerin yanına gitti.
Mark TurNTB 14:11  Onlar bunu işitince sevindiler, Yahuda'ya para vermeyi vaat ettiler. O da İsa'yı ele vermek için fırsat kollamaya başladı.
Mark TurNTB 14:12  Fısıh kurbanının kesildiği Mayasız Ekmek Bayramı'nın ilk günü öğrencileri İsa'ya, “Fısıh yemeğini yemen için nereye gidip hazırlık yapmamızı istersin?” diye sordular.
Mark TurNTB 14:13  O da öğrencilerinden ikisini şu sözlerle önden gönderdi: “Kente gidin, orada su testisi taşıyan bir adam çıkacak karşınıza. Onu izleyin.
Mark TurNTB 14:14  Adamın gideceği evin sahibine şöyle deyin: ‘Öğretmen, öğrencilerimle birlikte Fısıh yemeğini yiyeceğim konuk odası nerede? diye soruyor.’
Mark TurNTB 14:15  Ev sahibi size üst katta döşenmiş, hazır büyük bir oda gösterecek. Orada bizim için hazırlık yapın.”
Mark TurNTB 14:16  Öğrenciler yola çıkıp kente gittiler. Her şeyi, İsa'nın kendilerine söylediği gibi buldular ve Fısıh yemeği için hazırlık yaptılar.
Mark TurNTB 14:18  Sofraya oturmuş yemek yerlerken İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim” dedi, “Sizden biri, benimle yemek yiyen biri bana ihanet edecek.”
Mark TurNTB 14:19  Onlar da kederlenerek birer birer kendisine, “Beni demek istemedin ya?” diye sormaya başladılar.
Mark TurNTB 14:20  İsa onlara, “Onikiler'den biridir, ekmeğini benimle birlikte sahana batırandır” dedi.
Mark TurNTB 14:21  “Evet, İnsanoğlu kendisi için yazılmış olduğu gibi gidiyor, ama İnsanoğlu'na ihanet edenin vay haline! O adam hiç doğmamış olsaydı, kendisi için daha iyi olurdu.”
Mark TurNTB 14:22  İsa yemek sırasında eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve, “Alın, bu benim bedenimdir” diyerek öğrencilerine verdi.
Mark TurNTB 14:23  Sonra bir kâse alıp şükretti ve bunu öğrencilerine verdi. Hepsi bundan içti.
Mark TurNTB 14:24  “Bu benim kanım” dedi İsa, “Birçokları uğruna akıtılan antlaşma kanıdır.
Mark TurNTB 14:25  Size doğrusunu söyleyeyim, Tanrı'nın Egemenliği'nde yenisini içeceğim o güne dek, asmanın ürününden bir daha içmeyeceğim.”
Mark TurNTB 14:26  İlahi söyledikten sonra dışarı çıkıp Zeytin Dağı'na doğru gittiler.
Mark TurNTB 14:27  Bu arada İsa öğrencilerine, “Hepiniz sendeleyip düşeceksiniz” dedi. “Çünkü şöyle yazılmıştır: ‘Çobanı vuracağım, Koyunlar darmadağın olacak.’
Mark TurNTB 14:28  Ama ben dirildikten sonra sizden önce Celile'ye gideceğim.”
Mark TurNTB 14:29  Petrus O'na, “Herkes sendeleyip düşse bile ben düşmem” dedi.
Mark TurNTB 14:30  “Sana doğrusunu söyleyeyim” dedi İsa, “Bugün, bu gece, horoz iki kez ötmeden sen beni üç kez inkâr edeceksin.”
Mark TurNTB 14:31  Ama Petrus üsteleyerek, “Seninle birlikte ölmem gerekse bile seni asla inkâr etmem” dedi. Öğrencilerin hepsi de aynı şeyi söyledi.
Mark TurNTB 14:32  Sonra Getsemani denilen yere geldiler. İsa öğrencilerine, “Ben dua ederken siz burada oturun” dedi.
Mark TurNTB 14:33  Petrus'u, Yakup'u ve Yuhanna'yı yanına aldı. Hüzünlenmeye ve ağır bir sıkıntı duymaya başlamıştı.
