Site uses cookies to provide basic functionality.

OK
ACTS
Up
Toggle notes
Chapter 1
Acts TurHADI 1:1  Muhterem Teofilos, İlk kitabımda baştan başlayıp İsa’nın semaya alındığı güne kadar yaptığı, vazettiği her şeyi yazdım.
Acts TurHADI 1:2  İsa semaya alınmadan önce, seçtiği havarilere Mukaddes Ruh’un vasıtasıyla emirler verdi.
Acts TurHADI 1:3  Acılar içinde öldükten sonra havarilere kesin birçok delillerle dirilmiş olduğunu gösterdi. Kırk gün boyunca onlara göründü; Allah’ın Hükümranlığı hakkında konuştu.
Acts TurHADI 1:4  Bir seferinde onlarla yemek yerken şu emri verdi: “Kudüs’ten ayrılmayın, semavî Baba Allah’ın vaadinin yerine gelmesini bekleyin. O vaatten bahsettiğimi hatırlarsınız.
Acts TurHADI 1:5  Demiştim ki, ‘Yahya insanları suyla vaftiz etti, fakat birkaç güne kadar sizler Mukaddes Ruh’la vaftiz edileceksiniz.’”
Acts TurHADI 1:6  Havariler bir araya geldiklerinde İsa’ya şunu sordular: “Efendimiz, İsrail halkına hükümranlığı şimdi mi geri vereceksin?”
Acts TurHADI 1:7  İsa onlara şöyle dedi: “Zamanı ve tarihi bilmek semavî Baba Allah’ın yetkisindedir. Bunu sizin bilmenize gerek yok.
Acts TurHADI 1:8  Fakat Mukaddes Ruh üzerinize inince kudret alacaksınız; Kudüs’te, bütün Yahudiye’de, Samiriye’de ve dünyanın her yanında benim şahitlerim olacaksınız.”
Acts TurHADI 1:9  İsa bunları söyledikten sonra havarilerin gözü önünde semaya alındı, bulut içinde gözden kayboldu, havarileri onu göremez oldular.
Acts TurHADI 1:10  İsa semaya yükselirken havariler hâlâ gökyüzüne bakıyorlardı. Birden yanlarında beyaz giysiler içinde iki adam belirdi.
Acts TurHADI 1:11  Adamlar şöyle dediler: “Ey Celileliler, neden gökyüzüne bakıp duruyorsunuz? İsa aranızdan semaya alındı. Semaya alındığını gördüğünüz gibi geri dönecektir.”
Acts TurHADI 1:12  Havariler daha sonra yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki Zeytin Dağı’ndan Kudüs’e döndüler.
Acts TurHADI 1:13  Şehre girince kaldıkları evin üst katındaki misafir odasına çıktılar. Petrus, Yuhanna, Yakub, Andreas, Filipus, Tomas, Bartalmay, Matta, Alfay oğlu Yakub, Yurtsever Simun ve Yakub oğlu Yahuda oradaydı.
Acts TurHADI 1:14  Bunlar birlikte devamlı dua ediyorlardı. Yanlarında bazı kadınlar, İsa’nın annesi Meryem ve İsa’nın kardeşleri de vardı.
Acts TurHADI 1:15  O günlerde Petrus yaklaşık yüz yirmi müminden meydana gelen bir cemaatin ortasında ayağa kalkıp şöyle dedi:
Acts TurHADI 1:16  “Mümin kardeşlerim, Mukaddes Ruh’un Zebur’da Davud’un ağzıyla Yahuda İskariyot hakkında önceden bildirdikleri yerine geldi. Yahuda bizden biriydi, yaptığımız bu hizmette payı vardı. Fakat İsa’yı yakalayanlara rehberlik etti.”
Acts TurHADI 1:17  “Mümin kardeşlerim, Mukaddes Ruh’un Zebur’da Davud’un ağzıyla Yahuda İskariyot hakkında önceden bildirdikleri yerine geldi. Yahuda bizden biriydi, yaptığımız bu hizmette payı vardı. Fakat İsa’yı yakalayanlara rehberlik etti.”
Acts TurHADI 1:18  Yahuda, yaptığı kötülüğün karşılığında aldığı parayla bir tarla satın aldı. Fakat baş aşağı düşüp bedeni yarıldı, bütün bağırsakları dışarı döküldü.
Acts TurHADI 1:19  Bunun haberi Kudüs’te yaşayan herkese ulaştı. İşte bu yüzden tarlaya kendi dillerinde, ‘Kan Tarlası’ anlamına gelen ‘Hakeldama’ adını verdiler.
Acts TurHADI 1:20  Petrus şöyle devam etti: “Zebur’da da şöyle yazılmıştır: ‘Onun meskeni ıssız kalsın, içinde oturan olmasın.’ Ayrıca, ‘Onun vazifesini bir başkası yüklensin’ diye yazılmıştır.
Acts TurHADI 1:21  “Bundan dolayı bizimle bulunmuş olan adamlardan birinin bize katılıp İsa’nın dirilişine şahitlik etmesi gerekir. Bu kişi, İsa’nın bizimle birlikte geçirdiği bütün süre boyunca, yani Yahya’nın O’nu vaftiz etmesinden başlayıp semaya alındığı güne kadar aramızda bulunmuş olmalıdır.”
Acts TurHADI 1:22  “Bundan dolayı bizimle bulunmuş olan adamlardan birinin bize katılıp İsa’nın dirilişine şahitlik etmesi gerekir. Bu kişi, İsa’nın bizimle birlikte geçirdiği bütün süre boyunca, yani Yahya’nın O’nu vaftiz etmesinden başlayıp semaya alındığı güne kadar aramızda bulunmuş olmalıdır.”
Acts TurHADI 1:23  Böylece iki kişiyi, Barsabba adında, ayrıca Yustus diye de bilinen Yusuf ile Mattiya’yı teklif ettiler.
Acts TurHADI 1:24  Sonra şöyle dua ettiler: “Ey Efendimiz, sen herkesin kalbindekini bilirsin. Yahuda ait olduğu yere gitmek için havarilik hizmetini bıraktı. Bu iki kişiden hangisini bu vazife için seçtiğini bize göster.”
Acts TurHADI 1:25  Sonra şöyle dua ettiler: “Ey Efendimiz, sen herkesin kalbindekini bilirsin. Yahuda ait olduğu yere gitmek için havarilik hizmetini bıraktı. Bu iki kişiden hangisini bu vazife için seçtiğini bize göster.”
Acts TurHADI 1:26  İki kişiden birini seçmek için kura çektiler. Kura Mattiya’ya düştü. Böylelikle Mattiya on bir havariye katıldı.
Chapter 2
Acts TurHADI 2:1  Pentikost Günü geldiğinde bütün müminler bir aradaydı.
Acts TurHADI 2:2  Gökten ansızın şiddetli rüzgârı andıran bir ses geldi. Bulundukları evi bütünüyle doldurdu.
Acts TurHADI 2:3  Ateşten dillere benzer bir şeyler görünüp dağılarak her birinin üzerine indi.
Acts TurHADI 2:4  Hepsi Mukaddes Ruh’la doldu, Ruh’un verdiği kudretle başka dillerle konuşmaya başladılar.
Acts TurHADI 2:5  O sırada Kudüs’te dünyanın birçok ülkesinden gelen dindar Yahudiler vardı.
Acts TurHADI 2:6  Gökten gelen sesi duyanlar büyük bir kalabalık halinde toplandı. Herkes kendi dilinin konuşulduğunu duyunca şaşakaldı.
Acts TurHADI 2:7  Hayret ve şaşkınlık içinde şöyle dediler: “Bu konuşanların hepsi Celileli değil mi?
Acts TurHADI 2:8  Nasıl oluyor da her birimiz kendi ana dilini işitiyor?
Acts TurHADI 2:9  Aramızda Partlar, Medler, Elamlılar, Mezopotamya’da, Yahudiye’de, Kapadokya’da, Pontus ve Asya ilinde, Frigya ve Pamfilya’da, Mısır’da ve Libya’nın Kirene şehrine yakın kısımlarında yaşayanlar var. Hem Yahudi hem de Yahudiliğe dönen Romalı ziyaretçiler, Giritliler ve Araplar var. Allah ne büyük harikalar yapmış! Bunu her birimiz kendi dilinde işitiyor!”
Acts TurHADI 2:10  Aramızda Partlar, Medler, Elamlılar, Mezopotamya’da, Yahudiye’de, Kapadokya’da, Pontus ve Asya ilinde, Frigya ve Pamfilya’da, Mısır’da ve Libya’nın Kirene şehrine yakın kısımlarında yaşayanlar var. Hem Yahudi hem de Yahudiliğe dönen Romalı ziyaretçiler, Giritliler ve Araplar var. Allah ne büyük harikalar yapmış! Bunu her birimiz kendi dilinde işitiyor!”
Acts TurHADI 2:11  Aramızda Partlar, Medler, Elamlılar, Mezopotamya’da, Yahudiye’de, Kapadokya’da, Pontus ve Asya ilinde, Frigya ve Pamfilya’da, Mısır’da ve Libya’nın Kirene şehrine yakın kısımlarında yaşayanlar var. Hem Yahudi hem de Yahudiliğe dönen Romalı ziyaretçiler, Giritliler ve Araplar var. Allah ne büyük harikalar yapmış! Bunu her birimiz kendi dilinde işitiyor!”
Acts TurHADI 2:12  Herkes hayret ve şaşkınlık içinde birbirine, “Bu ne olsa gerek?” diye sordu.
Acts TurHADI 2:13  Bazıları ise, “Bunlar şarabı fazla kaçırmış” diye alay ettiler.
Acts TurHADI 2:14  Bunun üzerine Petrus diğer on bir havariyle birlikte ayağa kalktı, yüksek sesle kalabalığa şöyle seslendi: “Yahudi kardeşlerim, Kudüs’te yaşayan herkes, size bu durumu açıklayayım. Sözlerime kulak verin.
Acts TurHADI 2:15  Bu adamlar sandığınız gibi sarhoş değiller. Saat daha sabahın dokuzu!
Acts TurHADI 2:16  Bugün bu gördüğünüz, Peygamber Yoel ağzıyla önceden bildirilmişti:
Acts TurHADI 2:17  ‘Allah diyor ki, ahir zamanda bütün insanların üzerine Ruhum’dan dökeceğim. Oğullarınız, kızlarınız peygamberlikte bulunacaklar. Gençleriniz görümler, yaşlılarınız rüyalar görecek.
Acts TurHADI 2:18  Evet, ahir zamanda kadın erkek, bütün kullarımın üzerine Ruhum’dan dökeceğim, onlar da peygamberlik edecekler.
Acts TurHADI 2:19  Ve ben yukarıda, gökte harikalar yaratacağım. Aşağıda, yeryüzünde alâmetler, kan, ateş ve duman bulutları olacak.
Acts TurHADI 2:20  Rab’bin büyük ve muhteşem günü gelmeden önce, Güneş kararacak, ay kan rengine dönecek.
Acts TurHADI 2:21  O zaman Rab’bi yardıma çağıran herkes kurtulacak.’
Acts TurHADI 2:22  “Ey İsrail halkı, söyleyeceklerimi dinleyin: Bildiğiniz gibi Nasıralı İsa’yı Allah gönderdi. Bunu, aranızda O’nun vasıtasıyla yaptığı mucizeler, harikalar ve alâmetlerle size ispat etti.
Acts TurHADI 2:23  İsa, Allah’ın takdiri ve ezeli bilgisi uyarınca elinize teslim edildi. O’nu zalimlerin eliyle çarmıha çivileyip öldürdünüz.
Acts TurHADI 2:24  Fakat Allah O’nun ölüm acısına son verdi; O’nu ölümden diriltti. Çünkü O’nun ölüme esir kalması imkânsızdı.
Acts TurHADI 2:25  Davud O’nun hakkında şöyle der: ‘Rab’bi her zaman önümde gördüm, sağımda olduğu için endişelenmem.
Acts TurHADI 2:26  Bundan dolayı yüreğim mutludur, dilim sevincimi ifade eder. Dahası bedenim de umut içinde yaşayacak.
Acts TurHADI 2:27  Çünkü sen beni ölüler diyarına terk etmeyeceksin, sadık kulunun çürümesine izin vermeyeceksin.
Acts TurHADI 2:28  Nasıl yaşamam gerektiğini bana öğrettin; yüreğimi sevinçle ve huzurunla doldurursun.’
Acts TurHADI 2:29  “Soydaşlarım, size ulu atamız Davud hakkında açıkça söyleyebilirim ki, o öldü, gömüldü, mezarı da bugüne kadar yanı başımızda durmaktadır.
Acts TurHADI 2:30  Fakat Davud bir peygamberdi. Allah ona vaatte bulundu; bu vaat uyarınca Allah onun soyundan birini tahtına oturtacaktı.
Acts TurHADI 2:31  Buna göre Davud geleceği görerek Mesih’in dirilişi hakkında şöyle konuşmuştu: ‘O, ölüler diyarına terk edilmedi. Bedeni mezarda çürümedi.’
Acts TurHADI 2:32  “Allah İsa’yı ölümden diriltti, hepimiz bunun şahitleriyiz.
Acts TurHADI 2:33  Allah İsa’yı yüceltip sağına oturttu. İsa, semavî Baba Allah’tan vaat edilen Mukaddes Ruh’u aldı ve şimdi görüp işittiğiniz gibi bu Ruh’u üzerimize döktü.
Acts TurHADI 2:34  Davud semaya çıkmadı; fakat şöyle dedi: ‘Rab, Efendim’e dedi ki, sağımda otur. Düşmanlarını ayaklarının altına sereceğim.’
Acts TurHADI 2:35  Davud semaya çıkmadı; fakat şöyle dedi: ‘Rab, Efendim’e dedi ki, sağımda otur. Düşmanlarını ayaklarının altına sereceğim.’
Acts TurHADI 2:36  “Böylelikle bütün İsrail halkı şunu kesinlikle bilsin, Allah sizin çarmıha gerdiğiniz İsa’yı hem Efendiniz hem Mesihiniz yapmıştır.”
Acts TurHADI 2:37  Bu sözleri duyunca yürekleri burkuldu. Petrus ve diğer havarilere, “Kardeşlerim, ne yapmalıyız?” diye sordular.
Acts TurHADI 2:38  Petrus onlara şöyle dedi: “Tövbe edin, her biriniz İsa Mesih’in adıyla vaftiz olsun. O zaman Allah günahlarınızı affeder; sonra da size Mukaddes Ruh’u armağan eder.
Acts TurHADI 2:39  Bu vaat sizler için, çocuklarınız ve dünyaya dağılmış soydaşlarınız içindir. Rab Allahımız’ın çağıracağı herkes için geçerlidir.”
Acts TurHADI 2:40  Petrus onları daha birçok sözle uyardı ve şöyle yalvardı: “Kendinizi bu sapık neslin başına geleceklerden kurtarın!”
Acts TurHADI 2:41  Petrus’un dediklerini kabul edenler vaftiz oldular. O gün yaklaşık üç bin kişi cemaate katıldı.
Acts TurHADI 2:42  İmanlılar kendilerini havarilerin vaazlarını dinlemeye adadılar; mallarını aralarında paylaşıyor, birlikte yemek yiyor, dua ediyorlardı.
Acts TurHADI 2:43  Herkes huşu içindeydi. Havariler vasıtasıyla birçok harikalar ve alâmetler görüldü.
Acts TurHADI 2:44  Bütün müminler bir arada bulunuyor, her şeyi paylaşıyorlardı.
Acts TurHADI 2:45  Mallarını mülklerini satıp parasını ihtiyacı olanlara dağıtıyorlardı.
Acts TurHADI 2:46  Cemaat her gün mabet alanında toplanıyordu. Ayrıca evlerinde ekmek bölüyor, içten bir sevinç ve samimiyetle birlikte yemek yiyorlardı.
Acts TurHADI 2:47  Allah’a devamlı hamdediyorlardı; bütün halkın takdirini kazanmışlardı. Rab de her gün yeni kurtulanları cemaate katıyordu.
Chapter 3
Acts TurHADI 3:1  Bir gün Petrus’la Yuhanna dua vaktinde mabede gidiyorlardı. Saat öğleden sonra üçtü.
Acts TurHADI 3:2  O sırada bazıları doğuştan sakat olan bir adamı oraya taşıyorlardı. Onu her gün mabet alanına girenlerden para dilenmesi için ‘Güzel Kapı’ denilen avlu kapısına bırakırlardı.
Acts TurHADI 3:3  Petrus’la Yuhanna mabet alanına girmek üzereyken adam onları gördü ve sadaka istedi.
Acts TurHADI 3:4  Petrus’la Yuhanna sakat adamı dikkatle süzdüler ve “Bize bak!” dediler.
Acts TurHADI 3:5  O da onlardan bir şey alacağını umarak pürdikkat baktı.
Acts TurHADI 3:6  Petrus, “Gümüşüm ve altınım yok, fakat bende olanı sana veriyorum. Nasıralı İsa Mesih’in adıyla sana diyorum ki, kalk ve yürü!” dedi.
Acts TurHADI 3:7  Sonra adamın sağ elinden tutarak onu kaldırdı. Adamın ayakları ve bilekleri birdenbire kuvvet buldu.
Acts TurHADI 3:8  Sıçrayıp ayağa kalktı, yürümeye başladı. Onlarla beraber mabet alanına girerken yürüyüp sıçrıyor, Allah’a hamdediyordu.
Acts TurHADI 3:9  Orada bulunan herkes onun yürüyüp Allah’a hamdettiğini gördü.
Acts TurHADI 3:10  Onun, mabedin Güzel Kapısı’nda oturup dilenen kişi olduğunu fark ettiler. Adamdaki değişiklik karşısında hayret ve şaşkınlıkla doldular.
Acts TurHADI 3:11  Adam, minnetle Petrus’la Yuhanna’ya tutunmaya devam etti. Üçü de Süleyman’ın Eyvanı denen yere kadar geldiler. Bütün cemaat şaşkınlık içinde oraya koşuştu.
Acts TurHADI 3:12  Bunu gören Petrus halka şöyle seslendi: “Ey İsrailoğulları, buna neden şaştınız? Gözünüzü dikip öyle bakmayın. Sanmayın ki bu adamı kendi gücümüz ya da takvamızla yürüttük.
Acts TurHADI 3:13  Atalarımız İbrahim’in, İshak’ın ve Yakub’un Allahı, kulu İsa’yı yüceltti. O’nu siz ele verdiniz. Pilatus O’nu serbest bırakmaya karar verdi, fakat siz O’nu Pilatus’un önünde reddettiniz.
Acts TurHADI 3:14  Mukaddes ve Sâlih Olan’ı reddettiniz. O’nun yerine Pilatus’tan bir katilin serbest bırakılmasını istediniz.
Acts TurHADI 3:15  Siz Hayat Veren’i öldürdünüz, fakat Allah O’nu ölümden diriltti. Biz bunun şahitleriyiz.
Acts TurHADI 3:16  “Gördüğünüz ve tanıdığınız bu adam İsa’ya iman ettiği için sapasağlam oldu. Bu adama hepinizin gözü önünde şifa veren kuvvet, İsa vasıtasıyla etkin olan imandır.
Acts TurHADI 3:17  “Soydaşlarım, yöneticileriniz gibi sizin de bilgisizlikten dolayı böyle davrandığınızı biliyorum.
Acts TurHADI 3:18  Fakat Allah gönderdiği Mesih’in acı çekeceğini bütün peygamberlerin ağzından önceden haber verdi; bu yaptıklarıyla vaadini yerine getirdi.
Acts TurHADI 3:19  Öyleyse tövbe edin. Allah’a dönün ki, günahlarınız bağışlansın.
Acts TurHADI 3:20  O zaman Rab’bin huzurunda devamlı yenilenme fırsatına kavuşacaksınız. O size önceden seçtiği Mesih’i, yani İsa’yı gönderecektir.
Acts TurHADI 3:21  Fakat her şeyin yeniden düzenleneceği zamana kadar İsa’nın semada kalması gerekiyor. Allah bunu uzun zaman önce mukaddes peygamberlerinin ağzından bildirdi.
Acts TurHADI 3:22  Musa şöyle emretti: ‘Rab Allahınız size benim gibi bir peygamber gönderecek. O sizin aranızdan çıkacak. O’nu dinlemelisiniz, dediği her şeyi yapmalısınız.
Acts TurHADI 3:23  Her kim o peygambere itaat etmezse Allah’ın halkından koparılıp helâk edilecektir.’
Acts TurHADI 3:24  “Samuel’den bu yana Allah’ın kelâmını nakleden bütün peygamberler bugünlerde olanları önceden haber verdi.