Mark TurNTB 14:34  Onlara, “Ölesiye kederliyim” dedi. “Burada kalın, uyanık durun.”
Mark TurNTB 14:35  Biraz ilerledi, yüzüstü yere kapanıp dua etmeye başladı. “Mümkünse o saati yaşamayayım” dedi.
Mark TurNTB 14:36  “Abba, Baba, senin için her şey mümkün, bu kâseyi benden uzaklaştır. Ama benim değil, senin istediğin olsun.”
Mark TurNTB 14:37  Öğrencilerinin yanına döndüğünde onları uyumuş buldu. Petrus'a, “Simun” dedi, “Uyuyor musun? Bir saat uyanık kalamadın mı?
Mark TurNTB 14:38  Uyanık durup dua edin ki, ayartılmayasınız. Ruh isteklidir, ama beden güçsüzdür.”
Mark TurNTB 14:39  Yine uzaklaştı, aynı sözleri tekrarlayarak dua etti.
Mark TurNTB 14:40  Geri geldiğinde öğrencilerini yine uyumuş buldu. Onların göz kapaklarına ağırlık çökmüştü. İsa'ya ne diyeceklerini bilemiyorlardı.
Mark TurNTB 14:41  İsa üçüncü kez yanlarına döndü, “Hâlâ uyuyor, dinleniyor musunuz?” dedi. “Yeter! Saat geldi. İşte İnsanoğlu günahkârların eline veriliyor.
Mark TurNTB 14:42  Kalkın, gidelim. İşte bana ihanet eden geldi!”
Mark TurNTB 14:43  Tam o anda, İsa daha konuşurken, Onikiler'den biri olan Yahuda çıkageldi. Yanında başkâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler tarafından gönderilmiş kılıçlı sopalı bir kalabalık vardı.
Mark TurNTB 14:44  İsa'ya ihanet eden Yahuda, “Kimi öpersem, İsa O'dur. O'nu tutuklayın, güvenlik altına alıp götürün” diye onlarla sözleşmişti.
Mark TurNTB 14:45  Gelir gelmez İsa'ya yaklaştı, “Rabbî” diyerek O'nu öptü.
Mark TurNTB 14:47  İsa'nın yanında bulunanlardan biri kılıcını çekti, başkâhinin kölesine vurup kulağını uçurdu.
Mark TurNTB 14:48  İsa onlara, “Niçin bir haydutmuşum gibi beni kılıç ve sopalarla yakalamaya geldiniz?” dedi.
Mark TurNTB 14:49  “Her gün tapınakta, yanıbaşınızda öğretiyordum, beni tutuklamadınız. Ama bu, Kutsal Yazılar yerine gelsin diye oldu.”
Mark TurNTB 14:50  O zaman öğrencilerinin hepsi O'nu bırakıp kaçtı.
Mark TurNTB 14:51  İsa'nın ardından sadece keten beze sarınmış bir genç gidiyordu. Bu genç de yakalandı.
Mark TurNTB 14:52  Ama keten bezden sıyrılıp çıplak olarak kaçtı.
Mark TurNTB 14:53  İsa'yı görevli başkâhine götürdüler. Bütün başkâhinler, ileri gelenler ve din bilginleri de orada toplandı.
Mark TurNTB 14:54  Petrus, İsa'yı başkâhinin avlusuna kadar uzaktan izledi. Avluda nöbetçilerle birlikte ateşin başında oturup ısınmaya başladı.
Mark TurNTB 14:55  Başkâhinler ve Yüksek Kurul'un öteki üyeleri, İsa'yı ölüm cezasına çarptırmak için kendisine karşı tanık arıyor, ama bulamıyorlardı.
Mark TurNTB 14:56  Birçok kişi O'na karşı yalan yere tanıklık ettiyse de, tanıklıkları birbirini tutmadı.
Mark TurNTB 14:57  Bazıları kalkıp O'na karşı yalan yere şöyle tanıklık ettiler: “Biz O'nun, ‘Elle yapılmış bu tapınağı yıkacağım ve üç günde, elle yapılmamış başka bir tapınak kuracağım’ dediğini işittik.”
Mark TurNTB 14:58  Bazıları kalkıp O'na karşı yalan yere şöyle tanıklık ettiler: “Biz O'nun, ‘Elle yapılmış bu tapınağı yıkacağım ve üç günde, elle yapılmamış başka bir tapınak kuracağım’ dediğini işittik.”
Mark TurNTB 14:59  Ama bu noktada bile tanıklıkları birbirini tutmadı.
Mark TurNTB 14:60  Sonra başkâhin topluluğun ortasında ayağa kalkarak İsa'ya, “Hiç yanıt vermeyecek misin? Nedir bunların sana karşı ettiği bu tanıklıklar?” diye sordu.
Mark TurNTB 14:61  Ne var ki, İsa susmaya devam etti, hiç yanıt vermedi. Başkâhin O'na yeniden, “Yüce Olan'ın Oğlu Mesih sen misin?” diye sordu.
Mark TurNTB 14:62  İsa, “Benim” dedi. “Ve sizler, İnsanoğlu'nun Kudretli Olan'ın sağında oturduğunu ve göğün bulutlarıyla geldiğini göreceksiniz.”
Mark TurNTB 14:63  Başkâhin giysilerini yırtarak, “Artık tanıklara ne ihtiyacımız var?” dedi. “Küfürü işittiniz. Buna ne diyorsunuz?” Hepsi İsa'nın ölüm cezasını hak ettiğine karar verdiler.
Mark TurNTB 14:64  Başkâhin giysilerini yırtarak, “Artık tanıklara ne ihtiyacımız var?” dedi. “Küfürü işittiniz. Buna ne diyorsunuz?” Hepsi İsa'nın ölüm cezasını hak ettiğine karar verdiler.
Mark TurNTB 14:65  Bazıları O'nun üzerine tükürmeye, gözlerini bağlayarak O'nu yumruklamaya başladılar. “Haydi, peygamberliğini göster!” diyorlardı. Nöbetçiler de O'nu aralarına alıp tokatladılar.
Mark TurNTB 14:66  Petrus aşağıda, avludayken, başkâhinin hizmetçi kızlarından biri geldi. Isınmakta olan Petrus'u görünce onu dikkatle süzüp, “Sen de Nasıralı İsa'yla birlikteydin” dedi.
Mark TurNTB 14:67  Petrus aşağıda, avludayken, başkâhinin hizmetçi kızlarından biri geldi. Isınmakta olan Petrus'u görünce onu dikkatle süzüp, “Sen de Nasıralı İsa'yla birlikteydin” dedi.
Mark TurNTB 14:68  Petrus ise bunu inkâr ederek, “Senin neden söz ettiğini bilmiyorum, anlamıyorum” dedi ve dışarıya, dış kapının önüne çıktı. Bu arada horoz öttü.
Mark TurNTB 14:69  Hizmetçi kız Petrus'u görünce çevrede duranlara yine, “Bu adam onlardan biri” demeye başladı.
Mark TurNTB 14:70  Petrus tekrar inkâr etti. Çevrede duranlar az sonra Petrus'a yine, “Gerçekten onlardansın; sen de Celileli'sin” dediler.
Mark TurNTB 14:71  Petrus kendine lanet okuyup ant içerek, “Sözünü ettiğiniz o adamı tanımıyorum” dedi.
Mark TurNTB 14:72  Tam o anda horoz ikinci kez öttü. Petrus, İsa'nın kendisine, “Horoz iki kez ötmeden beni üç kez inkâr edeceksin” dediğini hatırladı ve hüngür hüngür ağlamaya başladı.
Chapter 15
Mark TurNTB 15:1  Sabah olunca başkâhinler, ileri gelenler, din bilginleri ve Yüksek Kurul'un öteki üyeleri bir danışma toplantısı yaptıktan sonra İsa'yı bağladılar, götürüp Pilatus'a teslim ettiler.