Acts TurHADI 3:25  Sizler peygamberlerin mirasçılarısınız; Allah’ın atalarınızla yaptığı ahde sizler de dâhilsiniz. Nitekim Allah İbrahim Peygamber’e şöyle dedi: ‘Senin soyunun vasıtasıyla yeryüzündeki bütün halkları takdis edeceğim.’
Acts TurHADI 3:26  Allah Kulu’nu ortaya çıkarınca O’nu önce size gönderdi. Bunu sizi kötülüklerinizden döndürmek ve takdis etmek için yaptı.”
Chapter 4
Acts TurHADI 4:1  Petrus ve Yuhanna halka seslenirken rahipler, mabet muhafızlarının komutanı ve Sadukiler geldiler.
Acts TurHADI 4:2  Çok kızgındılar. Çünkü Petrus ve Yuhanna halka vaaz ediyorlardı; İsa’nın ölümden dirildiğini, aynı şekilde ölülerin de dirileceğini söylüyorlardı.
Acts TurHADI 4:3  Petrus ve Yuhanna’yı yakaladılar. Akşam olduğu için ertesi güne kadar onları hapiste tuttular.
Acts TurHADI 4:4  Fakat onların vaazını dinleyenlerin birçoğu iman etti. Böylece iman eden erkeklerin sayısı bile yaklaşık beş bine ulaştı.
Acts TurHADI 4:5  Ertesi gün Yahudi yöneticiler, ileri gelenler ve din âlimleri Kudüs’te toplandılar.
Acts TurHADI 4:6  Başrahip Hanan, Kayafa, Yohanan, İskender ve başrahip soyundan gelen herkes oradaydı.
Acts TurHADI 4:7  Petrus’la Yuhanna’yı huzurlarına çağırdılar. “Siz bunu hangi kuvvetle, hangi yetkiyle yaptınız?” diye sordular.
Acts TurHADI 4:8  Mukaddes Ruh’la dolan Petrus şöyle dedi: “Halkın yöneticileri ve ileri gelenler!
Acts TurHADI 4:9  Sakat bir adama iyilik yaptık, ona şifa verdik diye mi takibata uğruyoruz?
Acts TurHADI 4:10  Hepiniz ve bütün İsrail halkı şunu bilin ki, bu adam Nasıralı İsa Mesih’in kudretiyle önünüzde sapasağlam duruyor. Siz İsa’yı çarmıha gerdiniz, fakat Allah O’nu ölümden diriltti.
Acts TurHADI 4:11  Siz İsa’yı reddettiniz, fakat Zebur’da, ‘inşaatçıların reddettiği taş, binanın temel taşı oldu’ deniyor.
Acts TurHADI 4:12  İsa’dan başka hiç kimsede kurtuluş yoktur. İnsanlar arasında bizi kurtarabilecek olan yalnız İsa’dır.”
Acts TurHADI 4:13  Yüksek Meclis üyeleri Petrus’la Yuhanna’nın cesaretini görünce şaşakaldılar. Onların eğitimsiz, sıradan insanlar olduklarını anlamışlardı. Ayrıca onların İsa’yla birlikte bulunduklarını fark ettiler.
Acts TurHADI 4:14  Şifa bulan adam Petrus’la Yuhanna’nın yanında duruyordu. Bunu gören Meclis üyeleri söyleyecek bir şey bulamadılar.
Acts TurHADI 4:15  Üç adamın Meclis’ten çıkmasını emrettiler. Sonra aralarında tartışmaya başladılar.
Acts TurHADI 4:16  “Bu adamları ne yapacağız?” dediler. “Kudüs’te yaşayan herkes onların vasıtasıyla olağanüstü bir alâmet gerçekleştiğini biliyor. Bunu inkâr edemeyiz.
Acts TurHADI 4:17  Fakat bunun halk arasında daha fazla yayılmasını önlemek için onlara gözdağı verelim; bundan böyle İsa’nın adından kimseye söz etmesinler.”
Acts TurHADI 4:18  Böylece Petrus ve Yuhanna’yı tekrar içeri çağırdılar. Onlara bir daha İsa’nın adıyla konuşup vaaz etmemelerini emrettiler.
Acts TurHADI 4:19  Fakat Petrus’la Yuhanna onlara şu cevabı verdiler: “Allah’ın nazarında doğru olan ne? Allah’ı mı, yoksa sizi mi dinlemek? Siz karar verin.
Acts TurHADI 4:20  Biz gördüklerimizi ve duyduklarımızı anlatmadan duramayız.”
Acts TurHADI 4:21  Meclis üyeleri onları bir daha uyarıp serbest bıraktılar. Onları cezalandırmak için bir sebep bulamamışlardı. Herkes olup bitenler için Allah’a hamdediyordu.
Acts TurHADI 4:22  Zira mucize sonucu şifa bulan adamın yaşı kırkın üzerindeydi.
Acts TurHADI 4:23  Petrus ve Yuhanna serbest bırakılınca diğer müminlerin yanına döndüler. Onlara başrahiplerle ileri gelenlerin dediklerini anlattılar.
Acts TurHADI 4:24  İmanlılar bunu duyunca hep beraber Allah’a şöyle yakardılar: “Efendimiz! Yeri, göğü, denizi ve içlerindeki her şeyi sen yarattın.
Acts TurHADI 4:25  Mukaddes Ruh vasıtasıyla kulun atamız Davud’un ağzından şöyle dedin: ‘Halklar neden kudurdu? Milletler neden boş düzenler kurdu?
Acts TurHADI 4:26  Rab’be ve Mesihi’ne karşı dünyanın hükümdarları savaşa hazırlandı. Yöneticiler bir araya toplandı.’
Acts TurHADI 4:27  “Ya Rab, hakikaten Hirodes, Pontius Pilatus, İsrail halkı ve diğer halklardan olanlar birleştiler. Mesih olarak seçtiğin mukaddes kulun İsa’ya karşı çıktılar.
Acts TurHADI 4:28  Sen bunun olacağını önceden kararlaştırmıştın. Her şey senin kudretinle ve iraden dâhilinde oldu.
Acts TurHADI 4:29  Şimdi ya Rab, onların savurduğu tehditlere bak. Senin kelâmını tam bir cesaretle vaaz etmemiz için biz kullarına kuvvet ver.
Acts TurHADI 4:30  Hastalara şifa vermek için elini uzat. Mukaddes kulun İsa’nın adıyla mucizeler ve harikalar yarat.”
Acts TurHADI 4:31  Duaları bitince toplandıkları yer sarsıldı. Hepsi Mukaddes Ruh’la doldular; Allah’ın kelâmını cesaretle tebliğ etmeye devam ettiler.
Acts TurHADI 4:32  İmanlıların cemaati yürekte ve düşüncede birdi. Kimse sahip olduğu eşyalardan birini bile kendine saklamıyordu. Ellerinde olan her şeyi paylaşıyorlardı.
Acts TurHADI 4:33  Havariler, Rab İsa’nın ölümden dirildiğine çok etkili şekilde şahitlik ediyorlardı. Allah da bütün müminlerin üzerine nimetlerini yağdırdı.
Acts TurHADI 4:34  Aralarında muhtaç durumda olan yoktu. Çünkü evi ya da toprağı olanlar bunları satıp parasını getirir, havarilerin emrine verirdi. Bu para da herkese ihtiyacına göre dağıtılırdı.
Acts TurHADI 4:35  Aralarında muhtaç durumda olan yoktu. Çünkü evi ya da toprağı olanlar bunları satıp parasını getirir, havarilerin emrine verirdi. Bu para da herkese ihtiyacına göre dağıtılırdı.
Acts TurHADI 4:36  Meselâ Yusuf adında Kıbrıs doğumlu, Levi aşiretine mensup bir adam vardı. Havariler ona Barnaba adını koymuşlardı. Bu adın anlamı Cesaret Veren’dir.
Acts TurHADI 4:37  Bir tarlası vardı, onu sattı. Parasını getirip havarilerin emrine verdi.
Chapter 5
Acts TurHADI 5:1  Hananya adında bir adam da karısı Safira’nın rızasıyla bir mülk sattı.
Acts TurHADI 5:2  Fakat Hananya paranın bir bölümünü kendine sakladı. Karısının da bundan haberi vardı. Paranın kalan kısmını ise havarilerin emrine verdi.
Acts TurHADI 5:3  Petrus ona şöyle dedi: “Hananya, neden Şeytan’a uydun? Mukaddes Ruh’a yalan söyledin, araziden aldığın paranın bir bölümünü kendine sakladın.
Acts TurHADI 5:4  Satmadan önce arazi sana aitti, sattıktan sonra da para senin emrindeydi, öyle değil mi? Nasıl böyle bir şey yapmayı düşündün? Bize değil, Allah’a yalan söylemiş oldun.”
Acts TurHADI 5:5  Hananya bu sözleri duyunca yere yıkılıp can verdi. Bunun haberini duyan herkesi büyük bir korku sardı.
Acts TurHADI 5:6  Gençler gelip ölüsünü kefenlediler; onu dışarı taşıyıp gömdüler.
Acts TurHADI 5:7  Yaklaşık üç saat sonra Hananya’nın karısı olanlardan habersiz içeri girdi.
Acts TurHADI 5:8  Petrus, “Söyle bana, araziyi bu fiyata mı sattınız?” diye sordu. Safira da, “Evet, bu fiyata sattık” dedi.
Acts TurHADI 5:9  Petrus ona şöyle dedi: “Sen ve kocan neden Rab’bin Ruhu’nu denemek için birlik oldunuz? Bak, kocanı gömenler kapıda bekliyor. Seni de dışarı taşıyacaklar.”
Acts TurHADI 5:10  Safira o anda Petrus’un ayaklarının dibine yığılıp can verdi. Gençler içeri girdiler; onun ölmüş olduğunu gördüler. Onu da dışarı taşıyıp kocasının yanına gömdüler.
Acts TurHADI 5:11  Bu olay karşısında cemaat ve olayı duyan herkes büyük bir korkuya kapıldı.
Acts TurHADI 5:12  Havariler vasıtasıyla halk arasında birçok alâmetler ve harikalar yapılıyordu. Bütün müminler mabet alanında, Süleyman’ın Eyvanı denen yerde toplanıyorlardı.
Acts TurHADI 5:13  Diğer Yahudiler onlara katılmaya cesaret edemiyordu, fakat onlara hürmeti de eksik etmiyorlardı.
Acts TurHADI 5:14  Rab’be inananların sayısı gittikçe artıyordu. Çok sayıda erkek ve kadın, müminler cemaatine katıldı.
Acts TurHADI 5:15  Halk hasta olanları caddelere çıkartıp şilteler ve döşekler üzerine yatırdı. Bunu, Petrus oradan geçtiğinde hiç değilse gölgesi hastaların üzerine düşsün diye yaptılar.
Acts TurHADI 5:16  Halk, Kudüs çevresindeki kasabalardan da kalabalıklar halinde geldi. Hastalarını ve cinlerden mustarip olanları getirdiler. Bunların hepsi şifa buldu.
Acts TurHADI 5:17  Bunun üzerine başrahip harekete geçti. Kendisi ve yanındakilerin hepsi, yani Saduki mezhebinin mensupları kıskançlıkla doldular.
Acts TurHADI 5:18  Havarileri yakalatıp herkesin gözü önünde zindana attırdılar.
Acts TurHADI 5:19  Fakat o gece Rab’bin bir meleği zindanın kapılarını açtı, onları dışarı çıkarttı. Onlara şöyle dedi:
Acts TurHADI 5:20  “Mabet alanına gidin, orada ebedî hayat hakkındaki her şeyi halka anlatın.”
Acts TurHADI 5:21  Havariler bu emre uydular, gün doğarken mabet alanına girdiler, vaaz etmeye başladılar. Başrahip ve beraberindekiler bir araya gelince Yüksek Meclis’i, İsrail halkının bütün ileri gelenlerini toplantıya çağırdılar. Havarilerin getirilmesi için zindana adam yolladılar.
Acts TurHADI 5:22  Fakat adamlar zindana vardıklarında havarileri bulamadılar. Dönüp şu haberi bildirdiler:
Acts TurHADI 5:23  “Zindanı sımsıkı kapalı ve kilitli bulduk. Nöbetçiler de kapıda duruyordu. Fakat kapıları açtığımızda içeride kimseyi bulamadık!”
Acts TurHADI 5:24  Bu sözleri duyan mabet muhafızlarının komutanıyla başrahipler şaşakaldılar; bu işin sonunun nereye varacağını merak etmeye başladılar.
Acts TurHADI 5:25  Bu sırada biri gelip onlara, “Bakın, zindana attığınız adamlar mabet alanında durmuş halka vaaz ediyorlar” dedi.
Acts TurHADI 5:26  Bunun üzerine komutan adamlarıyla gidip havarileri getirdi. Halkın kendilerini taşlamasından korktular, onun için zor kullanmadılar.
Acts TurHADI 5:27  Havarileri getirip Yüksek Meclis’in önüne çıkardılar. Başrahip onların ifadesini almaya başladı:
Acts TurHADI 5:28  “Size kesin bir emir verdik” dedi. “Bu adı kullanarak vaaz etmeyin dedik. Fakat siz taliminizi Kudüs’ün her tarafına yaydınız. Bizi bu adamın ölümünden sorumlu tutmak istiyorsunuz.”
Acts TurHADI 5:29  Petrus ve diğer havariler şöyle cevap verdiler: “İnsana değil, Allah’a itaat etmemiz gerekiyor.
Acts TurHADI 5:30  Siz İsa’yı çarmıha gererek öldürdünüz; fakat atalarımızın ibadet ettiği Allah O’nu diriltti.
Acts TurHADI 5:31  Allah O’nu Önder ve Kurtarıcı olarak kendi sağına yükseltti, böylece İsrail halkına günahlarından tövbe edip bağışlanma fırsatı verdi.
Acts TurHADI 5:32  Biz bu olayların şahidiyiz. Allah’ın kendisine itaat edenlere verdiği Mukaddes Ruh da buna şahittir.”
Acts TurHADI 5:33  Meclis üyeleri bu sözleri duyunca çileden çıktılar, havarileri öldürmek istediler.
Acts TurHADI 5:34  Fakat mecliste Gamaliel adında bir Ferisi, bütün halkın saygısını kazanmış bir şeriat hocası vardı. Gamaliel ayağa kalkıp havarilerin bir süre için dışarıya çıkarılmasını emretti.
Acts TurHADI 5:35  Sonra Meclis üyelerine şunları söyledi: “Ey vatandaşlarım, bu adamlara ne yapacağınız konusunda dikkatli olun.
Acts TurHADI 5:36  Bir süre önce Tevdas da ortaya çıkıp önemli biri olduğunu iddia etmişti. Dört yüz kadar kişi ona katıldı. Fakat Tevdas öldürüldü ve yandaşlarının hepsi dağıtıldı. Onun hareketi yok oldu.
Acts TurHADI 5:37  Ondan sonra sayım zamanı Celileli Yahuda ortaya çıktı. Birçok insanı peşine taktı. Fakat o da öldürüldü ve yandaşlarının hepsi darmadağın oldu.
Acts TurHADI 5:38  Şimdi size diyorum ki, bu adamlarla uğraşmayın, bırakın gitsinler. Eğer onların bu teşebbüsü ve faaliyetleri insan işiyse başarısızlığa uğrayacaktır.
Acts TurHADI 5:39  Fakat Allah’ın işiyse onları durduramazsınız. Hatta kendinizi Allah’a karşı savaşır durumda bulabilirsiniz.” Meclis üyeleri Gamaliel’in sözleriyle ikna oldular.
Acts TurHADI 5:40  Havarileri içeri çağırtıp kamçılattılar. Bir daha İsa’nın isminden söz etmemelerini emrettikten sonra onları serbest bıraktılar.
Acts TurHADI 5:41  Havariler Allah’ın ismi uğruna hakarete lâyık görüldükleri için Yüksek Meclis’in huzurundan sevinçle ayrıldılar.
Acts TurHADI 5:42  Her gün mabet alanında ve evlerde vazetmeye, İsa’nın Mesih olduğunu müjdelemeye devam ettiler.
Chapter 6
Acts TurHADI 6:1  O dönemde gittikçe daha çok insan İsa’nın şakirdi oldu. Grekçe konuşan Yahudi şakirtler, İbranice konuşan Yahudi şakirtlerden yakınmaya başladılar. “Günlük yardım dağıtımında dullarımıza ilgi gösterilmiyor” dediler.
Acts TurHADI 6:2  Bunun üzerine on iki havari bütün şakirtleri bir araya toplayıp şöyle dediler: “Allah’ın kelâmını vazetmeyi bırakıp maddi işlerle uğraşmamız doğru olmaz.
Acts TurHADI 6:3  Bu sebeple, ey mümin kardeşlerim, aranızdan yedi kişi seçin. İtibarlı, Allah’ın Ruh’uyla dolu, hikmetli insanlar olsun. Bu işlerle onlar uğraşsın.
Acts TurHADI 6:4  Biz de kendimizi duaya ve Allah kelâmını vazetmeye verelim.”
Acts TurHADI 6:5  Bu teklif bütün cemaati memnun etti. İman ve Mukaddes Ruh’la dolu olan İstefanos, Filipus, Prohoros, Nikanor, Timon, Parmenas ve Yahudiliğe dönen Antakyalı Nikolas’ı seçtiler.
Acts TurHADI 6:6  Sonra bu kişileri havarilerin önüne çıkardılar. Havariler onlar için dua ettiler; onları vazifelendirdiklerini göstermek için elleriyle dokunup takdis ettiler.
Acts TurHADI 6:7  Böylece Allah’ın kelâmı yayılıyor, Kudüs’teki şakirtlerin sayısı günden güne artıyordu. Hatta birçok rahip de iman etti.
Acts TurHADI 6:8  İstefanos Allah’ın lütfu ve kudretiyle doluydu. Halk arasında büyük harikalar ve alâmetler yapıyordu.
Acts TurHADI 6:9  Fakat Azatlılar Havrası’nın bazı üyeleri ona karşı çıktılar. Bunlar Kirene, İskenderiye, Kilikya şehirlerinden ve Asya ilinden Yahudilerdi. İstefanos’la çekişmeye başladılar.
Acts TurHADI 6:10  Fakat söylediklerini çürütemediler. Çünkü Mukaddes Ruh’un verdiği hikmetle konuşuyordu.
Acts TurHADI 6:11  Bunun üzerine onu suçlamak için bazı kişilere rüşvet verdiler; rüşvet alanlar, “Bu adam Musa’ya ve Allah’a karşı küfür dolu sözler söyledi” dediler.
Acts TurHADI 6:12  Böylelikle halkı, ileri gelenleri ve din âlimlerini galeyana getirdiler. Gidip İstefanos’u yakaladılar, Yüksek Meclis’in önüne çıkardılar.
Acts TurHADI 6:13  Yalancı şahitler getirdiler. Bu şahitler şöyle dediler: “Bu adam gece gündüz mukaddes mabedimizi ve şeriatı kötülüyor.
Acts TurHADI 6:14  Onun, ‘Nasıralı İsa burayı yıkacak, Musa’nın bize emanet ettiği gelenekleri değiştirecek’ dediğini duyduk.”
Acts TurHADI 6:15  Mecliste oturanların hepsi İstefanos’a baktılar; yüzünün bir melek yüzüne benzediğini gördüler.
Chapter 7
Acts TurHADI 7:1  Başrahip İstefanos’a, “Bütün bunlar doğru mu?” diye sordu.
Acts TurHADI 7:2  İstefanos şöyle cevap verdi: “Kardeşler ve babalar, beni dinleyin. Yüce Allah atamız İbrahim’e göründü. O sırada İbrahim Mezopotamya diyarındaydı, daha Harran şehrine yerleşmemişti.
Acts TurHADI 7:3  Allah İbrahim’e şöyle dedi: ‘Ülkeni ve akrabalarını bırak, sana göstereceğim ülkeye git.’
Acts TurHADI 7:4  Bunun üzerine İbrahim Kildan topraklarını terk edip Harran’a yerleşti. Babası öldükten sonra Allah İbrahim’i oradan alıp şimdi yaşadığınız bu ülkeye getirdi.
Acts TurHADI 7:5  Burada Allah ona kendine ait bir mülk, bir karış toprak bile vermedi. Fakat miras olarak bu ülkeyi ona ve soyuna vereceğini vaat etti. O sırada İbrahim’in hiç çocuğu yoktu.
Acts TurHADI 7:6  Allah ona şöyle dedi: ‘Senin soyun yabancı bir ülkede yaşayacak. Orada köle olup dört yüz yıl zulüm görecekler.
Acts TurHADI 7:7  Fakat ben onları köle eden halkı cezalandıracağım. Bundan sonra o ülkeden çıkacaklar ve bu yerde bana ibadet edecekler.’
Acts TurHADI 7:8  Sonra Allah İbrahim’le bir ahit yaptı. Bu ahdin alâmeti sünnettir. Böylece İbrahim, oğlu İshak’ı sekiz günlükken sünnet etti. İshak, Yakub’un babasıdır; Yakub da İsrail’in on iki aşiret reisinin babasıdır.
Acts TurHADI 7:9  “Atalarımız, yani Yakub’un oğulları, kardeşleri Yusuf’u kıskandılar ve onu Mısır’da köle olmak üzere sattılar. Fakat Allah ona destek oldu
Acts TurHADI 7:10  ve onu bütün sıkıntılarından kurtardı. Ona hikmet verdi, firavunun, yani Mısır kralının gözüne girmesini sağladı. Firavun onu Mısır ve bütün saray halkına yönetici yaptı.
Acts TurHADI 7:11  Sonra bütün Mısır ve Kenan topraklarında kıtlık başladı. İnsanlar çok sıkıntı çekti; atalarımız da yiyecek bulamadılar.
Acts TurHADI 7:12  Yakub, Mısır’da bol yiyecek olduğunu duyunca oğullarını, yani atalarımızı oraya gönderdi.
Acts TurHADI 7:13  Mısır’a ikinci gelişlerinde Yusuf kardeşlerine kim olduğunu açıkladı. Böylece firavun Yusuf’un ailesini tanımış oldu.
Acts TurHADI 7:14  Yusuf, babası Yakub’u ve bütün ailesini getirtmek için haber yolladı. Hepsi toplam yetmiş beş kişiydiler.
Acts TurHADI 7:15  Böylece Yakub Mısır’a gitti. O ve oğulları ölene kadar orada yaşadılar.
Acts TurHADI 7:16  Kemikleri sonra Şekem şehrine getirildi. İbrahim’in Şekem’de satın almış olduğu mezara konuldu. İbrahim bu mezarı Hamor’un oğullarından bir miktar gümüş ödeyerek satın almıştı.
Acts TurHADI 7:17  “Allah’ın İbrahim’e verdiği vaadin yerine geleceği zaman yaklaşmıştı. Mısır’daki halkımızın sayısı bir hayli artmıştı.
Acts TurHADI 7:18  Sonunda başka bir kral Mısır’da tahta çıktı. Onun Yusuf’tan haberi yoktu.
Acts TurHADI 7:19  Bu kral halkımıza zalimce davrandı. Atalarımıza kötü muamele etti; yeni doğan çocuklarını ölüme terk etmeye zorladı.
Acts TurHADI 7:20  “O sırada Musa doğdu. Çok güzel bir bebekti. Üç ay boyunca babasının evinde bakıldı.
Acts TurHADI 7:21  Sonra dışarıya bırakıldı. Firavun’un kızı onu bulup evlât edindi ve kendi oğluymuş gibi yetiştirdi.
Acts TurHADI 7:22  Musa Mısırlıların bütün ilim dallarında eğitildi. Hitabette ve her işte çok başarılı oldu.
Acts TurHADI 7:23  “Musa kırk yaşına gelince kendi halkı İsrailoğullarıyla ilgilenmeye başladı.
Acts TurHADI 7:24  Soydaşlarından birine eziyet edildiğini görünce onu savundu; ona eziyet eden Mısırlıyı öldürdü, soydaşının öcünü aldı.
Acts TurHADI 7:25  Allah Musa’yı İsrailoğullarını kurtarmakla vazifelendirdi. Musa halkının bunu anlayacağını düşündü. Fakat anlamadılar.
Acts TurHADI 7:26  Ertesi gün kavga eden iki soydaşını gördü. Onları ayırmak istedi. ‘Efendiler, ikiniz kardeşsiniz; neden birbirinize kötü davranıyorsunuz?’ dedi.
Acts TurHADI 7:27  “Fakat diğerinin canını yakan adam Musa’yı yana itti, şöyle dedi: ‘Seni kim başımıza yönetici veya yargıç yaptı?
Acts TurHADI 7:28  Yoksa dün Mısırlıyı öldürdüğün gibi beni de mi öldürmek istiyorsun?’
Acts TurHADI 7:29  Bunu duyan Musa Midyan bölgesine kaçtı. Orada uzunca bir zaman yabancı olarak yaşadı ve iki oğul sahibi oldu.
Acts TurHADI 7:30  “Kırk yıl geçti. Bir gün Musa Sina Dağı’nın yakınlarında, kırdaydı. Yanan bir çalının alevleri içinden bir melek ona göründü.
Acts TurHADI 7:31  Musa gördüğü olaya şaşakaldı. Daha yakından bakmak için yaklaştığında Rab’bin sesini duydu.
Acts TurHADI 7:32  Rab ona şöyle seslendi: ‘Senin atalarının ibadet ettiği Allah, İbrahim’in, İshak’ın ve Yakub’un Allahı benim.’ Musa korkudan titredi, çalıya bakmaya cesaret edemedi.
Acts TurHADI 7:33  “Sonra Rab, ‘Çarıklarını çıkar, çünkü bastığın yer mukaddes topraktır’ dedi.
Acts TurHADI 7:34  ‘Mısır’da halkıma yapılan baskıyı gördüm, iniltilerini duydum, onları kurtarmaya geldim. Şimdi hazırlan, seni Mısır’a geri göndereceğim.’
Acts TurHADI 7:35  “Bu Musa, ‘Seni kim başımıza yönetici veya yargıç yaptı?’ diye reddettikleri Musa’ydı. Çalıda görünen meleğin vasıtasıyla Allah onu yönetici ve kurtarıcı olarak gönderdi.
Acts TurHADI 7:36  Halkı Mısır’dan o çıkarttı. Mısır’da, Kızıldeniz’de ve kırk yıl süreyle kırlarda harikalar ve alâmetler yaptı.
Acts TurHADI 7:37  İsrailoğullarına, ‘Allah soydaşlarınız arasından benim gibi bir peygamber çıkaracak’ diyen de bu Musa’ydı.
Acts TurHADI 7:38  Kırda Allah’ın cemaatine önderlik eden yine Musa’ydı. Sina Dağı’nda kendisiyle konuşan melekle ve atalarımızla birlikte bulunan da oydu. Allah’tan bize nakledilmek üzere hayat veren sözleri o aldı.
Acts TurHADI 7:39  “Fakat atalarımız onun sözünü dinlemek istemediler. Onu reddettiler. Kalplerinin derinliklerinde Mısır’a geri dönmek hasreti vardı.
Acts TurHADI 7:40  Harun’a şöyle dediler: ‘Bize yol gösterecek ilâhlar yap. Bizi Mısır’dan çıkaran şu Musa’ya ne oldu bilmiyoruz.’
Acts TurHADI 7:41  Sonra da buzağı biçiminde bir put yaptılar, onuruna kurban kestiler. Kendi elleriyle yaptıkları bu put için şenlik düzenlediler.
Acts TurHADI 7:42  Fakat Allah onlardan yüz çevirdi; onları gök cisimlerine ibadet etmeye terk etti. Peygamberlerin kitabında yazılmış olduğu gibi: ‘Ey İsrail halkı, kırlarda kırk yıl boyunca kurbanlar, adaklar sunduğunuz ben değildim.
Acts TurHADI 7:43  Siz Molek’e ibadet ettiğiniz çadırı ve ilâhınız Refan’ı temsil eden yıldızı taşıdınız. Bunlar ibadet etmek için yaptığınız putlardı. Bu yüzden sizi Babil’in ötesine süreceğim.’
Acts TurHADI 7:44  “Göçebe atalarımızın Şahitlik Çadırı denen bir ibadethanesi vardı. Allah daha önce Musa’yla konuşurken bu çadırı ona gösterdiği örneğe göre yapmasını emretmişti.
Acts TurHADI 7:45  Atalarımız çadırı önceki nesilden teslim aldılar. Yeşu’nun öncülüğünde yerli halkların topraklarını ele geçirdikleri zaman çadırı yanlarında getirdiler. Allah o halkları atalarımızın girdiği topraklardan kovdu. Çadır Davud’un zamanına kadar kullanılageldi.
Acts TurHADI 7:46  Davud Allah’ın lütfuna mazhar oldu. Allah’tan İsrail halkı için bir mabet yapmaya izin istedi.
Acts TurHADI 7:48  “Hâlbuki yüceler yücesi Allah insan eliyle yapılmış evlerde oturmaz. Yeşaya Peygamber’in dediği gibi,
Acts TurHADI 7:49  ‘Rab diyor ki, gök tahtım, yeryüzü ayağımın taburesidir. Benim için nasıl bir ev yapacaksınız? Ya da dinleneceğim yer neresi?
Acts TurHADI 7:51  “Sizi dik kafalılar! Allah’ın kelâmına kalbinizi açmayı reddettiniz, O’nu dinlemediniz. Tıpkı atalarınız gibisiniz. Mukaddes Ruh’a hep karşı geliyorsunuz.
Acts TurHADI 7:52  Atalarınızın zulmetmediği tek bir peygamber bile yok. Sâlih Olan’ın, yani Mesih’in önceden geleceğini bildirenleri de öldürdüler. Siz de şimdi Sâlih Olan’a ihanet edip O’nu katlettiniz!
Acts TurHADI 7:53  Şeriatı melekler vasıtasıyla aldınız, fakat yerine getirmediniz.”
Acts TurHADI 7:54  Meclis üyeleri bu sözleri duyunca öfkeden çılgına döndüler. İstefanos’a karşı dişlerini gıcırdattılar.
Acts TurHADI 7:55  Fakat İstefanos’un yüreği Mukaddes Ruh’la doldu; göğe dikkatle baktı, Allah’ın ihtişamını ve Allah’ın sağında duran İsa’yı gördü.
Acts TurHADI 7:56  “Bakın, göklerin açıldığını ve İnsanoğlu’nun Allah’ın sağında durmakta olduğunu görüyorum” dedi.
Acts TurHADI 7:57  Bunun üzerine kulaklarını tıkayıp öfkeyle bağırdılar; hep birlikte İstefanos’a saldırdılar.
Acts TurHADI 7:58  Onu şehrin dışına sürükleyip taşa tuttular. İstefanos’a karşı şahitlik etmiş olanlar kaftanlarını Saul adında genç bir adamın ayaklarının dibine bıraktılar.
Acts TurHADI 7:59  Onlar taşlamaya devam ederken İstefanos, “Rab İsa, ruhumu al!” diye yakardı.
Acts TurHADI 7:60  Sonra diz çöktü ve yüksek sesle şöyle dedi: “Ya Rab! İşledikleri bu günahtan dolayı onları suçlu çıkarma!” Bunu söyledikten sonra hayata gözlerini kapadı.
Chapter 8
Acts TurHADI 8:1  Saul da İstefanos’un öldürülmesini onaylamıştı. O gün Kudüs’teki cemaate karşı şiddetli bir zulüm başladı. Havariler hariç, bütün müminler Yahudiye ve Samiriye kırsalının her yanına dağıldılar.
Acts TurHADI 8:2  Bazı dindar kişiler İstefanos’un cenazesini kaldırdılar, onun için hüzünlendiler, yas tuttular.
Acts TurHADI 8:3  Saul ise cemaati kırıp geçiriyordu. Ev ev dolaşıp kadın erkek demeden müminleri dışarı sürüklüyor, hapse atıyordu.
Acts TurHADI 8:4  Dağılan müminler her yere gidip Allah’ın kelâmını müjdelediler.
Acts TurHADI 8:5  Filipus, Samiriye şehrine gitti. Orada Mesih hakkında vaaz etti.
Acts TurHADI 8:6  Kalabalıklar Filipus’un dediklerini işittiler, yaptığı alâmetleri gördüler. Söylediklerini can kulağıyla dinlediler.
Acts TurHADI 8:7  Cinler birçoklarının içinden çığlık atarak çıktı; birçok felçli ve kötürüm şifa buldu.
Acts TurHADI 8:9  Şehirde büyücülük yapan Simun adında biri vardı. Samiriye halkını yaptığı büyülerle şaşkına çevirmişti. Kendisini önemli bir adammış gibi takdim ederdi.
Acts TurHADI 8:10  En aşağı tabakadan en yükseğine, halkın her kesimi onu dikkatle dinlerdi, “Bu adamda Allah’ın kudreti var” derlerdi.
Acts TurHADI 8:11  Onu dikkatle dinlerlerdi, çünkü uzun zamandan beri onları yaptığı büyülerle şaşırtmıştı.
Acts TurHADI 8:12  Fakat Filipus onlara Allah’ın Hükümranlığı’nı ve İsa’nın Mesih olduğunu müjdeleyince ona inandılar. Kadın-erkek vaftiz oldular.
Acts TurHADI 8:13  Simun da inanıp vaftiz oldu. Ondan sonra devamlı Filipus’un yanında kaldı. Yapılan harikaları ve mucizeleri görünce şaşakaldı.
Acts TurHADI 8:14  Kudüs’teki havariler Samiriye halkının Allah’ın kelâmını kabul ettiğini duydular. Bunun üzerine Petrus’la Yuhanna’yı onlara gönderdiler.
Acts TurHADI 8:15  Petrus’la Yuhanna oraya varınca Samiriyeli müminlerin Mukaddes Ruh’u alması için dua ettiler.
Acts TurHADI 8:16  Çünkü Ruh daha hiçbirinin üzerine inmemişti. Sadece Rab İsa’nın adıyla vaftiz olmuşlardı.
Acts TurHADI 8:17  Sonra Petrus’la Yuhanna müminlere dokunup takdis ettiler; müminler de Mukaddes Ruh’u aldılar.
Acts TurHADI 8:18  Havarilerin takdisiyle Mukaddes Ruh’un verildiğini gören Simun onlara para teklif etti.
Acts TurHADI 8:19  “Bana da bu gücü verin ki, kime dokunup takdis edersem Mukaddes Ruh’u alsın” dedi.
Acts TurHADI 8:20  Petrus ona şöyle dedi: “Paran seninle birlikte yok olsun! Çünkü Allah’ın mevhibesini parayla satın alabileceğini sandın.
Acts TurHADI 8:21  Senin bu işte bir payın yok. Allah’ın nazarında yüreğin temiz değildir.
Acts TurHADI 8:22  Bu kötü niyetinden tövbe et ve Rab’be yakar. Belki yüreğindeki bu düşünceyi bağışlar.
Acts TurHADI 8:23  Görüyorum ki, aşırı kıskanç ve günaha esir birisin.”
Acts TurHADI 8:24  Simun, “Benim için Rab’be dua edin, söylediklerinizin hiçbiri başıma gelmesin” dedi.
Acts TurHADI 8:25  Petrus’la Yuhanna Rab’bin yaptıklarına nasıl şahit olduklarını halka anlattılar, Rab’bin kelâmını bildirdiler. Samiriye’nin birçok köyünde kurtuluş müjdesini duyurarak Kudüs’e döndüler.
Acts TurHADI 8:26  Bu arada Rab’bin bir meleği Filipus’a, “Kalk, öğleye doğru Kudüs’le Gazze arasındaki yola, kır yoluna git” dedi.
Acts TurHADI 8:27  Filipus da kalkıp gitti. Yolda Etiyopyalı bir hadıma rastladı. Etiyopya Kraliçesi Kandake’nin vezirlerinden biriydi. Kraliçenin bütün hazinesinden sorumluydu. Kudüs’e Allah’a ibadet etmek için gitmişti.
Acts TurHADI 8:28  Dönüşte at arabasında oturmuş Peygamber Yeşaya’nın kitabını okuyordu.
Acts TurHADI 8:29  Mukaddes Ruh Filipus’a, “Git şu arabaya yetiş” dedi.
Acts TurHADI 8:30  Filipus koşup arabanın yanına vardı. Vezirin Peygamber Yeşaya’nın kitabından okumakta olduğunu duydu. “Acaba okuduklarını anlıyor musun?” diye sordu.
Acts TurHADI 8:31  Vezir, “Biri bana açıklamadan nasıl anlayabilirim ki?” dedi; Filipus’un arabaya binip yanına oturmasını istedi.
Acts TurHADI 8:32  Kitaptan okuduğu bölüm şuydu: ‘Koyun gibi kesime götürüldü. Kırkılan kuzu gibi sessizdi. Ağzından bir söz çıkmadı.
Acts TurHADI 8:33  Aşağılandı, haksızca yargılandı. Kim O’nun soyundan bahsedecek ki? Çünkü yeryüzündeki yaşamına son verildi.’
Acts TurHADI 8:34  Vezir Filipus’a, “Lütfen bana söyler misin, peygamber kimden söz ediyor? Kendisinden mi yoksa başka birinden mi?” diye sordu.
Acts TurHADI 8:35  Bunun üzerine Filipus anlatmaya başladı. Tevrat’ın bu bölümünden başlayarak vezire İsa’yı müjdeledi.
Acts TurHADI 8:36  Yolda giderlerken su bulunan bir yere geldiler. Vezir şöyle dedi: “Bak, burada su var. Vaftiz olmama ne engel var ki?”
Acts TurHADI 8:37  Yolda giderlerken su bulunan bir yere geldiler. Vezir şöyle dedi: “Bak, burada su var. Vaftiz olmama ne engel var ki?”
Acts TurHADI 8:38  Sonra arabanın durmasını emretti. Filipus’la birlikte suya girdiler. Filipus veziri vaftiz etti.
Acts TurHADI 8:39  Sudan çıkınca Rab’bin Ruhu Filipus’u çabucak uzaklaştırdı. Vezir Filipus’u bir daha görmedi, sevinç içinde yoluna devam etti.
Acts TurHADI 8:40  Filipus ise kendini Aşdod şehrinde buldu. Sezariye şehrine varıncaya kadar bütün şehirleri dolaşarak kurtuluş müjdesini yaydı.
Chapter 9
Acts TurHADI 9:1  Bu arada Saul hâlâ Rab’bin şakirtlerine karşı ölüm tehditleri savuruyordu. Başrahibe müracaat etti.
Acts TurHADI 9:2  Şam’daki havralara mektuplar yazmasını istedi. Orada İsa’nın yolunda yürüyen kadın erkek kimi bulsa yakalayıp Kudüs’e getirecekti.
Acts TurHADI 9:3  Yola çıktı, Şam’a yaklaşırken birdenbire gökten gelen bir ışık etrafını aydınlattı.
Acts TurHADI 9:4  Saul yere yıkıldı. “Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?” diye bir ses duydu.
Acts TurHADI 9:5  Saul, “Ey Efendim, sen kimsin?” dedi. Ses, “Ben senin zulmettiğin İsa’yım” diye cevap verdi.
Acts TurHADI 9:6  “Haydi kalk, şehre git. Ne yapacağın sana orada söylenecek.”
Acts TurHADI 9:7  Saul’la birlikte yolculuk edenlerin korkudan dili tutuldu. Sesi duydular fakat kimseyi göremediler.
Acts TurHADI 9:8  Saul yerden kalktı. Fakat gözlerini açtığında hiçbir şey göremiyordu. Yoldaşları elinden tutup onu Şam’a götürdüler.
Acts TurHADI 9:9  Üç gün boyunca gözleri görmedi, hiçbir şey yemedi, içmedi.
Acts TurHADI 9:10  Şam’da Hananya adında İsa’nın bir şakirdi vardı. Rab ona göründü, “Hananya!” diye seslendi. Hananya, “Buyur, ya Rab” dedi.
Acts TurHADI 9:11  Rab ona şöyle dedi: “Kalk, Doğru Sokak denilen sokağa git. Yahuda’nın evinde Saul adında Tarsuslu birini sor. Şimdi orada dua ediyor.
Acts TurHADI 9:12  Düşünde seni gördü. Bu adama git, ona dokun; kör gözleri açılacak.”
Acts TurHADI 9:13  Hananya şöyle cevap verdi: “Ya Rab, bu adamı birçok kişiden duydum. Kudüs’te senin şakirtlerine çok kötülük yapmış.
Acts TurHADI 9:14  Buraya da başrahiplerden yetki alarak gelmiştir. Senin adını anan herkesi yakalayıp götürecek.”
Acts TurHADI 9:15  Fakat Rab ona, “Git!” dedi. “Ben bu adamı seçtim. Benim kim olduğumu diğer halklara, krallara ve İsrailoğullarına duyuracak.
Acts TurHADI 9:16  Benim adım uğruna ne kadar çok acı çekmesi gerektiğini ona göstereceğim.”
Acts TurHADI 9:17  Bunun üzerine Hananya gitti, eve girdi. Saul’a dokundu ve şöyle dedi: “Saul kardeş, sen yolda giderken sana görünen Rab İsa beni gönderdi. Senin tekrar görmeni ve Mukaddes Ruh’la dolmanı istiyor.”