Mark TurNTB 15:2  Pilatus O'na, “Sen Yahudiler'in Kralı mısın?” diye sordu. İsa, “Söylediğin gibidir” yanıtını verdi.
Mark TurNTB 15:3  Başkâhinler O'na karşı birçok suçlamada bulundular.
Mark TurNTB 15:4  Pilatus O'na yeniden, “Hiç yanıt vermeyecek misin?” diye sordu. “Bak, seni ne çok şeyle suçluyorlar!”
Mark TurNTB 15:5  Ama İsa artık yanıt vermiyordu. Pilatus buna şaştı.
Mark TurNTB 15:6  Pilatus, her Fısıh Bayramı'nda halkın istediği bir tutukluyu salıverirdi.
Mark TurNTB 15:7  Ayaklanma sırasında adam öldüren isyancılarla birlikte Barabba adında bir tutuklu da vardı.
Mark TurNTB 15:8  Halk, Pilatus'a gelip her zamanki gibi kendileri için birini salıvermesini istedi.
Mark TurNTB 15:9  Pilatus onlara, “Sizin için Yahudiler'in Kralı'nı salıvermemi ister misiniz?” dedi.
Mark TurNTB 15:10  Başkâhinlerin İsa'yı kıskançlıktan ötürü kendisine teslim ettiklerini biliyordu.
Mark TurNTB 15:11  Ne var ki başkâhinler, İsa'nın değil, Barabba'nın salıverilmesini istemeleri için halkı kışkırttılar.
Mark TurNTB 15:12  Pilatus onlara tekrar seslenerek, “Öyleyse Yahudiler'in Kralı dediğiniz adamı ne yapayım?” diye sordu.
Mark TurNTB 15:13  “O'nu çarmıha ger!” diye bağırdılar yine.
Mark TurNTB 15:14  Pilatus onlara, “O ne kötülük yaptı ki?” dedi. Onlar ise daha yüksek sesle, “O'nu çarmıha ger!” diye bağrıştılar.
Mark TurNTB 15:15  Halkı memnun etmek isteyen Pilatus, onlar için Barabba'yı salıverdi. İsa'yı ise kamçılattıktan sonra çarmıha gerilmek üzere askerlere teslim etti.
Mark TurNTB 15:16  Askerler İsa'yı, Pretorium denilen vali konağına götürüp bütün taburu topladılar.
Mark TurNTB 15:17  O'na mor bir giysi giydirdiler, dikenlerden bir taç örüp başına geçirdiler.
Mark TurNTB 15:18  “Selam, ey Yahudiler'in Kralı!” diyerek O'nu selamlamaya başladılar.
Mark TurNTB 15:19  Başına bir kamışla vuruyor, üzerine tükürüyor, diz çöküp önünde yere kapanıyorlardı.
Mark TurNTB 15:20  O'nunla böyle alay ettikten sonra mor giysiyi üzerinden çıkarıp kendi giysilerini giydirdiler ve çarmıha germek üzere O'nu dışarı götürdüler.
Mark TurNTB 15:21  Kırdan gelmekte olan Simun adında Kireneli bir adam oradan geçiyordu. İskender ve Rufus'un babası olan bu adama İsa'nın çarmıhını zorla taşıttılar.
Mark TurNTB 15:22  İsa'yı Golgota, yani Kafatası denilen yere götürdüler.
Mark TurNTB 15:23  O'na mürle karışık şarap vermek istediler, ama içmedi.
Mark TurNTB 15:24  Sonra O'nu çarmıha gerdiler. Kim ne alacak diye kura çekerek giysilerini aralarında paylaştılar.
Mark TurNTB 15:26  Üzerindeki suç yaftasında, YAHUDİLER'İN KRALI diye yazılıydı.
Mark TurNTB 15:27  İsa'yla birlikte, biri sağında öbürü solunda olmak üzere iki haydudu da çarmıha gerdiler.
Mark TurNTB 15:28  İsa'yla birlikte, biri sağında öbürü solunda olmak üzere iki haydudu da çarmıha gerdiler.