Acts TurHADI 9:18  Birdenbire Saul’un gözlerinden balık puluna benzer şeyler düştü. Saul yeniden görmeye başladı. Kalkıp vaftiz oldu.
Acts TurHADI 9:19  Sonra yemek yiyip gücüne kavuştu. Saul bir süre Şam’daki şakirtlerle kaldı.
Acts TurHADI 9:20  Hemen havralarda İsa’nın Allah’ın semavî Oğlu olduğunu vazetmeye başladı.
Acts TurHADI 9:21  Onu duyanların hepsi şaşakaldı. “Kudüs’te bu isme sığınanları kırıp geçiren bu adam değil mi? Buraya da onları yakalayıp başrahiplere götürmek için gelmedi mi?” dediler.
Acts TurHADI 9:22  Fakat Saul gittikçe güçleniyordu. İsa’nın Mesih olduğuna dair deliller göstererek Şam’da yaşayan Yahudileri şaşkına çevirdi.
Acts TurHADI 9:23  Aradan günler geçti. Bazı Yahudiler Saul’u öldürmek için bir suikast düzenlediler.
Acts TurHADI 9:24  Fakat Saul planlarını öğrendi. Yahudiler şehir kapılarını gece gündüz gözlüyorlardı. Saul şehirden ayrılmaya kalkışsa onu öldürmek niyetindeydiler.
Acts TurHADI 9:25  Fakat şakirtler onu bir gece ipe bağlı küfe içinde şehrin surlarındaki bir pencereden aşağıya sarkıttılar.
Acts TurHADI 9:26  Saul Kudüs’e geldiğinde şakirtlere katılmaya çalıştı, fakat hepsi ondan korkuyorlardı. Onun İsa’nın şakirdi olduğuna inanmıyorlardı.
Acts TurHADI 9:27  Fakat Barnaba onu alıp havarilere götürdü. Onlara Saul’un Şam yolunda Rab’bi nasıl gördüğünü, Rab’bin de onunla nasıl konuştuğunu açıkladı. Şam’da İsa’nın ismiyle nasıl cesurca vazettiğini anlattı.
Acts TurHADI 9:28  Böylece Saul onlarla kaldı. Kudüs’ün her tarafını dolaşarak Rab’bin adıyla korkusuzca vazetti.
Acts TurHADI 9:29  Grekçe konuşan Yahudilerle sohbet edip tartıştı. Fakat onlar onu öldürmeyi tasarladılar.
Acts TurHADI 9:30  Mümin kardeşler bunu öğrenince onu Sezariye şehrine götürdüler. Oradan da Tarsus’a yolladılar.
Acts TurHADI 9:31  Bu arada bütün Yahudiye, Celile ve Samiriye bölgelerindeki cemaat selâmete kavuştu, gelişmeye devam etti. Rab’be hürmet içinde yaşayıp Mukaddes Ruh’un yardımıyla sayıca büyüdü.
Acts TurHADI 9:32  Petrus ise her tarafı dolaştı, Lidda şehrindeki cemaate de uğradı.
Acts TurHADI 9:33  Orada Eneas adında bir adama rastladı. Eneas felçliydi. Sekiz yıldan beri yatalaktı.
Acts TurHADI 9:34  Petrus ona şöyle dedi: “Eneas, İsa Mesih sana şifa veriyor. Kalk, yatağını topla!” Eneas hemen ayağa kalktı.
Acts TurHADI 9:35  Lidda’da ve Şaron’da yaşayan herkes onu gördü; onu görenler tövbe edip Rab’be döndü.
Acts TurHADI 9:36  Yafa şehrinde İsa’nın şakirdi olan Tabita adında bir kadın vardı. Tabita ceylan anlamına gelir. Bu kadın her zaman iyilik yapıp fakirlere yardım ederdi.
Acts TurHADI 9:37  O günlerde hastalanıp öldü. Ölüsünü yıkayıp evin üst kattaki odasına koydular.
Acts TurHADI 9:38  Şakirtler Petrus’un Lidda’da olduğunu duyunca ona iki adam yolladılar. Lidda, Yafa’ya yakındır. Adamlar, “Vakit kaybetmeden gel” diye yalvardılar.
Acts TurHADI 9:39  Petrus kalkıp onlarla gitti. Oraya varınca onu üst kattaki odaya çıkarttılar. Bütün dul kadınlar etrafına toplandılar. Ağlayarak Tabita’nın sağken diktiği entarilerle başka giysileri Petrus’a gösterdiler.
Acts TurHADI 9:40  Petrus herkesi odadan çıkarttı. Diz çöküp dua etmeye başladı. Sonra ölüye dönerek, “Tabita, kalk!” dedi. Kadın gözlerini açtı. Petrus’u görünce doğruldu.
Acts TurHADI 9:41  Petrus elini uzatarak onu ayağa kaldırdı. Sonra dul kadınlar dâhil, müminleri çağırdı. Tabita’yı diri olarak onlara teslim etti.
Acts TurHADI 9:42  Bu olayın haberi bütün Yafa’ya yayıldı. Birçokları Rab’be iman etti.
Acts TurHADI 9:43  Petrus uzunca bir süre Yafa’da, Simun adında bir dericinin evinde kaldı.
Chapter 10
Acts TurHADI 10:1  Sezariye şehrinde Kornelius adında bir adam vardı. İtalyan taburunda yüzbaşıydı.
Acts TurHADI 10:2  Dindar bir adamdı. Kendisi ve bütün ev halkı Allah’tan korkardı. Fakir halka cömertçe yardım edip Allah’a devamlı dua ederdi.
Acts TurHADI 10:3  Bir gün öğleden sonra saat üç civarında olağanüstü bir olay yaşadı. Allah’ın bir meleğinin kendisine geldiğini açıkça gördü. Melek ona, “Kornelius!” diye seslendi.
Acts TurHADI 10:4  Kornelius korku içinde ona baktı, “Ne var, efendim?” dedi. Melek ona şöyle dedi: “Allah dualarını işitti, fakirlere verdiğin sadakaları kabul etti.
Acts TurHADI 10:5  Şimdi Yafa şehrine adam yolla, Petrus adıyla tanınan Simun’u getirt.
Acts TurHADI 10:6  Petrus deniz kıyısında oturan Simun adında bir dericinin yanında kalıyor.”
Acts TurHADI 10:7  Melek gittikten sonra Kornelius iki uşağını ve özel yardımcılarından dindar bir askeri çağırdı.
Acts TurHADI 10:8  Olup biten her şeyi anlattıktan sonra onları Yafa’ya gönderdi.
Acts TurHADI 10:9  Ertesi gün onlar yol alıp şehre yaklaşırken, Petrus öğle sıralarında dua etmek için dama çıktı.
Acts TurHADI 10:10  Bu arada acıktı, yemek istedi. Yemek hazırlanırken Petrus vecde geldi.
Acts TurHADI 10:11  Göğün açıldığını ve bir nesnenin yeryüzüne indirildiğini gördü. Nesne dört köşesinden sarkıtılmış büyük bir çarşafa benziyordu.
Acts TurHADI 10:12  Çarşafın içinde, karada yaşayan her türden dört ayaklı hayvanlar, sürüngenler ve kuşlar vardı.
Acts TurHADI 10:13  Bir ses ona, “Petrus, kalk, kes ve ye!” dedi.
Acts TurHADI 10:14  Petrus, “Hâşâ ya Rab!” dedi. “Hiçbir zaman murdar ya da haram herhangi bir şey yemedim.”
Acts TurHADI 10:15  Ses ikinci defa Petrus’a şöyle dedi: “Allah’ın helâl kıldıklarına sen haram deme.”
Acts TurHADI 10:16  Bu üç kez oldu. Sonra çarşafa benzeyen nesne hemen semaya alındı.
Acts TurHADI 10:17  Petrus şaşkınlık içindeydi. Gördüğü düşün ne anlama gelebileceğini düşünürken, Kornelius’un gönderdiği adamlar sora sora derici Simun’un evinin kapısına vardılar.
Acts TurHADI 10:18  “Petrus diye tanınan Simun burada mı kalıyor?” diye sordular.
Acts TurHADI 10:19  Petrus hâlâ düşün tesirindeydi; Mukaddes Ruh ona şöyle dedi: “Bak, üç kişi seni arıyor.
Acts TurHADI 10:20  Kalk ve aşağı in. Hiç tereddütsüz onlarla git. Çünkü onları ben gönderdim.”
Acts TurHADI 10:21  Petrus aşağıya indi ve adamlara, “Aradığınız kişi benim. Gelişinizin sebebi ne acaba?” dedi.
Acts TurHADI 10:22  Onlar şöyle cevap verdiler: “Bizi yüzbaşı Kornelius yolladı. Allah’tan korkan sâlih bir adamdır. Bütün Yahudi halkı ona saygı duyar. Mukaddes bir melek Kornelius’a seni evine çağırtmasını ve söyleyeceğin sözleri dinlemesini emretti.”
Acts TurHADI 10:23  Petrus onları içeri alıp misafir etti. Ertesi gün kalktı, onlarla birlikte yola çıktı. Yafa’daki müminlerden bazıları da onunla gitti.
Acts TurHADI 10:24  Bir sonraki gün Sezariye’ye vardı. Kornelius onları bekliyordu. Akraba ve yakın arkadaşlarını da çağırmıştı.
Acts TurHADI 10:25  Petrus eve girerken Kornelius onu karşıladı. Ayaklarına kapanıp ona secde etti.
Acts TurHADI 10:26  Fakat Petrus onu ayağa kaldırarak, “Kalk, ben de senin gibi insanım” dedi.
Acts TurHADI 10:27  Kornelius’la konuşa konuşa içeri girdi, birçok insanın toplanmış olduğunu gördü.
Acts TurHADI 10:28  Onlara şöyle dedi: “Biliyorsunuz, bir Yahudi’nin yabancı biriyle yakın ilişki kurması, onu ziyaret etmesi törelerimize aykırıdır. Fakat Allah bana hiç kimseyi murdar ya da haram görmemem gerektiğini gösterdi.
Acts TurHADI 10:29  Bu yüzden beni çağırttığınızda hiç itiraz etmeden geldim. Şimdi söyleyin, beni ne amaçla çağırttınız?”
Acts TurHADI 10:30  Kornelius şöyle cevap verdi: “Üç gün önce bu sıralarda, saat üçte evimde dua ediyordum. Birdenbire parlak giysili bir adam önüme çıkıverdi.
Acts TurHADI 10:31  ‘Kornelius, Allah senin dualarını işitti, fakirlere verdiğin sadakaları kabul etti.
Acts TurHADI 10:32  Yafa’ya adam yolla, Petrus diye tanınan Simun’u çağırt. O, deniz kıyısında oturan derici Simun’un yanında kalıyor’ dedi.
Acts TurHADI 10:33  Bunun üzerine sana hemen adam yolladım. Sen de lütfedip geldin. İşte şimdi hepimiz Rab’bin sana emrettiği her şeyi dinlemek için Allah’ın huzurundayız.”
Acts TurHADI 10:34  Petrus söz alıp şöyle dedi: “Allah’ın insanlar arasında ayrım yapmadığını gerçekten anladım.
Acts TurHADI 10:35  Hangi halktan olursa olsun O’ndan korkan ve doğru olanı yapan kişiyi kabul eder.
Acts TurHADI 10:36  Allah’ın İsrailoğullarına bildirdiklerinden haberiniz vardır. Bu, İsa Mesih’in vasıtasıyla selâmetin müjdelenmesidir. İsa Mesih herkesin Efendisi’dir.
Acts TurHADI 10:37  Bütün Yahudiye diyarında neler olduğunu biliyorsunuz. Olaylar Yahya’nın vaftiz davetinden sonra Celile Bölgesi’nde başladı.
Acts TurHADI 10:38  Allah’ın Nasıralı İsa’yı nasıl Mukaddes Ruh’la ve kudretle meshettiğini biliyorsunuz. İsa her yeri dolaşarak iyilik yaptı. Şeytan’ın baskısı altında kıvrananların hepsine şifa verdi. Çünkü Allah O’na destek oluyordu.
Acts TurHADI 10:39  “Biz İsa’nın Yahudiye kırsalında ve Kudüs’te yaptıklarının hepsine şahit olduk. O’nu çarmıha gerip öldürdüler.
Acts TurHADI 10:40  Fakat Allah O’nu üçüncü gün diriltti ve insanlara görünmesini sağladı.
Acts TurHADI 10:41  İsa bütün halka değil, sadece Allah’ın önceden seçtiği şahitlere göründü. Bu şahitler bizleriz. Ölümden dirilmesinden sonra O’nunla birlikte yiyip içtik.
Acts TurHADI 10:42  O halka vaaz etmemizi emretti. İsa Allah tarafından ölülerle dirilerin Yargıcı olarak seçildi. Buna şahitlik etmemizi emretti.
Acts TurHADI 10:43  Peygamberlerin hepsi İsa’ya şahitlik etti. ‘O’na iman eden herkesin günahları affedilecek’ dediler.”
Acts TurHADI 10:44  Petrus daha bu sözleri söylerken Mukaddes Ruh, konuşmayı dinleyen herkesin üzerine indi.
Acts TurHADI 10:45  Petrus’la birlikte gelen Yahudi müminler şaşakaldılar. Çünkü Allah, Mukaddes Ruh mevhibesini yabancılara da bahşetmeye başlamıştı.
Acts TurHADI 10:46  Onların da ruhanî dillerle konuşup Allah’a hamdettiklerini duydular.
Acts TurHADI 10:47  O zaman Petrus, “Bunlar tıpkı bizim gibi Mukaddes Ruh’u almışlar. Suyla vaftiz olmalarına kim engel olabilir?” dedi.
Acts TurHADI 10:48  Böylece onların İsa Mesih adıyla vaftiz olmalarını emretti. Onlar da Petrus’un birkaç gün yanlarında kalmasını rica ettiler.
Chapter 11
Acts TurHADI 11:1  Havarilerle Yahudiye’deki müminler başka halkların da Allah’ın kelâmını kabul ettiklerini duydular.
Acts TurHADI 11:2  Petrus Kudüs’e geldiğinde, sünnet yanlıları onu tenkit ettiler.
Acts TurHADI 11:3  “Sünnetsiz kişilerin evine gidip onlarla yemek yemişsin!” dediler.
Acts TurHADI 11:4  Bunun üzerine Petrus baştan başlayarak olan biten her şeyi onlara anlattı.
Acts TurHADI 11:5  “Ben Yafa şehrinde dua ediyordum” dedi. “Vecit halindeyken bir düş gördüm. Büyük çarşafa benzer bir nesne dört köşesinden sarkıtılmıştı. Çarşaf gökten benim bulunduğum yere kadar indi.
Acts TurHADI 11:6  İçine dikkatle baktım. Karada yaşayan dört ayaklılar, yabani hayvanlar, sürüngenler ve kuşlar gördüm.
Acts TurHADI 11:7  Sonra, ‘Petrus, kalk, kes ve ye!’ diyen bir ses işittim.
Acts TurHADI 11:8  “Fakat ben, ‘Hâşâ ya Rab! Ağzıma hiçbir zaman murdar ya da haram bir şey girmedi’ dedim.
Acts TurHADI 11:9  “Ses ikinci kez gökten, ‘Allah’ın helal kıldığına sen haram deme’ dedi.
Acts TurHADI 11:10  “Bu üç kere tekrarlandı ve her şey tekrar semaya alındı.
Acts TurHADI 11:11  Tam o esnada beni getirmek için Sezariye şehrinden gönderilen üç adam geldi. Kaldığımız evin önünde durdular.
Acts TurHADI 11:12  Mukaddes Ruh bana hiç tereddütsüz onlarla birlikte gitmemi söyledi. Yafa’dan bu altı mümin de benimle geldiler. Varıp Kornelius’un evine girdik.
Acts TurHADI 11:13  Kornelius bize evinde beliren meleği nasıl gördüğünü anlattı. Melek ona şöyle demiş: ‘Yafa’ya adam yolla, Petrus diye tanınan Simun’u getirt.
Acts TurHADI 11:14  Onun sana söyleyeceği sözlerle sen ve bütün ev halkın kurtuluş bulacaksınız.’
Acts TurHADI 11:15  “Ben konuşmaya başlayınca Mukaddes Ruh, başlangıçta bizim üzerimize nasıl indiyse onların da üzerine indi.
Acts TurHADI 11:16  O zaman Rab’bin söylediği şu sözü hatırladım: ‘Yahya suyla vaftiz etti. Sizler ise Mukaddes Ruh’la vaftiz edileceksiniz.’
Acts TurHADI 11:17  Allah, Efendimiz İsa Mesih’e inanan bizlere bahşettiği nimetin aynısını başka halklara da bahşetti. Hal böyleyken Allah’a nasıl karşı gelebilirdim?”
Acts TurHADI 11:18  Sünnet yanlıları bunları dinleyince yatıştılar. Allah’a hamdederek şöyle dediler: “Demek ki Allah başka halklara da tövbe edip ebedî hayata kavuşma fırsatını verdi.”
Acts TurHADI 11:19  İstefanos’un öldürülmesinden sonra zulme uğrayan müminler dağıldılar. Fenike, Kıbrıs ve Antakya’ya kadar gittiler. Başlangıçta İsa hakkındaki haberi sadece Yahudilere duyurdular.
Acts TurHADI 11:20  Fakat içlerinden Kıbrıslı ve Kireneli olan bazı müminler Antakya’ya gidip Greklerle de konuşmaya başladılar. Onlara Rab İsa’yı müjdelediler.
Acts TurHADI 11:21  Rab bu müminleri destekledi; neticede birçok kişi iman edip Rab’be döndü.
Acts TurHADI 11:22  Bununla ilgili haberler Kudüs’teki cemaate ulaştı. Bunun üzerine müminler Barnaba’yı Antakya’ya yolladılar.
Acts TurHADI 11:23  Barnaba Antakya’ya varıp Allah’ın oradaki müminlere nasıl lütfettiğini görünce sevindi. Herkesi yürekten Rab’be sadık kalmaya teşvik etti.
Acts TurHADI 11:24  Barnaba Mukaddes Ruh’la ve imanla dolu iyi bir adamdı. Böylece daha birçok kişi Rab’bin cemaatine katıldı.
Acts TurHADI 11:25  Sonra Barnaba Saul’u aramak için Tarsus’a gitti.
Acts TurHADI 11:26  Onu bulunca da Antakya’ya getirdi. Saul ve Barnaba bir yıl boyunca oradaki cemaatle bir araya geldiler ve birçok kişiyi eğittiler. İsa’nın şakirtlerine ilk kez Antakya’da Hıristiyan adı verildi.
Acts TurHADI 11:27  O sıralarda Kudüs’ten Antakya’ya bazı peygamberler geldi.
Acts TurHADI 11:28  Bunlardan Hagabos adlı biri ortaya çıktı; Mukaddes Ruh’un yardımıyla konuştu, bütün dünyada büyük bir kıtlık olacağını bildirdi. Bu kıtlık, Klavdius’un imparatorluğu sırasında oldu.
Acts TurHADI 11:29  Antakyalı şakirtler Yahudiye’de yaşayan mümin kardeşlerine yardım etmeyi kararlaştırdılar. Her biri kendi gücü oranında yardım gönderecekti.
Acts TurHADI 11:30  Topladıkları bağışları Barnaba ve Saul’un eliyle Kudüs’teki cemaatin önderlerine gönderdiler.
Chapter 12
Acts TurHADI 12:1  O sırada Kral Hirodes cemaatten bazı kişilere zulmetmeye başladı.
Acts TurHADI 12:2  Yuhanna’nın kardeşi Yakub’u kılıçla öldürttü.
Acts TurHADI 12:3  Yahudilerin bundan memnun kaldığını görünce daha da ileri gidip Petrus’u da yakalattı. Bunu Mayasız Ekmek Bayramı sırasında yaptı.
Acts TurHADI 12:4  Petrus’u yakalattıktan sonra hapse attırdı ve dörder kişilik dört takım askerin gözetimine verdi. Fısıh Bayramı’ndan sonra onu halkın önünde yargılamak istiyordu.
Acts TurHADI 12:5  Böylece Petrus hapiste tutuldu. Fakat cemaat onun için Allah’a durmadan dua ediyordu.
Acts TurHADI 12:6  Petrus, Hirodes’in önünde yargılanmadan önceki gece iki askerin arasında uyuyordu. Onu çift zincirle bağlamışlardı. Kapıda duran nöbetçiler de zindanın emniyetini sağlıyordu.