Mark TurNTB 15:29  Oradan geçenler başlarını sallayıp İsa'ya sövüyor, “Hani sen tapınağı yıkıp üç günde yeniden kuracaktın? Çarmıhtan in de kurtar kendini!” diyorlardı.
Mark TurNTB 15:30  Oradan geçenler başlarını sallayıp İsa'ya sövüyor, “Hani sen tapınağı yıkıp üç günde yeniden kuracaktın? Çarmıhtan in de kurtar kendini!” diyorlardı.
Mark TurNTB 15:31  Aynı şekilde başkâhinler ve din bilginleri de O'nunla alay ederek aralarında, “Başkalarını kurtardı, kendini kurtaramıyor” diye konuşuyorlardı.
Mark TurNTB 15:32  “İsrail'in Kralı Mesih şimdi çarmıhtan insin de görüp iman edelim.” İsa'yla birlikte çarmıha gerilenler de O'na hakaret ettiler.
Mark TurNTB 15:33  Öğleyin on ikiden üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü.
Mark TurNTB 15:34  Saat üçte İsa yüksek sesle, “Elohi, Elohi, lema şevaktani” yani, “Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?” diye bağırdı.
Mark TurNTB 15:35  Orada duranlardan bazıları bunu işitince, “Bakın, İlyas'ı çağırıyor” dediler.
Mark TurNTB 15:36  Aralarından biri koşup bir süngeri ekşi şaraba batırdı, bir kamışın ucuna takarak İsa'ya içirdi. “Dur bakalım, İlyas gelip O'nu indirecek mi?” dedi.
Mark TurNTB 15:37  Ama İsa yüksek sesle bağırarak son nefesini verdi.
Mark TurNTB 15:38  O anda tapınaktaki perde yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölündü.
Mark TurNTB 15:39  İsa'nın karşısında duran yüzbaşı, O'nun bu şekilde son nefesini verdiğini görünce, “Bu adam gerçekten Tanrı'nın Oğlu'ydu” dedi.
Mark TurNTB 15:40  Olup bitenleri uzaktan izleyen bazı kadınlar da vardı. Aralarında Mecdelli Meryem, küçük Yakup ile Yose'nin annesi Meryem ve Salome bulunuyordu.
Mark TurNTB 15:41  İsa daha Celile'deyken bu kadınlar O'nun ardından gitmiş, O'na hizmet etmişlerdi. O'nunla birlikte Yeruşalim'e gelmiş olan daha birçok kadın da olup bitenleri izliyordu.
Mark TurNTB 15:42  O gün Hazırlık Günü, yani Şabat Günü'nden önceki gündü. Artık akşam oluyordu. Bu nedenle, Yüksek Kurul'un saygın bir üyesi olup Tanrı'nın Egemenliği'ni umutla bekleyen Aramatyalı Yusuf geldi, cesaretini toplayarak Pilatus'un huzuruna çıktı, İsa'nın cesedini istedi.
Mark TurNTB 15:43  O gün Hazırlık Günü, yani Şabat Günü'nden önceki gündü. Artık akşam oluyordu. Bu nedenle, Yüksek Kurul'un saygın bir üyesi olup Tanrı'nın Egemenliği'ni umutla bekleyen Aramatyalı Yusuf geldi, cesaretini toplayarak Pilatus'un huzuruna çıktı, İsa'nın cesedini istedi.
Mark TurNTB 15:44  Pilatus, İsa'nın bu kadar çabuk ölmüş olmasına şaştı. Yüzbaşıyı çağırıp, “Öleli çok oldu mu?” diye sordu.
Mark TurNTB 15:45  Yüzbaşıdan durumu öğrenince Yusuf'a, cesedi alması için izin verdi.
Mark TurNTB 15:46  Yusuf keten bez satın aldı, cesedi çarmıhtan indirip beze sardı, kayaya oyulmuş bir mezara yatırarak mezarın girişine bir taş yuvarladı.
Mark TurNTB 15:47  Mecdelli Meryem ile Yose'nin annesi Meryem, İsa'nın nereye konulduğunu gördüler.