Acts TurHADI 12:7  Birdenbire Rab’bin bir meleği göründü ve hücrede bir ışık parladı. Melek Petrus’u dürtüp uyandırdı. “Çabuk kalk!” dedi. Zincirler Petrus’un bileklerinden düşüverdi.
Acts TurHADI 12:8  Melek ona, “Kuşağını bağla, çarıklarını giy” dedi. Petrus söyleneni yaptı. Melek, “Üstünü giy ve beni takip et” dedi.
Acts TurHADI 12:9  Petrus onu takip ederek dışarı çıktı. Meleğin yaptığının gerçek olduğunu anlamıyor, hayal gördüğünü sanıyordu.
Acts TurHADI 12:10  Birinci ve ikinci nöbetçiyi geçerek şehre açılan demir kapıya geldiler. Kapı kendiliğinden açıldı. Dışarı çıkıp bir sokak boyunca yürüdüler. Sonra melek birdenbire gözden kayboldu.
Acts TurHADI 12:11  O zaman Petrus kendine geldi ve şöyle dedi: “Rab’bin bana meleğini gönderdiğini şimdi gerçekten anlıyorum. Rab beni Hirodes’in elinden ve Yahudi halkının başıma geleceğini umduğu bütün belâlardan kurtardı.”
Acts TurHADI 12:12  Petrus olanların farkına varınca Markos diye tanınan Yuhanna’nın annesi Meryem’in evine gitti.
Acts TurHADI 12:13  Dış kapıyı çaldı; Roda adında hizmetçi kız kapıya çıktı.
Acts TurHADI 12:14  Petrus’un sesini tanıyınca heyecandan kapıyı açmadan sevinçle içeri koştu ve Petrus’un kapıda durduğunu söyledi.
Acts TurHADI 12:15  Ona, “Çıldırmışsın sen!” dediler. Fakat kız ısrar edince, “O zaman onu koruyan melek olmalı” dediler.
Acts TurHADI 12:16  Petrus kapıyı çalmaya devam etti. Kapıyı açıp onu karşılarında görünce şaşakaldılar.
Acts TurHADI 12:17  Petrus eliyle onlara susmalarını işaret etti. Rab’bin onu zindandan nasıl çıkardığını anlattı. “Yakub’la diğer müminlere bunu haber verin” dedi. Ve oradan ayrılıp başka bir yere gitti.
Acts TurHADI 12:18  Ertesi sabah askerler büyük bir telaşa kapıldılar. “Petrus’a ne oldu?” diye birbirlerine sordular.
Acts TurHADI 12:19  Hirodes onu arattı ve bulamadı. Nöbetçilerin ifadesini aldıktan sonra idam edilmeleri için emir verdi. Sonra Hirodes Yahudiye bölgesinden Sezariye şehrine gidip bir süre orada kaldı.
Acts TurHADI 12:20  Sur ve Sayda halklarına çok kızmıştı. Bunlar birleşip onunla görüşmeye geldiler. Önce kralın başdanışmanı Vlastus’un desteğini aldılar. Sonra Hirodes’e gidip ondan barış isteğinde bulundular. Çünkü yiyecek ihtiyacını kralın topraklarından sağlıyorlardı.
Acts TurHADI 12:21  Belirlenen günde Hirodes krallık giysileri içinde tahtına oturup halka bir konuşma yaptı.
Acts TurHADI 12:22  Halk, “Bu bir insanın sesi değil, bir ilâhın sesidir!” diye bağırıyordu.
Acts TurHADI 12:23  Tam o anda Rab’bin bir meleği Hirodes’i vurdu. Çünkü Allah’a ait olan izzeti kendine mal etmişti. İçi kurtlarla kemirilerek can verdi.
Acts TurHADI 12:24  Allah’ın kelâmı ise yayılıyor, etkisini arttırıyordu.
Acts TurHADI 12:25  Barnaba ve Saul Kudüs’teki vazifelerini tamamlayıp Antakya’ya döndüler. Yanlarına Markos diye tanınan Yuhanna’yı da aldılar.
Chapter 13
Acts TurHADI 13:1  Antakya’daki cemaatte bazı peygamberler ve vaizler vardı. Bunlar Barnaba, Zenci Şimon, Kireneli Lukius, bölge kralı Hirodes’in sütkardeşi Menahem ve Saul’du.
Acts TurHADI 13:2  Rab’be ibadet edip oruç tutarlarken Mukaddes Ruh şöyle dedi: “Barnaba’yla Saul’u özel bir hizmete çağırdım, onları bana ayırın.”
Acts TurHADI 13:3  Böylece oruç tuttular ve dua ettiler. Sonra Barnaba’yla Saul’u takdis edip yolcu ettiler.
Acts TurHADI 13:4  Mukaddes Ruh tarafından yola çıkarılan Barnaba ve Saul, Selefkiye şehrine gittiler. Oradan da gemiyle Kıbrıs’a geçtiler.
Acts TurHADI 13:5  Salamis şehrine varınca Yahudi havralarında Allah’ın kelâmını vazettiler. Yardımcı olarak Yuhanna Markos da onlarla birlikteydi.
Acts TurHADI 13:6  Adayı baştanbaşa geçerek Baf şehrine kadar geldiler. Orada büyücü ve sahte peygamber Baryeşu adında bir Yahudi’yle karşılaştılar.
Acts TurHADI 13:7  Baryeşu, adanın valisi Sergius Pavlus’a yakın biriydi. Sergius Pavlus akıllı bir adamdı. Barnaba’yla Saul’u çağırttı ve Allah’ın kelâmını dinlemek istedi.
Acts TurHADI 13:8  Fakat kendisine ‘Elimas’, yani büyücü dedirten Baryeşu, onlara karşı koydu. Valiyi iman etmekten caydırmaya çalıştı.
Acts TurHADI 13:9  Fakat Saul, yani Pavlus, Mukaddes Ruh’la dolu olarak gözlerini Elimas’a dikti.
Acts TurHADI 13:10  Şöyle dedi: “Ey İblisin oğlu! Sen her türlü hile ve sahtekârlıkla dolusun; doğru olan her şeyin düşmanısın. Rab’bin doğru yolunu eğri göstermekten vazgeçmeyecek misin?
Acts TurHADI 13:11  İşte şimdi Rab cezanı verecek: kör olacaksın, bir süre gün ışığını göremeyeceksin.” Birdenbire Elimas’ın üzerine bir sis, bir karanlık çöktü. Etrafında elinden tutup kendisine yol gösterecek birilerini aramaya başladı.
Acts TurHADI 13:12  Olanları gören vali, Rab hakkında öğretilenlere hayran kaldı ve iman etti.
Acts TurHADI 13:13  Pavlus ve beraberindekiler Baf’tan denize açıldılar. Pamfilya bölgesindeki Perge şehrine geldiler. Yuhanna onları orada bırakıp Kudüs’e döndü.
Acts TurHADI 13:14  Pavlus ve Barnaba Perge’den yollarına devam ettiler ve Pisidya Antakyası isimli şehre vardılar. Şabat Günü havraya gittiler.
Acts TurHADI 13:15  Tevrat ve peygamberlerin yazılarından parçalar okunduktan sonra, havranın önderleri onlara, “Kardeşler, cemaate vaaz etmek istiyorsanız, buyurun gelin” dediler.
Acts TurHADI 13:16  Pavlus ayağa kalktı, cemaatin dikkatini çekmek için bir el işareti yaptı; sonra şöyle dedi: “İsrailli soydaşlarım ve Allah’tan korkan yabancılar, dinleyin.
Acts TurHADI 13:17  Biz İsraillilerin ibadet ettiği Allah atalarımızı kayırdı. Onlar Mısır’da yabancı olarak yaşadılar. Fakat Allah onları bu süre içinde büyük bir halk yaptı. Sonra güçlü eliyle onları Mısır’dan çıkardı.
Acts TurHADI 13:18  Yaklaşık kırk yıl boyunca çölde onlara katlandı.
Acts TurHADI 13:19  Kenan diyarındaki yedi halkı ortadan kaldırdı ve onların topraklarını İsrail halkına miras olarak verdi.
Acts TurHADI 13:20  Bütün bunlar yaklaşık dört yüz elli yıl sürdü. “Bundan sonra Allah peygamber Samuel’in zamanına kadar onlara önderler yetiştirdi.
Acts TurHADI 13:21  Fakat halk bir kral istedi. Allah onlara Benyamin aşiretinden Kiş oğlu Saul’u kral yaptı. Samuel ve Saul kırk yıl hüküm sürdü.
Acts TurHADI 13:22  Sonra Allah Saul’u tahttan indirdi, Davud’u kral yaptı. Onunla ilgili şahitlikte bulundu: ‘İşay oğlu Davud’u gönlüme uygun bir adam olarak gördüm. O her istediğimi yapar.’
Acts TurHADI 13:23  Allah vaadini yerine getirdi, Davud’un soyundan İsrail’e bir kurtarıcı, yani İsa’yı gönderdi.
Acts TurHADI 13:24  İsa’nın gelişinden önce Yahya bütün İsrail halkını tövbe edip vaftiz olmaya çağırdı.
Acts TurHADI 13:25  Yahya vazifesini tamamladı ve şöyle dedi: ‘Benim kim olduğumu sanıyorsunuz? Ben Mesih değilim. Fakat O benden sonra geliyor. Ben O’nun çarığının bağını çözmeye lâyık değilim.’
Acts TurHADI 13:26  “Kardeşler, İbrahim’in soyundan gelenler ve Allah’tan korkan yabancılar, bu kurtuluş haberi bize verildi.
Acts TurHADI 13:27  Kudüs’te yaşayanlar ve onların ileri gelenleri İsa’nın kim olduğunu anlamadılar. Her Şabat Günü okunan peygamberlerin sözlerini anlamadılar. Böylece İsa’yı mahkûm ederek bu sözleri yerine getirmiş oldular.
Acts TurHADI 13:28  Ölüm cezasını gerektiren bir suç işlememişti; fakat Pilatus’tan O’nun idamını istediler.
Acts TurHADI 13:29  O’nunla ilgili yazılanları yerine getirdikten sonra O’nu çarmıhtan indirdiler ve mezara koydular.
Acts TurHADI 13:31  İsa, Celile Bölgesi’nden Kudüs’e gelen şakirtlere günlerce göründü. Bu kişiler şimdi halka O’nun şahitliğini yapıyorlar.
Acts TurHADI 13:32  “Biz de size bu müjdeyi getiriyoruz: Allah atalarımıza verdiği vaadi, onların torunları olan bizler için yerine getirdi. İsa’yı ölümden diriltti. İkinci Mezmur’da da yazıldığı gibi: ‘Sen benim oğlumsun, bugün ben sana Baba oldum.’
Acts TurHADI 13:33  “Biz de size bu müjdeyi getiriyoruz: Allah atalarımıza verdiği vaadi, onların torunları olan bizler için yerine getirdi. İsa’yı ölümden diriltti. İkinci Mezmur’da da yazıldığı gibi: ‘Sen benim oğlumsun, bugün ben sana Baba oldum.’
Acts TurHADI 13:34  “Allah İsa’yı asla çürümemek üzere ölümden dirilttiğini şöyle belirtmiştir: ‘Davud’a vaat ettiğim mukaddes nimetleri size vereceğim.’
Acts TurHADI 13:35  “Başka bir Mezmur’da da şöyle der: ‘Sadık kulunu mezarda çürümeye bırakmayacaksın.’
Acts TurHADI 13:36  “Davud yaşadığı çağda Allah’ın amacına hizmet etti. Sonra hayata gözlerini kapadı, atalarının yanına gömüldü ve mezarda çürüyüp gitti.
Acts TurHADI 13:37  Fakat İsa Mesih mezarda çürümedi; Allah O’nu ölümden diriltti.
Acts TurHADI 13:38  Kardeşler, şunu bilin, insanların günahları İsa sayesinde bağışlanacak. Musa’ya verilen şeriat sizi günahlarınızdan temizleyemez.
Acts TurHADI 13:39  Fakat iman eden herkes İsa vasıtasıyla bütün günahlarından temizlenir.
Acts TurHADI 13:40  Dikkat edin, peygamberlerin söyledikleri sizin başınıza gelmesin:
Acts TurHADI 13:41  ‘Bakın, ey alaycılar, şaşkına dönün ve yok olun! Gününüzde öyle bir şey yapıyorum ki, biri size anlatsa inanmazsınız.’”
Acts TurHADI 13:42  Pavlus’la Barnaba havradan ayrılırken halk onları bir sonraki Şabat Günü vaaz etmeye davet etti. Aynı konulardan bahsetmelerini istiyorlardı.
Acts TurHADI 13:43  Havra cemaati dağılınca Yahudilerin ve Yahudi dinine dönüp Allah’a ibadet edenlerin birçoğu Pavlus’la Barnaba’ya katıldı. Pavlus’la Barnaba onlarla konuşup devamlı Allah’ın lütfu altında yaşamaya teşvik ettiler.
Acts TurHADI 13:44  Bir sonraki Şabat Günü neredeyse bütün şehir ahalisi Rab’bin kelâmını dinlemek için toplanmıştı.
Acts TurHADI 13:45  Yahudiler kalabalığı görünce çok kıskandılar. Pavlus’a hakaret ettiler, söylediklerine karşı çıktılar.
Acts TurHADI 13:46  Fakat Pavlus ve Barnaba cesaretle karşılık verdiler: “Allah’ın kelâmını önce size bildirmemiz gerekiyordu. Fakat siz onu reddettiniz ve kendinizi ebedî hayata lâyık görmediniz. İşte bundan dolayı biz şimdi öteki halklara gidiyoruz.
Acts TurHADI 13:47  Çünkü Rab bize şöyle emretmiştir: ‘Seni öteki halklara nur yaptım; öyle ki, dünyanın dört bucağına kurtuluş götüresin.’”
Acts TurHADI 13:48  Öteki halklardan olanlar bunu duyunca sevindiler ve Rab’bin kelâmını yücelttiler. Birçokları iman etti. Bunlar ebedî hayata kavuşmak için tayin edilenlerdir.
Acts TurHADI 13:49  Böylece Rab’bin kelâmı bütün bölgede yayıldı.
Acts TurHADI 13:50  Fakat Yahudiler dindar ve muteber kadınları ve şehrin ileri gelen erkeklerini galeyana getirdiler, Pavlus’la Barnaba’ya karşı bir baskı hareketi başlatıp onları bölgenin dışına attılar.
Acts TurHADI 13:51  Pavlus’la Barnaba onlara ikaz olsun diye ayaklarının tozunu silktiler ve Konya’ya gittiler.
Acts TurHADI 13:52  Pisidya Antakyası’ndaki şakirtler ise sevinçle ve Mukaddes Ruh’la doluydu.
Chapter 14
Acts TurHADI 14:1  Aynı şey Konya’da da oldu. Pavlus’la Barnaba havraya gittiler. Öyle etkili bir vaaz verdiler ki, hem Yahudilerden hem de Greklerden çok kişi iman etti.
Acts TurHADI 14:2  Fakat iman etmeyen Yahudiler öteki halklardan olanların zihinlerini bulandırdılar. Onları müminlere karşı kışkırttılar.
Acts TurHADI 14:3  Pavlus ve Barnaba orada uzun süre kaldılar. Rab hakkında cesaretle konuştular. Rab de onlara alâmetler ve harikalar yapma kuvvetini verdi, lütfunu bildiren kendi kelâmına şahitlik etti.
Acts TurHADI 14:4  Fakat şehir halkı ikiye bölündü. Bazıları Yahudilerin, bazıları da havarilerin tarafını tuttu.
Acts TurHADI 14:5  Yahudilerle öteki halklardan olan bazıları, ileri gelenlerin desteğiyle Pavlus ve Barnaba’yı dövüp taşlamaya kalktılar.
Acts TurHADI 14:6  Pavlus’la Barnaba bunu duyunca kaçtılar; Likaonya bölgesinin Listra ve Derbe şehirlerine ve çevre bölgelere gittiler.
Acts TurHADI 14:7  Oralarda da kurtuluş müjdesini vazetmeye devam ettiler.
Acts TurHADI 14:8  Listra şehrinde ayakları sakat bir adam vardı. Doğuştan kötürümdü. Hiç yürüyememişti.
Acts TurHADI 14:9  Pavlus’un söylediklerini dinledi. Pavlus onu dikkatle süzdü. Şifa bulacağına imanı olduğunu gördü.
Acts TurHADI 14:10  Yüksek sesle, “Ayağa kalk!” dedi. Adam yerinden fırlayıp yürümeye başladı.
Acts TurHADI 14:11  Kalabalık Pavlus’un ne yaptığını görünce Likaonya dilinde, “İlâhlar insan olup aramıza inmiş!” diye haykırdı.
Acts TurHADI 14:12  Barnaba’ya Zeus, sözcü olduğu için Pavlus’a Hermes adını taktılar.
Acts TurHADI 14:13  Zeus’un tapınağı şehrin hemen dışındaydı. Tapınağın rahibi şehir kapılarına boğalar ve çelenkler getirdi. Halkla birlikte havarilere kurban adamak istedi.
Acts TurHADI 14:14  Fakat havariler, yani Barnaba’yla Pavlus bunu duyunca üzüntüden giysilerini yırttılar, kalabalığın içine daldılar.
Acts TurHADI 14:15  Şöyle haykırdılar: “Efendiler, neden böyle şeyler yapıyorsunuz? Biz de sizin gibi insanız. Yaradılışımız aynı. Size kurtuluş yolunu müjdeliyoruz. Bu boş şeylere inanmaktan vazgeçin. Yeri, göğü, denizi ve bunların içindeki her şeyi yaratan, hayat kaynağı olan Allah’a dönün.
Acts TurHADI 14:16  Geçmiş çağlarda Allah bütün halkların bildikleri yoldan gitmelerine izin verdi.
Acts TurHADI 14:17  Fakat yaptığı iyiliklerle hep varlığını kanıtlamıştır. Gökten yağmur yağdırır, mevsiminde ürün verir. Karnınızı doyurur, yüreğinizi sevinçle doldurur.”
Acts TurHADI 14:18  Pavlus ve Barnaba bu sözlerle bile halkın kendilerine kurban sunmasını zor engellediler.
Acts TurHADI 14:19  Bundan sonra Antakya’dan ve Konya’dan gelen bazı Yahudiler, halkı kendi taraflarına çekip Pavlus’u taşladılar. Onu ölmüş sanarak şehrin dışına sürüklediler.
Acts TurHADI 14:20  Fakat şakirtler çevresine toplanınca Pavlus ayağa kalktı ve şehre döndü. Ertesi gün Barnaba’yla birlikte Derbe şehrine gitti.
Acts TurHADI 14:21  Pavlus’la Barnaba Derbe’de de kurtuluş müjdesini vazettiler. Birçok şakirtleri oldu. Daha sonra Listra, Konya ve Antakya’ya döndüler.
Acts TurHADI 14:22  Oradaki şakirtlere cesaret verdiler. İmana bağlı kalmaları için onları teşvik ettiler. “Allah’ın Hükümranlığı’na girmek için birçok sıkıntıdan geçeceğiz” dediler.
Acts TurHADI 14:23  Pavlus ve Barnaba müminlerin her cemaatine önderler seçtiler. Oruç tutup dua ettiler. Sonra cemaat önderlerini, iman ettikleri Rab’be emanet ettiler.
Acts TurHADI 14:24  Pisidya bölgesinden geçerek Pamfilya İli’ne geldiler.
Acts TurHADI 14:25  Perge şehrinde Allah’ın kelâmını vazettikten sonra Antalya’ya gittiler.
Acts TurHADI 14:26  Oradan gemiyle Antakya’ya döndüler. Bütün bu yerleri ziyaret etmeleri için Allah’ın lütfuyla buradan uğurlanmışlardı.
Acts TurHADI 14:27  Antakya’ya vardıklarında cemaati bir araya getirdiler. Allah’ın kendileri vasıtasıyla neler yaptığını, diğer halklara iman kapısını nasıl açtığını anlattılar.
Acts TurHADI 14:28  Orada şakirtlerin yanında uzun süre kaldılar.
Chapter 15
Acts TurHADI 15:1  Yahudiye diyarından gelen bazı kişiler Antakya’daki mümin kardeşlere şu telkinde bulundular: “Eğer Musa’nın töresine göre sünnet olmazsanız kurtulamazsınız.”
Acts TurHADI 15:2  Pavlus’la Barnaba onlarla çekiştiler, şiddetle tartıştılar. Sonunda Pavlus’la Barnaba’nın birkaç müminle birlikte Kudüs’e gitmeleri kararlaştırıldı. Bu meseleyi havarilerle ve cemaatin öteki önderleriyle görüşeceklerdi.
Acts TurHADI 15:3  Antakya’daki cemaat tarafından uğurlandılar. Fenike ve Samiriye bölgelerinden geçtiler. Buralarda olanlara, Yahudi olmayan birçok kişinin Allah’a nasıl döndüğünü etraflıca anlattılar. Müminler bunu duyunca sevindiler.
Acts TurHADI 15:4  Kudüs’e vardıklarında havariler ve öbür önderler dâhil, bütün cemaat onları hoş karşıladılar. Pavlus ve yanındakiler Allah’ın kendileri vasıtasıyla yapmış olduğu her şeyi anlattılar.
Acts TurHADI 15:5  Fakat Ferisi mezhebinden bazı müminler kalkıp şöyle dediler: “Bu yabancıları sünnet etmek, Musa’ya verilen şeriata uymalarını emretmek gerekir.”
Acts TurHADI 15:6  Havarilerle öteki önderler bu meseleyi görüşmek için toplandılar.
Acts TurHADI 15:7  Uzun bir tartışmadan sonra Petrus ayağa kalktı ve şöyle dedi: “Mümin kardeşlerim, biliyorsunuz, öteki halklar kurtuluş müjdesini benim ağzımdan duyup iman etsinler diye Allah uzun zaman önce aranızdan beni seçti.
Acts TurHADI 15:8  Allah herkesin yüreğini bilir; Mukaddes Ruh’u tıpkı bize verdiği gibi öteki halklara da verdi. Böylece onları kabul ettiğini gösterdi.
Acts TurHADI 15:9  Onlarla bizim aramızda hiçbir ayrım yapmadı. İman ettikleri için kalplerini temiz kıldı.
Acts TurHADI 15:10  Şeriat ağır bir yük gibidir. Öyleyse neden şakirtlerin üstüne bu ağır yükü koyarak Allah’ı kızdırıyorsunuz? Bu yükü ne biz taşıyabildik ne de atalarımız.
Acts TurHADI 15:11  Bizler, Rab İsa’nın lütfuyla kurtulduğumuza inanıyoruz; öteki halklar da öyle kurtulacak.”
Acts TurHADI 15:12  Bunun üzerine bütün cemaat sustu; Barnaba’yla Pavlus’u dinlemeye başladı. Barnaba’yla Pavlus, Allah’ın kendileri vasıtasıyla öteki halklar arasında nasıl alâmetler ve harikalar yaptığını anlattılar.
Acts TurHADI 15:13  Onlar konuşmalarını bitirince Yakub söz alıp şöyle dedi: “Mümin kardeşlerim, beni dinleyin.
Acts TurHADI 15:14  Simun Petrus bize Allah’ın öteki halklara ilk kez nasıl ilgi gösterdiğini, onlardan kendine ait olacak bir halk çıkardığını anlattı.
Acts TurHADI 15:15  Peygamberlerin sözleri de bunu doğrular. Nitekim Tevrat şöyle der:
Acts TurHADI 15:16  ‘Rab diyor ki, bundan sonra geri döneceğim, Davud’un yıkılmış meskenini yeniden bina edeceğim. Onun yıkıntılarını onarıp onu tekrar ayağa kaldıracağım.
Acts TurHADI 15:17  Öyle ki, geriye kalan insanlar, bana ait olmaya çağırdığım bütün halklar, beni arasınlar.
Acts TurHADI 15:18  Bunları ezelden beri bildiren Rab işte böyle diyor.’
Acts TurHADI 15:19  “Bu sebeple, bence Allah’a dönen yabancılara güçlük çıkarmamalıyız.
Acts TurHADI 15:20  Ancak putlara adanıp murdar hale gelen kurban etinden, fuhuştan, boğularak öldürülen hayvanların etinden ve kanı süzülmemiş etten sakınmaları gerekir. Onlara bu kaideleri açıklayan bir mektup yazmalıyız.
Acts TurHADI 15:21  Zaten Musa’ya verilen Tevrat çok eski zamanlardan beri her şehirde vazedilmektedir; her Şabat Günü havralarda okunmaktadır.”
Acts TurHADI 15:22  Sonra havariler ve öbür önderler bütün cemaatin tasvibiyle aralarından bazı kişiler seçtiler. Onları Pavlus ve Barnaba’yla birlikte Antakya’ya göndermeye karar verdiler. Mümin kardeşlerin önde gelenlerinden Barsabba denilen Yahuda ile Silas’ı seçtiler.
Acts TurHADI 15:23  Onlarla şu mektubu yolladılar: “Mümin kardeşleriniz olan biz havariler ve öbür önderler, Antakya, Suriye ve Kilikya bölgesinde bulunan sizlere, yani Yahudi olmayan mümin kardeşlere selâm ederiz.
Acts TurHADI 15:24  Bizden bazı kişilerin sizi sözleriyle rahatsız ettiğini, aklınızı karıştırdığını duyduk. Onları biz göndermedik.
Acts TurHADI 15:25  Bu sebeple, oybirliğiyle bazı kişileri seçtik ve sevgili mümin kardeşlerimiz Barnaba ve Pavlus’la onları size göndermeye karar verdik.
Acts TurHADI 15:26  Barnaba ve Pavlus, Efendimiz İsa Mesih’in adı uğruna canlarını tehlikeye atan kişilerdir.
Acts TurHADI 15:27  Size Yahuda ile Silas’ı da gönderiyoruz. Onlar aynı şeyleri size sözlü olarak anlatacaklar.
Acts TurHADI 15:28  Şu kaidelerin dışında size herhangi bir şey yüklememeyi Mukaddes Ruh ve biz uygun gördük:
Acts TurHADI 15:29  Putlara sunulan kurbanların etinden, kanı süzülmemiş etten, boğularak öldürülen hayvanların etinden ve fuhuştan sakınmalısınız. Bunlardan uzak durursanız, iyi edersiniz. Hoşça kalın.”
Acts TurHADI 15:30  Barnaba, Pavlus, Yahuda ve Silas yola çıktılar ve Antakya’ya gittiler. Cemaati topladılar, mektubu onlara verdiler.
Acts TurHADI 15:31  İmanlılar mektubu okudular; içindeki cesaret verici sözlere sevindiler.
Acts TurHADI 15:32  Kendileri peygamber olan Yahuda ve Silas, birçok konuşma yaptılar. Mümin kardeşleri cesaretlendirdiler, imanlarını pekiştirdiler.
Acts TurHADI 15:33  Yahuda ve Silas bir süre orada kaldılar. Sonra mümin kardeşler tarafından selâmetle uğurlandılar. Kendilerini buraya göndermiş olanların yanına döndüler.
Acts TurHADI 15:34  Yahuda ve Silas bir süre orada kaldılar. Sonra mümin kardeşler tarafından selâmetle uğurlandılar. Kendilerini buraya göndermiş olanların yanına döndüler.
Acts TurHADI 15:35  Pavlus’la Barnaba ise Antakya’da kaldılar. Birçoklarıyla birlikte vazedip Rab’bin kelâmını müjdelediler.
Acts TurHADI 15:36  Bir süre sonra Pavlus Barnaba’ya şöyle dedi: “Haydi Rab’bin kelâmını vazettiğimiz şehirlere dönelim. Mümin kardeşleri ziyaret edelim, nasıl olduklarını görelim.”
Acts TurHADI 15:37  Barnaba, Markos denilen Yuhanna’yı da yanlarında götürmek istedi.
Acts TurHADI 15:38  Fakat Markos daha önce Pamfilya ilinde onları yüzüstü bırakıp gitmişti. Hizmete devam etmemişti. Bu yüzden Pavlus onu yanlarında götürmek istemedi.
Acts TurHADI 15:39  Pavlus’la Barnaba’nın arasında ciddi bir anlaşmazlık çıktı. Sonuçta ayrıldılar. Barnaba Markos’u aldı ve Kıbrıs’a doğru yelken açtı.
Acts TurHADI 15:40  Pavlus ise Silas’ı seçti. Mümin kardeşler tarafından Rab’bin lütfuna emanet edildikten sonra yola çıktı.
Acts TurHADI 15:41  Suriye ve Kilikya’yı dolaşarak cemaatleri imanda pekiştirdi.
Chapter 16
Acts TurHADI 16:1  Pavlus, Derbe ve Listra şehirlerine de uğradı. Listra’da Timoteos adında bir şakirt vardı. Annesi mümin bir Yahudi, babası ise Grek’ti.
Acts TurHADI 16:2  Listra ve Konya’daki mümin kardeşler ondan takdirle söz ediyorlardı.
Acts TurHADI 16:3  Pavlus Timoteos’u yanında götürmek istedi. Oralarda bulunan Yahudiler yüzünden onu sünnet ettirdi. Çünkü hepsi babasının Grek olduğunu biliyordu.
Acts TurHADI 16:4  Pavlus, Silas ve Timoteos şehir şehir dolaştılar. Kudüs’teki havarilerle ileri gelenlerin aldığı kararları müminlere anlattılar. Bu kararlara itaat etmelerini istediler.
Acts TurHADI 16:5  Böylece cemaatlerin imanı pekişti, sayıları günden güne arttı.
Acts TurHADI 16:6  Pavlus’la arkadaşları Frikya ve Galatya bölgelerine doğru yola çıktılar. Çünkü Mukaddes Ruh, Allah kelâmını Asya ilinde vazetmelerini engellemişti.
Acts TurHADI 16:7  Misya bölgesine geldiklerinde Bitinya iline geçmek istediler. Fakat İsa’nın Ruhu onlara izin vermedi.
Acts TurHADI 16:8  Bunun üzerine Misya’dan geçip Troas şehrine gittiler.
Acts TurHADI 16:9  O gece Pavlus bir düş gördü. Karşısında Makedonyalı bir adam durmuş, ona yalvarıyordu: “Makedonya’ya geç ve bize yardım et” diyordu.
Acts TurHADI 16:10  Pavlus’un gördüğü bu düş uyarınca Makedonya’ya gitmek için derhal bir gemi aradık. Çünkü Allah’ın bizi, kurtuluş müjdesini oradakilere vazetmeye çağırdığı sonucuna varmıştık.
Acts TurHADI 16:11  Troas’tan gemiyle ayrılıp doğru Semadirek adasına yöneldik. Ertesi gün de Neapolis şehrine vardık.
Acts TurHADI 16:12  Oradan da Filipi şehrine geçtik. Burası bir Roma yerleşim merkeziydi; Makedonya’nın o bölgesinde önemli bir şehirdi. Birkaç gün orada kaldık.
Acts TurHADI 16:13  Şabat Günü şehir kapısından çıkıp ırmak kıyısına gittik. Orada bir dua yeri olacağını düşündük. Oturduk, orada toplanmış olan kadınlarla konuşmaya başladık.
Acts TurHADI 16:14  Bizi dinleyenler arasında Lidya adında bir kadın vardı. Tiyatira şehrindendi, mor kumaş ticareti yapardı. Allah’a ibadet eden biriydi. Pavlus’un söylediklerine dikkat etmesi için Rab onun yüreğini açtı.
Acts TurHADI 16:15  Lidya, ev halkıyla birlikte vaftiz olduktan sonra bizi evine çağırdı. “Beni Rab’be sadık biri sayıyorsanız, gelin, evimde kalın” dedi; bizi ikna etti.
Acts TurHADI 16:16  Bir gün dua yerine giderken köle bir kızla karşılaştık. Bu kız falcılık ruhuna esir olmuştu, gelecekten haber vererek efendilerine bir hayli kazanç sağlıyordu.
Acts TurHADI 16:17  Peşimize takıldı ve durmadan, “Bu adamlar yüceler yücesi Allah’ın kullarıdır! Size kurtuluş yolunu bildiriyorlar!” diye bağırdı.
Acts TurHADI 16:18  Günlerce bunu yaptı. Sonunda Pavlus öyle rahatsız oldu ki, dönüp ruha, “İsa Mesih’in adıyla sana emrediyorum, bu kızın içinden çık!” dedi. Ruh hemen kızın içinden çıktı.
Acts TurHADI 16:19  Kızın efendileri para kazanma umutlarının yok olduğunu gördüler. Bu sebeple Pavlus’la Silas’ı yakaladılar, çarşı meydanına, yetkililerin önüne sürüklediler.
Acts TurHADI 16:20  Onları Romalı yargıçların huzuruna çıkartarak şöyle dediler: “Bu Yahudiler şehrimizi allak bullak ettiler.
Acts TurHADI 16:21  Bazı adetler yayıyorlar; biz Romalıların bunları kabul etmesi ve yerine getirmesi caiz değildir.”
Acts TurHADI 16:22  Halk da Pavlus’la Silas’a yapılan saldırıya katıldı. Yargıçlar onların giysilerinin yırtılıp sıyrılması ve değnekle dövülmeleri için emir verdiler.
Acts TurHADI 16:23  Onları iyice dövdürdükten sonra hapse attılar. Zindancıya onları sıkı şekilde koruma altında tutmasını emrettiler.
Acts TurHADI 16:24  Zindancı bu emri aldıktan sonra onları zindanın en emniyetli hücresine attı. Ayaklarını tomruğa vurdu.
Acts TurHADI 16:25  Gece yarısına doğru Pavlus’la Silas dua ediyor, Allah’a ilâhilerle hamdediyorlardı. Öbür mahpuslar da onları dinliyordu.
Acts TurHADI 16:26  Birdenbire öyle şiddetli bir deprem oldu ki, zindan temelden sarsıldı. Aniden bütün kapılar açıldı, herkesin zincirleri çözüldü.
Acts TurHADI 16:27  Zindancı uyandı. Zindan kapılarını açık görünce kılıcını çekti ve canına kıymak istedi. Çünkü mahpusların kaçtığını sanmıştı.
Acts TurHADI 16:28  Fakat Pavlus, “Kendine zarar verme, hepimiz buradayız!” diye seslendi.
Acts TurHADI 16:29  Zindancı ışık getirtti ve içeri daldı. Titreyerek Pavlus’la Silas’ın önünde yere kapandı.
Acts TurHADI 16:30  Onları dışarı çıkarttı. “Efendiler, kurtulmak için ne yapmalıyım?” diye sordu.
Acts TurHADI 16:31  Onlar, “Rab İsa’ya iman et, sen de ev halkın da kurtulursunuz” dediler.
Acts TurHADI 16:32  Sonra zindancıya ve ev halkının hepsine Rab’bin kelâmını vazettiler.
Acts TurHADI 16:33  Zindancı gecenin o saatinde onları su bulunan yere götürüp yaralarını yıkadı. Sonra kendisi ve ev halkı hemen vaftiz oldu.
Acts TurHADI 16:34  Pavlus’la Silas’ı zindanın üstündeki evine çıkardı ve onlara yemek ikram etti. Bütün ailesiyle birlikte büyük sevinç içindeydi. Çünkü Allah’a iman etmişlerdi.
Acts TurHADI 16:35  Sabah olunca yargıçlar infaz memurlarını gönderdiler. Zindancıya, “O adamları serbest bırak” dediler.
Acts TurHADI 16:36  Zindancı bu sözleri Pavlus’a bildirdi. “Yargıçlar serbest bırakılmanız için haber yollamış. Şimdi çıkabilirsiniz, selâmet içinde gidin” dedi.
Acts TurHADI 16:37  Fakat Pavlus infazcılara şöyle dedi: “Roma vatandaşı olmamıza rağmen, bizi yargılamadan herkesin önünde dövdüler ve hapse attılar. Şimdi bizi gizlice mi kovuyorlar? Kesinlikle olmaz! Kendileri gelmeli ve bizi alıp çıkarmalılar.”
Acts TurHADI 16:38  Adamlar bu sözleri yargıçlara bildirdi. Yargıçlar Pavlus’la Silas’ın Roma vatandaşı olduğunu duyunca korktular.
Acts TurHADI 16:39  Gelip özür dilediler. Sonra onları dışarı çıkarttılar ve şehirden ayrılmalarını rica ettiler.
Acts TurHADI 16:40  Pavlus’la Silas hapishaneden çıkınca Lidya’nın evine gittiler. Orada mümin kardeşlerle görüştüler. Onları cesur olmaya teşvik ettiler, sonra da şehirden ayrıldılar.
Chapter 17
Acts TurHADI 17:1  Pavlus ve Silas, Amfipolis ve Apollonya şehirlerinden geçerek Selânik’e geldiler. Burada Yahudilerin bir havrası vardı.
Acts TurHADI 17:2  Pavlus, her zamanki gibi, ibadet için onlara katıldı;
Acts TurHADI 17:3  üst üste üç Şabat Günü onlarla Tevrat üzerinde tartıştı, Tevrat’ı tefsir etti. Mesih’in acı çekmesi ve ölümden dirilmesi gerektiğini gösterdi. ‘Sizlere duyurmakta olduğum bu İsa, Mesih’tir’ dedi.
Acts TurHADI 17:4  Yahudilerin bazıları, Allah’a ibadet eden bir sürü Grek ve ileri gelen birçok kadın da ikna oldular ve Pavlus’la Silas’a katıldılar.
Acts TurHADI 17:5  Fakat inanmayan Yahudiler bunu kıskandı. Pazaryerinden bazı kötü insanları topladılar. Bir güruh oluşturup şehirde kargaşalık çıkarttılar. Yason’un evine saldırdılar. Çünkü Pavlus ile Silas orada kalıyordu. Onları halkın önüne çıkarıp yargılamak istiyorlardı.
Acts TurHADI 17:6  Onları bulamayınca Yason’la bazı müminleri şehrin ileri gelenlerinin önüne sürüklediler. “Bu insanlar dünyayı altüst ettiler, şimdi de buraya geldiler.
Acts TurHADI 17:7  Yason onları evine aldı. Onların hepsi imparatorun emirlerine karşı geliyorlar. İsa adında başka bir kral olduğunu söylüyorlar” diye bağırdılar.
Acts TurHADI 17:8  Kalabalık ve şehir yöneticileri bunu duyunca telaşlandılar.
Acts TurHADI 17:9  Sonunda Yason ve diğerlerini kefaletle serbest bıraktılar.
Acts TurHADI 17:10  Müminler hemen o gece Pavlus’la Silas’ı Veriya şehrine gönderdiler. Pavlus ile Silas oraya varınca havraya gittiler.
Acts TurHADI 17:11  Veriya’daki Yahudiler Selânik’tekilerden daha açık fikirliydi. Allah’ın kelâmını büyük ilgiyle karşıladılar. Her gün Tevrat’ı okuyorlardı. İşittiklerinin doğru olup olmadığını araştırıyorlardı.
Acts TurHADI 17:12  Sonuçta birçok Yahudi ve çok sayıda itibarlı Grek kadın ve erkek iman etti.
Acts TurHADI 17:13  Pavlus Veriya’da da Allah’ın kelâmını vazetti. Selanikli Yahudiler bunu duyunca oraya da geldiler ve halkı Pavlus’a karşı kışkırtıp galeyana getirdiler.
Acts TurHADI 17:14  Müminler Pavlus’u hemen deniz kıyısına yolladılar. Silas ile Timoteos ise Veriya’da kaldılar.
Acts TurHADI 17:15  Pavlus’a refakat edenler onu Atina’ya kadar götürdüler, onu orada bıraktılar. Pavlus onlara talimatlar verdi; Silas’la Timoteos’u bir an önce yanına göndermelerini istedi. Onlar da Veriya’ya geri döndüler.
Acts TurHADI 17:16  Pavlus, Silas’la Timoteos’u Atina’da bekledi. Bu arada şehrin putlarla dolu olduğunu gördü; yüreği burkuldu.
Acts TurHADI 17:17  Bu sebeple havrada Yahudilerle ve Allah’a ibadet eden yabancılarla görüşüp tartıştı. Ayrıca her gün pazaryerine gidip karşılaştığı insanlarla konuştu.
Acts TurHADI 17:18  Bazı Epikürcü ve Stoacı filozoflar onunla atışmaya başladılar. Bazıları, “Bu lafebesi ne demek istiyor?” diye sordu. Bazıları da, “Galiba yabancı ilâhların tellallığını yapıyor” dedi. Çünkü Pavlus, İsa’yla ve dirilişle ilgili haberi duyuruyordu.
Acts TurHADI 17:19  Onlar Pavlus’u alıp Atina Meclisi’nin toplandığı Ares Tepesi’ne götürdüler. Ona, “Vazettiğin bu yeni konular nedir, açıklar mısın?” diye sordular.
Acts TurHADI 17:20  “Kulağımıza yabancı gelen şeylerden bahsediyorsun. Bunların anlamını öğrenmek istiyoruz” dediler.
Acts TurHADI 17:21  Bütün Atinalılar ve şehirde yaşayan yabancılar, yeni fikirleri dinleyip tartışmayı severlerdi. Bütün vakitlerini bu şekilde geçirirlerdi.