Chapter 16
Mark TurNTB 16:1  Şabat Günü geçince, Mecdelli Meryem, Yakup'un annesi Meryem ve Salome gidip İsa'nın cesedine sürmek üzere baharat satın aldılar.
Mark TurNTB 16:2  Haftanın ilk günü sabah çok erkenden, güneşin doğuşuyla birlikte mezara gittiler.
Mark TurNTB 16:3  Aralarında, “Mezarın girişindeki taşı bizim için kim yana yuvarlayacak?” diye konuşuyorlardı.
Mark TurNTB 16:4  Başlarını kaldırıp bakınca, o kocaman taşın yana yuvarlanmış olduğunu gördüler.
Mark TurNTB 16:5  Mezara girip sağ tarafta, beyaz kaftan giyinmiş genç bir adamın oturduğunu görünce çok şaşırdılar.
Mark TurNTB 16:6  Adam onlara, “Şaşırmayın!” dedi. “Çarmıha gerilen Nasıralı İsa'yı arıyorsunuz. O dirildi, burada yok. İşte O'nu yatırdıkları yer.
Mark TurNTB 16:7  Şimdi öğrencilerine ve Petrus'a gidip şöyle deyin: ‘İsa sizden önce Celile'ye gidiyor. Size bildirdiği gibi, kendisini orada göreceksiniz.’ ”
Mark TurNTB 16:8  Kadınlar mezardan çıkıp kaçtılar. Onları bir titreme, bir şaşkınlık almıştı. Korkularından kimseye bir şey söylemediler.
Mark TurNTB 16:9  İsa, haftanın ilk günü sabah erkenden dirildiği zaman önce Mecdelli Meryem'e göründü. Ondan yedi cin kovmuştu.
Mark TurNTB 16:10  Meryem gitti, İsa'yla bulunmuş olan, şimdiyse yas tutup gözyaşı döken öğrencilerine haberi verdi.
Mark TurNTB 16:11  Ne var ki onlar, İsa'nın yaşadığını, Meryem'e göründüğünü duyunca inanmadılar.
Mark TurNTB 16:12  Bundan sonra İsa kırlara doğru yürümekte olan öğrencilerinden ikisine değişik bir biçimde göründü.
Mark TurNTB 16:13  Bunlar geri dönüp öbürlerine haber verdiler, ama öbürleri bunlara da inanmadılar.
Mark TurNTB 16:14  İsa daha sonra, sofrada otururlarken Onbirler'e göründü. Onları imansızlıklarından ve yüreklerinin duygusuzluğundan ötürü azarladı. Çünkü kendisini diri görenlere inanmamışlardı.
Mark TurNTB 16:15  İsa onlara şöyle buyurdu: “Dünyanın her yanına gidin, Müjde'yi bütün yaratılışa duyurun.
Mark TurNTB 16:16  İman edip vaftiz olan kurtulacak, iman etmeyen ise hüküm giyecek.
Mark TurNTB 16:17  İman edenlerle birlikte görülecek belirtiler şunlardır: Benim adımla cinleri kovacaklar, yeni dillerle konuşacaklar, yılanları elleriyle tutacaklar. Öldürücü bir zehir içseler bile, zarar görmeyecekler. Ellerini hastaların üzerine koyacaklar ve hastalar iyileşecek.”
Mark TurNTB 16:18  İman edenlerle birlikte görülecek belirtiler şunlardır: Benim adımla cinleri kovacaklar, yeni dillerle konuşacaklar, yılanları elleriyle tutacaklar. Öldürücü bir zehir içseler bile, zarar görmeyecekler. Ellerini hastaların üzerine koyacaklar ve hastalar iyileşecek.”
Mark TurNTB 16:19  Rab İsa, onlara bu sözleri söyledikten sonra göğe alındı ve Tanrı'nın sağında oturdu.
Mark TurNTB 16:20  Öğrencileri de gidip Tanrı sözünü her yere yaydılar. Rab onlarla birlikte çalışıyor, görülen belirtilerle sözünü doğruluyordu.