Acts TurHADI 17:22  Pavlus, Ares Tepesi Meclisi’nin huzuruna çıktı; şunları söyledi: “Ey Atinalılar, her bakımdan çok dindar olduğunuzu görüyorum.
Acts TurHADI 17:23  Şehrinizi dolaştım. İbadet ettiğiniz şeyleri incelerken üzerinde, ‘Meçhul İlâha’ diye yazılmış bir sunağa bile rastladım. Bilmeden ibadet ettiğiniz bu ilâhı ben size tanıtayım.
Acts TurHADI 17:24  “O, dünyayı ve içindeki her şeyi yaratan Allah’tır. O, yeryüzünün ve göğün Efendisi’dir. İnsan eliyle yapılmış mabetlerde oturmaz.
Acts TurHADI 17:25  O’nun bir şey yapmak için insanın yardımına ihtiyacı yoktur. Herkese hayat, nefes ve her şeyi veren O’dur.
Acts TurHADI 17:26  Allah, tek insandan bütün halkları yarattı ve onları yeryüzünün her yanına yerleştirdi. Halkların sürelerini ve yerleşecekleri bölgelerin sınırlarını önceden tespit etti.
Acts TurHADI 17:27  Bunu, insanlar kendisini arasın ve el yordamıyla bulabilsin diye yaptı. Aslında Allah hiçbirimizden uzak değildir.
Acts TurHADI 17:28  ‘O’nda yaşarız, O’nda hareket ederiz, O’nda varız.’ Bazı şairleriniz de şöyle der: ‘Biz de O’nun soyundanız.’
Acts TurHADI 17:29  “Allah’ın soyundan olduğumuz için ilâhî cevheri altın, gümüş, ya da taştan bir nesneymiş gibi düşünmemeliyiz. O, insan sanatı ve hayal gücüyle yaratılmış bir şey değildir.
Acts TurHADI 17:30  Allah, geçmiş çağlardaki cahilliklere göz yumdu; fakat şimdi her yerde insanlara tövbe etmelerini emrediyor.
Acts TurHADI 17:31  Çünkü dünyaya hükmedeceği günü tespit etti. Bunu tayin ettiği Kişi vasıtasıyla adaletle yapacaktır. Bu Kişi’yi ölümden diriltmekle bunu herkese ispatlamıştır.”
Acts TurHADI 17:32  Ölülerin dirilişinden söz edildiğini duyan meclis üyeleri alay etti. Bazıları da, “Seni bu konuda bir daha dinlemek isteriz” dedi.
Acts TurHADI 17:34  Birkaç kişi ona katıldı ve iman etti. Bunların arasında meclis üyesi Dionisios, Damaris adında bir kadın ve birkaç kişi daha vardı.
Chapter 18
Acts TurHADI 18:1  Bundan sonra Pavlus Atina’dan ayrıldı, Korint şehrine gitti.
Acts TurHADI 18:2  Orada Akvila adında bir Yahudiyi buldu. Akvila, Pontus bölgesinde doğmuştu. Kısa bir süre önce karısı Priskilla’yla İtalya’dan gelmişlerdi. Çünkü İmparator Klavdius bütün Yahudilerin Roma’yı terk etmesini emretmişti. Pavlus Akvila’yla Priskilla’yı görmeye gitti.
Acts TurHADI 18:3  Onlarla kalıp birlikte çalıştı. Çünkü aynı işi yapıyorlardı; meslekleri çadırcılıktı.
Acts TurHADI 18:4  Pavlus, her Şabat Günü havrada hem Yahudilerle hem de Greklerle konuşup tartışıyor, onları ikna etmeye çalışıyordu.
Acts TurHADI 18:5  Silas’la Timoteos Makedonya’dan geldiler. O zaman Pavlus bütün zamanını Allah’ın kelâmını vazetmeye verdi. Yahudilere İsa’nın Mesih olduğuna dair şahitlik etti.
Acts TurHADI 18:6  Fakat Yahudiler ona karşı gelip küfrettiler. Pavlus bu tutumu kınamak için giysilerinin tozunu silkerek şöyle dedi: “Günahı boynunuza! Akıbetinizden ben sorumlu değilim. Artık öteki halklara gideceğim.”
Acts TurHADI 18:7  Pavlus oradan ayrıldı. Allah’a ibadet eden Titius Yustus adlı birinin evine gitti. Yustus’un evi havranın bitişiğindeydi.
Acts TurHADI 18:8  Havranın önderi Krispus bütün ev halkıyla birlikte Rab İsa’ya iman etti. Pavlus’u dinleyen Korintlilerin birçoğu da iman ettiler ve vaftiz oldular.
Acts TurHADI 18:9  Bir gece Rab düşte Pavlus’a şöyle dedi: “Korkma, konuş, susma!
Acts TurHADI 18:10  Ben seninle birlikteyim. Kimse sana dokunmayacak, zarar vermeyecek. Çünkü bu şehirde benim halkım çoktur.”
Acts TurHADI 18:11  Böylece Pavlus orada bir buçuk yıl kaldı. Bu sürede halka Allah’ın kelâmını vazetti.
Acts TurHADI 18:12  Gallio’nun Ahaya valisi olduğu sıralarda Yahudiler birleşip Pavlus’a karşı harekete geçtiler. Onu mahkemeye çıkardılar.
Acts TurHADI 18:13  “Bu adam insanları kandırıyor, Allah’a ibadet konusunda şeriatımıza ters gelen şeyler vazediyor” dediler.
Acts TurHADI 18:14  Pavlus tam konuşmaya başlayacaktı ki, Gallio Yahudilere şöyle dedi: “Ey Yahudiler, davanız ciddi bir suç ya da cinayetle ilgili olsaydı, sizi sabırla dinlerdim.
Acts TurHADI 18:15  Fakat bu tartışmalar sadece kelimeler, isimler ve kendi şeriatınızla ilgilidir. O yüzden bu meseleyi kendiniz halledin. Ben böyle şeylere yargıçlık etmek istemem.”
Acts TurHADI 18:17  Onlar da havranın önderi Sostenes’i yakalayıp mahkemenin önünde dövdüler. Fakat Gallio bu olup bitenlere hiç aldırmadı.
Acts TurHADI 18:18  Pavlus müminlerle bir süre daha kaldı. Sonra onlardan ayrıldı, Suriye’ye gitmek üzere gemiyle yola çıktı. Priskilla ve Akvila da onunla birlikteydi. Adakta bulunmuş olduğu için gitmeden önce Kenhere şehrinde saçlarını kestirdi.
Acts TurHADI 18:19  Sonra Efes’e gittiler. Pavlus, Priskilla ve Akvila’yı orada bıraktı. Kendisi ise havraya gidip Yahudilerle tartıştı.
Acts TurHADI 18:20  Daha uzun bir süre kalmasını istediler. Fakat Pavlus kabul etmedi.
Acts TurHADI 18:21  Onlardan ayrılırken, “Allah izin verirse yanınıza yine döneceğim” dedi. Sonra Efes’ten denize açıldı.
Acts TurHADI 18:22  Sezariye şehrine vardı, oradan da Kudüs’e gitti. Oradaki cemaati ziyaret etti. Sonra da Antakya’ya geçti.
Acts TurHADI 18:23  Antakya’da bir süre kaldı. Sonra oradan ayrıldı. Galatya ve Frikya bölgelerini dolaştı. Bütün şakirtlerin imanda pekişmesine yardım etti.
Acts TurHADI 18:24  Bu arada Apollos adında bir Yahudi Efes’e gitti. İskenderiye doğumluydu. Mükemmel bir hatipti. Tevrat’ı çok iyi biliyordu.
Acts TurHADI 18:25  Rab’bin yolu hakkında eğitim görmüştü. Coşkun bir ruhla konuşuyordu. Sadece Yahya’nın yaptığı vaftizle ilgili hakikatleri biliyordu; fakat İsa’yla ilgili hakikatleri de doğru şekilde vazediyordu.
Acts TurHADI 18:26  Havrada cesaretle konuşmaya başladı. Konuşmasını dinleyen Priskilla ile Akvila onu evlerine davet ettiler. Allah yolunu ona daha doğru biçimde açıkladılar.
Acts TurHADI 18:27  Apollos, Ahaya iline gitmek istedi; Efes’teki müminler de onu teşvik ettiler. Ahaya’daki şakirtlere mektup yazdılar, onu iyi karşılamalarını istediler. Apollos oraya varınca iman etmiş olanlara Allah’ın lütfuyla çok yardım etti.
Acts TurHADI 18:28  Halkın önünde Yahudilerin iddialarını açık şekilde çürüttü. Tevrat’tan okuyarak İsa’nın Mesih olduğunu gösterdi.
Chapter 19
Acts TurHADI 19:1  Apollos Korint’teyken Pavlus İç Anadolu’dan geçti. Efes’e vardı, orada bazı şakirtleri buldu.
Acts TurHADI 19:2  Onlara, “İman ettiğiniz zaman Mukaddes Ruh’u aldınız mı?” diye sordu. “Mukaddes Ruh’tan haberimiz yok ki!” dediler.
Acts TurHADI 19:3  Pavlus, “O zaman neye dayanarak vaftiz oldunuz?” diye sordu. “Yahya’nın vaazına dayanarak vaftiz olduk” cevabını verdiler.
Acts TurHADI 19:4  Pavlus şöyle dedi: “Yahya insanları tövbe ettiklerinin işareti olarak vaftiz ederdi. Halka kendisinden sonra gelecek Olan’a inanmalarını söyledi. Bu gelecek olan İsa’dır.”
Acts TurHADI 19:5  Onlar bunu duyunca Rab İsa’nın adıyla vaftiz oldular.
Acts TurHADI 19:6  Pavlus onlara dokunup takdis edince Mukaddes Ruh üzerlerine indi. Ruhanî dillerle konuşmaya başladılar, peygamberlik mevhibesini aldılar.
Acts TurHADI 19:8  Pavlus havraya gitti. Üç ay boyunca cesaretle konuştu. Oradakilerle tartıştı. Allah’ın hükümranlığı konusunda onları ikna etmeye çalıştı.
Acts TurHADI 19:9  Fakat bazıları inat ettiler. İnanmayı reddettiler; İsa’nın yolunu halkın önünde kötülemeye başladılar. Bunun üzerine Pavlus onlardan ayrıldı. Şakirtleri de yanında götürdü. Her gün Tiranus’un dershanesinde tartışmalar yaptı.
Acts TurHADI 19:10  Bu böyle iki yıl sürdü. Böylece hem Yahudi hem Grek, Asya ilinde yaşayan herkes Rab’bin kelâmını işitti.
Acts TurHADI 19:11  Allah Pavlus’un eliyle olağanüstü mucizeler yapıyordu.
Acts TurHADI 19:12  Pavlus’un kullandığı mendil ve peştemallar bile hasta olanlara götürülüyor, hastalar şifa buluyordu, cinler içlerinden çıkıyordu.
Acts TurHADI 19:13  Bazı Yahudiler de çevrede dolaşıp cin kovmakla uğraşıyorlardı. Cinlileri Rab İsa’nın adını kullanarak kurtarmaya çalıştılar. “Pavlus’un vazettiği İsa’nın adıyla size emrediyoruz!” diyorlardı.
Acts TurHADI 19:14  Skeva adlı bir Yahudi başrahibin yedi oğlu da bunu yapıyordu.
Acts TurHADI 19:15  Bir gün cinli bir adamla uğraşıyorlardı. Adam cinin etkisiyle onlara şöyle dedi: “İsa’yı tanıyorum, Pavlus’u da biliyorum, fakat siz kimsiniz?”
Acts TurHADI 19:16  Ardından adam onlara saldırdı. Hepsini dövüp yere serdi. Adamın evinden çıplak ve yaralı olarak kaçtılar.
Acts TurHADI 19:17  Bu olayın haberi Efes’te yaşayan bütün Yahudilerle Greklere ulaştı. Hepsinin içine bir korku düştü, Rab İsa’nın adı büyük hürmet kazandı.
Acts TurHADI 19:18  İman edenlerin birçoğu gelip yaptıkları kötülükleri açık açık itiraf ettiler.
Acts TurHADI 19:19  Büyücülük yapmış olanların birçoğu da kitaplarını getirdiler, herkesin önünde yaktılar. Kitapların elli bin gümüş değerinde olduğunu hesapladılar.
Acts TurHADI 19:20  Böylelikle Rab’bin kelâmı kudretle yayılıyor, tesiri artıyordu.
Acts TurHADI 19:21  Bu olaylardan sonra Pavlus Makedonya ve Ahaya illerinden geçip Kudüs’e gitmeye karar verdi. “Oraya gittikten sonra Roma’yı da görmeliyim” dedi.
Acts TurHADI 19:22  Yardımcılarından ikisini, Timoteos ile Erastus’u Makedonya’ya gönderdi. Kendisi bir süre daha Asya ilinde kaldı.
Acts TurHADI 19:23  O sırada Efes’te İsa’nın yolu hakkında ciddi bir kargaşa çıktı.
Acts TurHADI 19:24  Demetrios adlı bir kuyumcu vardı. Artemis Mabedi’nin gümüşten maketlerini yapardı, zanaatkârlara bir hayli iş sağlardı.
Acts TurHADI 19:25  Zanaatkârları ve ilgili işlerle uğraşanları bir araya topladı, onlara şöyle dedi: “Efendiler, bu işten çok para kazandığımızı biliyorsunuz.
Acts TurHADI 19:26  Fakat bu Pavlus denen adamın neler yaptığını görüyor ve duyuyorsunuz. Efes’te ve neredeyse bütün Asya ilinde birçok kişiyi kandırdı, yoldan saptırdı. Onlara elle yapılan putların gerçek ilâh olmadıklarını söylüyor.
Acts TurHADI 19:27  Tehlike sadece bu sanatımızın itibardan düşmesiyle kalmıyor, büyük ilâhemiz Artemis’in Mabedi de hiçe sayılabilir. Hatta bütün Asya ilinin ve dünyanın ibadet ettiği ilâhe bile ululuğunu kaybedebilir.”
Acts TurHADI 19:28  Oradakiler bunu duyunca öfkeyle doldular. “Efeslilerin ilâhesi Artemis uludur!” diye bağrışmaya başladılar.
Acts TurHADI 19:29  Şehir baştan aşağı kargaşa içindeydi. Kalabalıklar Pavlus’un yol arkadaşlarından Makedonyalı Gayus ve Aristarhus’u sürükledi, hep birlikte belediye toplantılarının yapıldığı açık hava tiyatrosuna koşuştu.
Acts TurHADI 19:30  Pavlus kalabalığın önüne çıkıp konuşmak istedi. Fakat şakirtler onu bırakmadı.
Acts TurHADI 19:31  Hatta Pavlus’un dostu olan bazı Asya ili yöneticileri ona haber yolladılar. Tiyatroda görünmemesi için yalvardılar.
Acts TurHADI 19:32  Bu arada tiyatrodaki kalabalık karışıklık içindeydi, her kafadan bir ses çıkıyordu. Çoğu ne için toplandıklarını bile bilmiyordu.
Acts TurHADI 19:33  Yahudiler İskender’i öne çıkardılar. Kalabalıktan bazıları olayı ona bağladı. İskender eliyle işaret yaptı ve halkın önünde müdafaasını yapmak istedi.
Acts TurHADI 19:34  Fakat halk onun Yahudi olduğunu anlayınca hep birlikte iki saat boyunca, “Efeslilerin ilâhesi Artemis uludur!” diye bağrıştı.
Acts TurHADI 19:35  Nihayet belediye sicil yazmanı kalabalığı yatıştırdı ve şöyle dedi: “Ey Efesliler! Efes şehrinin büyük ilâhe Artemis’in Mabedi’nin ve gökten düşen mukaddes taşın bekçisi olduğunu herkes biliyor.
Acts TurHADI 19:36  Kimse bunu inkâr edemez. Bunun için sakin olun, düşüncesiz bir şey yapmayın.
Acts TurHADI 19:37  Buraya getirdiğiniz bu adamlar ilâhemize dil uzatmadılar, mabedine saygısızlık etmediler.
Acts TurHADI 19:38  Eğer Demetrios’un ya da onunla çalışan zanaatkârlardan birinin şikâyeti varsa, mahkemeler açık, yetkililer de var. Karşılıklı suçlamalarını orada yapsınlar.
Acts TurHADI 19:39  Soruşturacağınız başka bir durum varsa, kanuni bir toplantıda halledilmelidir.
Acts TurHADI 19:40  Bugün olanlardan dolayı ayaklanma suçundan mahkûm olmak tehlikesi içindeyiz. Bu kargaşanın haklı sebebi yok, bunun hesabını veremeyiz.”
Acts TurHADI 19:41  Bunları söyledikten sonra kalabalığı dağıttı.
Chapter 20
Acts TurHADI 20:1  Kargaşa yatıştıktan sonra Pavlus şakirtleri çağırttı, onları cesaretlendirdi. Sonra onlara veda etti, Makedonya’ya gitmek üzere ayrıldı.
Acts TurHADI 20:2  Makedonya’da birçok yere uğradı, müminleri cesaretlendiren konuşmalar yaptı. Sonra Yunanistan’a gitti.
Acts TurHADI 20:3  Orada üç ay kaldı. Suriye’ye deniz yoluyla gitmek üzereydi ki, Yahudilerin kendisine karşı suikast tertip ettiğini duydu. Bu yüzden Makedonya üzerinden dönmeye karar verdi.
Acts TurHADI 20:4  Piros oğlu Veriyalı Sopater, Selanikli Aristarhus ile Sekundus, Derbeli Gayus, Timoteos ve Asya ilinden Tihikos ile Trofimos ona eşlik ettiler.
Acts TurHADI 20:5  Bunlar önden gittiler ve bizi Troas şehrinde beklediler.
Acts TurHADI 20:6  Biz de Mayasız Ekmek Bayramı’ndan sonra Filipi şehrinden denize açıldık. Beş gün sonra Troas’ta onlara katıldık. Orada yedi gün kaldık.
Acts TurHADI 20:7  Cumartesi akşamı Rab’bin Sofrası’nı kutlamak için bir araya toplandık. Pavlus müminlerle konuştu. Konuşması gece yarısına kadar devam etti, çünkü ertesi gün oradan ayrılacaktı.
Acts TurHADI 20:8  Üst katta toplanmıştık. Odada birçok kandil yanıyordu.
Acts TurHADI 20:9  Eftihos adlı bir delikanlı pencerede oturuyordu. Pavlus konuştukça Eftihos’u uyku bastı. Uykuya dalınca ikinci kattan aşağı düştü. Yerden ölüsünü kaldırdılar.
Acts TurHADI 20:10  Pavlus aşağıya indi. Delikanlının üzerine kapanıp onu kucakladı. “Merak etmeyin, yaşıyor!” dedi.
Acts TurHADI 20:11  Sonra yukarı çıktı ve ekmek bölüp yemek yedi. Gün doğuncaya kadar onlarla uzun bir süre sohbet etti. Sonra oradan ayrıldı.
Acts TurHADI 20:12  Bu arada müminler delikanlıyı eve götürdüler. Sağ kurtulmasından büyük cesaret aldılar.
Acts TurHADI 20:13  Biz önden giderek gemiye bindik, Assos şehrine açıldık. Pavlus’u oradan gemiye alacaktık. Pavlus bunu böyle ayarlamıştı. Kendisi karadan gitmek istemişti.
Acts TurHADI 20:14  Bizi Assos’ta karşıladı. Onu gemiye alıp Midilli adasına geçtik.
Acts TurHADI 20:15  Ertesi gün oradan denize açıldık, Sakız adasının karşısına geldik. Üçüncü gün Sisam adasına uğradık, bir sonraki gün Milet şehrine vardık.
Acts TurHADI 20:16  Pavlus Efes’e uğramamaya karar vermişti. Çünkü Asya ilinde vakit kaybetmek istemiyordu. Pentikost Günü Kudüs’te olabilmek için acele ediyordu.
Acts TurHADI 20:17  Pavlus, Milet’ten Efes’e haber yolladı, cemaatin önderlerini yanına çağırttı.
Acts TurHADI 20:18  Geldiklerinde onlara şöyle dedi: “Asya iline ayak bastığım ilk günden beri sizlerle birlikte bulunduğum sürece nasıl yaşadığımı biliyorsunuz.
Acts TurHADI 20:19  Yahudilerin muhalefetinden dolayı çok sıkıntı çektim. Fakat Rab’be tam bir alçakgönüllülükle, gözyaşları içinde kulluk ettim.
Acts TurHADI 20:20  Menfaatinize olan her şeyi yapmaya çalıştım. Sizlere umuma açık toplantılarda ve ev ev dolaşarak vaaz ettim.
Acts TurHADI 20:21  Tövbe edip Allah’a dönmeleri ve Efendimiz İsa’ya iman etmeleri için hem Yahudilere hem de Greklere şahitlik ettim.
Acts TurHADI 20:22  “Şimdi de Allah’ın Ruh’una boyun eğerek Kudüs’e gidiyorum. Orada başıma neler geleceğini bilmiyorum.
Acts TurHADI 20:23  Bildiğim tek şey var. Her şehirde Mukaddes Ruh beni hapis ve sıkıntıların beklediğine dair uyarıyor.
Acts TurHADI 20:24  Aslında hayatımı hiç önemsemiyor, ona değer vermiyorum. Yeter ki hedefime ulaşayım, Rab İsa’nın bana verdiği vazifeyi tamamlayayım. Bu vazife, Allah’ın lütfunu bildiren kurtuluş müjdesini vazetmektir.
Acts TurHADI 20:25  “Aranızda dolaştım. Allah’ın Hükümranlığı’nı sizlere duyurdum. Şimdi biliyorum ki, hiçbiriniz benim yüzümü bir daha görmeyecek.
Acts TurHADI 20:26  Bu yüzden bugün size şunu kesinlikle söyleyebilirim: Ben artık kimsenin akıbetinden sorumlu değilim.
Acts TurHADI 20:27  Allah’ın bilmenizi istediği her şeyi size bildirmekten çekinmedim.
Acts TurHADI 20:28  Kendinize göz kulak olun. Sürüsünü bekleyen çoban gibi Allah’a iman eden cemaate göz kulak olun. Mukaddes Ruh sizi o cemaatin gözetmenleri tayin etti. Allah o cemaati kendi semavî Oğlu’nun kanı pahasına vücuda getirdi.
Acts TurHADI 20:29  Biliyorum, ben gittikten sonra bazıları sürüyü esirgemeyen vahşi kurtlar gibi aranıza girecekler.
Acts TurHADI 20:30  Hatta sizin aranızdan da hakikati çarpıtan adamlar çıkacak; şakirtleri peşlerinden sürükleyecekler.
Acts TurHADI 20:31  Bunun için tetikte olun. Üç yıl boyunca gece gündüz gözyaşı dökerek her birinize nasıl nasihat ettiğimi hatırlayın.
Acts TurHADI 20:32  “Şimdi sizi Allah’a emanet ediyorum. O’nun lütfunu bildiren kelâma güvenmenizi istiyorum. Bu kelâm imanınızı kuvvetlendirecek, sizi Allah’a vakfolmuş bütün insanlar arasında ebedî mirasa kavuşturacaktır.
Acts TurHADI 20:33  Ben hiç kimsenin altınına, gümüşüne ya da esvabına göz dikmedim.
Acts TurHADI 20:34  Sizler de biliyorsunuz, kendimin ve arkadaşlarımın ihtiyaçlarını karşılamak için kendi ellerimle çalıştım.
Acts TurHADI 20:35  Yaptığım her şeyle, bu şekilde çalışarak yoksullara yardım etmemiz gerektiğini gösterdim. Rab İsa’nın söylediklerini unutmayın. O dedi ki, ‘Vermek, almaktan daha büyük mutluluktur.’”
Acts TurHADI 20:36  Pavlus bunları söyledikten sonra onlarla birlikte diz çöküp dua etti.
Acts TurHADI 20:37  Herkes ağlıyordu. Pavlus’un boynuna sarıldılar, onu öptüler.
Acts TurHADI 20:38  En çok üzüldükleri, “Yüzümü bir daha görmeyeceksiniz” demesi oldu. Sonra onu gemiye kadar geçirdiler.
Chapter 21
Acts TurHADI 21:1  Onlardan ayrılınca denize açıldık ve doğru İstanköy adasına gittik. Ertesi gün Rodos adasına, oradan da Patara şehrine geçtik.
Acts TurHADI 21:2  Orada Fenike bölgesine gidecek bir gemi bulduk. Gemiye bindik, denize açıldık.
Acts TurHADI 21:3  Kıbrıs’ı görünce güneyinden geçtik, Suriye’ye doğru yol aldık. Sur şehrinde karaya çıktık. Gemi yükünü orada boşaltacaktı.
Acts TurHADI 21:4  Oradaki şakirtleri bulduk ve onlarla yedi gün kaldık. Şakirtler Mukaddes Ruh’tan aldıkları haberle Pavlus’u Kudüs’e gitmemesi için uyardılar.
Acts TurHADI 21:5  Gitme vaktimiz geldiğinde oradan ayrıldık ve yolumuza devam ettik. İmanlıların hepsi eşleri ve çocuklarıyla birlikte bizi şehrin dışına kadar geçirdiler. Deniz kıyısında diz çöküp dua ettik.
Acts TurHADI 21:6  Sonra birbirimizle vedalaştık. Biz gemiye bindik, onlar da evlerine döndüler.
Acts TurHADI 21:7  Sur’dan deniz yolculuğuna devam ettik, Batlamya şehrine geldik. Oradaki müminleri ziyaret ettik, onlarla bir gün kaldık.
Acts TurHADI 21:8  Ertesi gün ayrılıp Sezariye şehrine geldik. Filipus’un evine gidip onun yanında kaldık. Filipus havarilere yardım eden yedi kişiden biriydi.
Acts TurHADI 21:9  Peygamberlik eden, evlenmemiş dört kızı vardı.
Acts TurHADI 21:10  Oraya gelişimizin üzerinden birkaç gün geçmişti ki, Yahudiye bölgesinden Hagabos adlı bir peygamber çıkageldi.
Acts TurHADI 21:11  Yanımıza yaklaştı ve Pavlus’un kuşağını aldı. Bununla kendi ellerini ve ayaklarını bağladı ve şöyle dedi: “Mukaddes Ruh diyor ki, ‘Kudüs’teki Yahudiler bu kuşağın sahibini böyle bağlayacaklar, işgalcilere teslim edecekler.’”
Acts TurHADI 21:12  Bunu duyunca hem biz hem de oradaki müminler Pavlus’a Kudüs’e gitmemesi için yalvardık.
Acts TurHADI 21:13  Fakat Pavlus şöyle cevap verdi: “Neden böyle ağlayıp kalbimi sızlatıyorsunuz? Rab İsa’nın adı uğruna Kudüs’te sadece hapsedilmeye değil, ölmeye de hazırım.”
Acts TurHADI 21:14  Pavlus’u ikna edemedik. Ona yalvarmaktan vazgeçtik, “Rab nasıl isterse öyle olsun” dedik.
Acts TurHADI 21:15  Bundan sonra Kudüs’e gitmek üzere hazırlandık. Sezariyeli şakirtlerden bazıları da bizimle birlikte geldiler.
Acts TurHADI 21:16  Bizi yanında kalacağımız Kıbrıslı Minason’un evine götürdüler. Minason, İsa’nın eski şakirtlerinden biriydi.
Acts TurHADI 21:17  Kudüs’e vardığımızda, oradaki mümin kardeşler bizi sevinçle karşıladılar.
Acts TurHADI 21:18  Ertesi gün Pavlus’la birlikte Yakub’u görmeye gittik. Cemaatin bütün önderleri oradaydı.
Acts TurHADI 21:19  Pavlus önce onların hal hatırını sordu; sonra kendi hizmetinin vasıtasıyla Allah’ın öteki halklar arasında yaptıklarını birer birer anlattı.
Acts TurHADI 21:20  İleri gelenler bunu işitince Allah’a hamdettiler ve şöyle dediler: “Kardeş görüyorsun, binlerce Yahudi iman etti. Hepsi de Tevrat’ın emirlerine titizlikle uyarlar.
Acts TurHADI 21:21  Duyduklarına göre sen öteki halklar arasında yaşayan Yahudilere Musa’ya sırt çevirmeyi telkin ediyor, çocuklarını sünnet etmemelerini, törelerimize uymamalarını söylüyormuşsun.
Acts TurHADI 21:22  Şimdi ne yapmak gerekir? Senin buraya geldiğini mutlaka duyacaklar.
Acts TurHADI 21:23  O yüzden sana dediklerimizi yap. Aramızda Allah’a adak adamış dört kişi var.
Acts TurHADI 21:24  Bunlarla mabede git, birlikte arınma ayinine katıl. Kurban masraflarını sen öde ki başlarını tıraş etsinler. Böylece herkes seninle ilgili rivayetlerin asılsız olduğunu anlar, senin de Tevrat’a uygun yaşadığını görür.
Acts TurHADI 21:25  Yahudi olmayan müminlere gelince, onlara bir mektup yollamıştık. Putlara adanan kurbanların etinden, kanı süzülmemiş etten, boğularak öldürülen hayvanların etinden ve fuhuştan sakınmalarını belirtmiştik.”
Acts TurHADI 21:26  Bunun üzerine Pavlus bu dört kişiyi yanına aldı. Ertesi gün onlarla beraber arınma ayinine katıldı. Sonra mabet alanına girdi. Arınma süresinin ne zaman biteceğini oradakilere bildirdi. Her birinin adına ne zaman kurban adanacağını söyledi.
Acts TurHADI 21:27  Yedi günlük arınma süresi bitmek üzereydi. Tam o sırada Asya ilinden bazı Yahudiler Pavlus’u mabet alanında gördüler. Kalabalığı galeyana getirip onu yakaladılar.
Acts TurHADI 21:28  Şöyle bağırdılar: “Ey İsrailoğulları, yardım edin! Her yerde halkımız, Tevrat ve mabedimiz aleyhinde vaaz eden adam budur. Ayrıca mabede Grekleri sokarak bu mukaddes yeri kirletti.”
Acts TurHADI 21:29  Bunu daha önce Pavlus’un yanında Efesli Trofimos’u gördükleri için söylediler. Pavlus’un onu mabede soktuğunu sanıyorlardı.
Acts TurHADI 21:30  Bütün şehir ayaklandı, halk her taraftan koşuşup Pavlus’u yakaladı. Onu mabet alanının dışına sürüklediler, ardından hemen avlu kapılarını kapattılar.
Acts TurHADI 21:31  Kalabalık Pavlus’u öldürmeye çalışıyordu. O esnada Roma alayının komutanına bütün Kudüs’ün karıştığı haberi ulaştı.
Acts TurHADI 21:32  Komutan hemen yüzbaşılarla askerleri yanına aldı, kalabalığın olduğu yere koştu. Komutanla askerleri gören halk Pavlus’u dövmeyi bıraktı.
Acts TurHADI 21:33  Komutan Pavlus’a yaklaşıp onu yakaladı. Çift zincirle bağlanması için emir verdi. Sonra, “Kim bu adam, ne yaptı?” diye sordu.
Acts TurHADI 21:34  Kalabalıkta her kafadan bir ses çıkıyordu. Komutan kargaşadan dolayı kesin bilgi edinemedi. Bu yüzden Pavlus’un kışlaya götürülmesini emretti.
Acts TurHADI 21:35  Pavlus merdivenlere geldiğinde kalabalığın azgınlığından ötürü askerler onu taşımak zorunda kaldılar.
Acts TurHADI 21:36  Onların ardından gelen güruh, “Öldürün onu!” diye bağırıyordu.
Acts TurHADI 21:37  Pavlus kışlaya götürülürken komutana, “Sana bir şey söyleyebilir miyim?” dedi. Komutan, “Sen Grekçe biliyor musun?” dedi.
Acts TurHADI 21:38  “Öyleyse bir süre önce ayaklanma başlatan ve dört bin Hançerliyi kırlara götüren Mısırlı değilsin.”
Acts TurHADI 21:39  Pavlus şöyle dedi: “Ben Kilikya bölgesinden Tarsuslu bir Yahudi’yim. Önemli bir şehrin vatandaşıyım. Senden rica ediyorum, halka hitap etmeme izin ver.”
Acts TurHADI 21:40  Komutan Pavlus’un konuşmasına izin verdi. Pavlus merdivenlerde durarak eliyle halka işaret etti. Derin bir sessizlik olunca İbrani dilinde şöyle dedi:
Chapter 22
Acts TurHADI 22:1  “Kardeşlerim ve babalarım, şimdi lütfen müdafaamı dinleyin.”
Acts TurHADI 22:2  Pavlus’un onlara İbrani dilinde seslendiğini duyan halk daha da sessizleşti. Şöyle devam etti:
Acts TurHADI 22:3  “Ben Yahudi’yim. Kilikya bölgesinin Tarsus şehrinde doğdum. Fakat burada, Kudüs’te Gamaliel’in dizinin dibinde yetiştim. Atalarımıza verilen Tevrat üzerinde sıkı bir eğitimden geçtim. Bugün hepinizin yaptığı gibi, ben de kendimi Allah’ın hizmetine adamıştım.
Acts TurHADI 22:4  Hatta İsa’nın yolundan gidenlere öldüresiye zulmederdim. Kadın erkek yakalayıp hapse atardım.
Acts TurHADI 22:5  Başrahip ile bütün ileri gelenler buna şahittir. Bana Şam’daki Yahudi din kardeşlerimize hitaben yazılmış mektuplar verdiler. Böylece Şam’a gidip orada İsa’ya iman edenleri yakalayacaktım. Onları cezalandırmak üzere Kudüs’e getirecektim.
Acts TurHADI 22:6  Fakat ben Şam’a yaklaşırken, günün ortasında birdenbire gökten parlak bir ışık çevremi aydınlattı.
Acts TurHADI 22:7  Yere yığıldım. Bir sesin bana, ‘Saul, Saul! Neden bana zulmediyorsun?’ dediğini duydum.
Acts TurHADI 22:8  “‘Sen kimsin, efendim?’ diye sordum. “‘Ben senin zulmettiğin Nasıralı İsa’yım’ dedi.
Acts TurHADI 22:9  Yanımdakiler ışığı gördüler. Fakat benimle konuşanın dediklerini anlamadılar.
Acts TurHADI 22:10  “ ‘Efendim, ne yapmalıyım?’ diye sordum. “Rab bana, ‘Kalk, Şam’a git’ dedi. ‘Orada yapmanı istediğim her şey sana bildirilecek.’
Acts TurHADI 22:11  Işığın ihtişamından gözlerim görmez olmuştu. Bu sebeple yanımdakiler elimden tutup beni Şam’a götürdüler.
Acts TurHADI 22:12  “Orada Hananya adında takva sahibi bir adam vardı. Tevrat’ın emirlerini titizlikle yerine getirirdi. Şam’da yaşayan bütün Yahudiler ona çok saygı duyardı.
Acts TurHADI 22:13  Bu adam yanıma geldi, ‘Saul kardeş, gözlerin açılsın!’ dedi. Ve ben o anda onu gördüm.
Acts TurHADI 22:14  “Hananya bana şöyle dedi: ‘Atalarımızın ibadet ettiği Allah seni seçti. İradesini bilmeni istedi. Sâlih Olan’ı, yani Mesih’i görmen ve O’nun ağzından bir ses duyman için seni seçti.
Acts TurHADI 22:15  Çünkü O’nun şahitliğini yapacaksın. Görüp işittiklerini bütün insanlara duyuracaksın.
Acts TurHADI 22:16  Haydi, ne bekliyorsun? Kalk, O’nun adını anarak vaftiz ol ve günahlarından arın!’”
Acts TurHADI 22:17  “Sonra Kudüs’e döndüm. Mabet alanında dua ederken vecde geldim.
Acts TurHADI 22:18  Rab’bi gördüm, şöyle diyordu: ‘Çabuk ol, Kudüs’ten hemen ayrıl. Çünkü şahitliğini kabul etmeyecekler.’
Acts TurHADI 22:19  “Ben de dedim ki, ‘Ya Rab, bu insanlar benim havralara gidip sana iman edenleri yakalayıp dövdüğümü biliyorlar.
Acts TurHADI 22:20  Üstelik senin şahidin İstefanos’un kanı dökülürken ben de oradaydım ve yapılanları onayladım. Onu öldürenlerin kaftanlarına bekçilik ettim.’
Acts TurHADI 22:21  “Rab bana, ‘Git! Seni uzaklara, diğer halklara göndereceğim’ dedi.”
Acts TurHADI 22:22  Kalabalık Pavlus’u buraya kadar sessizce dinledi. Fakat bu söz üzerine seslerini yükselttiler. “Bu adamı yok edin! Böylelerinin yaşaması caiz değildir” dediler.
Acts TurHADI 22:23  Bağırmaya devam ediyor, üstlüklerini çıkarıp sallıyor, tozu dumana katıyorlardı.
Acts TurHADI 22:24  Bunun üzerine komutan Pavlus’un kışlaya götürülmesini, kırbaçlanarak ifadesinin alınmasını emretti. Çünkü halkın Pavlus’a neden böyle bağırıp çağırdığını öğrenmek istiyordu.
Acts TurHADI 22:25  Pavlus’u kırbaçlamak için kollarını bağlamış geriyorlardı ki, Pavlus orada duran yüzbaşıya şöyle dedi: “Mahkemesi yapılmamış bir Roma vatandaşını kırbaçlamanız kanuna uygun mu?”
Acts TurHADI 22:26  Yüzbaşı bunu duyunca gidip komutana, “Ne yapıyorsun? Bu adam Roma vatandaşıymış” dedi.
Acts TurHADI 22:27  Komutan Pavlus’un yanına geldi, “Söyle bakayım, sen Roma vatandaşı mısın?” diye sordu. Pavlus da, “Evet” dedi.
Acts TurHADI 22:28  Komutan, “Ben bu vatandaşlığı elde etmek için yüklüce bir para ödedim” diye karşılık verdi. Pavlus, “Ben ise doğuştan Roma vatandaşıyım” dedi.
Acts TurHADI 22:29  Onun ifadesini almaya hazırlananlar hemen yanından çekildiler. Komutan da onun Roma vatandaşı olduğunu anlayınca korktu. Çünkü onu bağlatmıştı.
Acts TurHADI 22:30  Komutan Yahudilerin Pavlus’u tam olarak neyle suçladıklarını bilmek istiyordu. Bu sebeple Pavlus’u hapisten çıkarttı ve başrahiplerle bütün Yüksek Meclis’in toplanması için emir verdi. Sonra Pavlus’u getirip meclisin önüne çıkardı.
Chapter 23
Acts TurHADI 23:1  Pavlus Yüksek Meclis’i dikkatle süzerek şöyle dedi: “Kardeşlerim, ben bugüne kadar Allah önünde vicdanım tertemiz yaşadım.”
Acts TurHADI 23:2  Başrahip Hananya, Pavlus’un yanında duranlara onun ağzına vurmaları için emir verdi.
Acts TurHADI 23:3  Buna karşılık Pavlus Hananya’ya şöyle dedi: “Allah sana da vuracaktır. Seni ikiyüzlü! Beyaza boyanmış kirli bir duvara benziyorsun. Tevrat’a göre beni yargılamak için kürsüne oturmuşsun; fakat beni dövdürtmekle Tevrat’ı çiğniyorsun.”
Acts TurHADI 23:4  Pavlus’un yakınında duranlar, “Allah’ın başrahibine hakaret ediyorsun!” dediler.
Acts TurHADI 23:5  Pavlus şöyle karşılık verdi: “Soydaşlarım, başrahip olduğunu bilmiyordum. Bilseydim öyle yapmazdım. Çünkü Tevrat’ta, ‘Halkını idare edenler hakkında kötü konuşma’ diye yazılmıştır.”
Acts TurHADI 23:6  Pavlus oradakilerin bir bölümünün Saduki, öbürlerinin de Ferisi mezhebinden olduğunu fark etti. Bu sebeple Yüksek Meclis’e şöyle seslendi: “Soydaşlarım, ben özbeöz Ferisi’yim. Ölülerin dirileceğine inanıyorum. Bu umudu beslediğim için yargılanıyorum.”
Acts TurHADI 23:7  Pavlus bunu söyleyince Sadukilerle Ferisiler arasında bir çekişme başladı. Meclis ikiye bölündü.
Acts TurHADI 23:8  Sadukiler ölümden dirilişe, ruhun ve meleklerin varlığına inanmazlar. Fakat Ferisiler bunların hepsine inanırlar.
Acts TurHADI 23:9  Meclis’te büyük bir kargaşalık vardı. Ferisi mezhebinden bazı Tevrat âlimleri ayağa kalktı, olup bitenlere şiddetle itiraz etti. “Bu adamda hiçbir kötülük görmüyoruz. Bir ruh ya da bir melek onunla konuşmuşsa ne olmuş?” dediler.
Acts TurHADI 23:10  Çekişme o kadar şiddetlendi ki, komutan Pavlus’u parçalayacaklar diye korktu. Askerlerine aşağı inmelerini, Pavlus’u kalabalığın arasından kapıp kışlaya götürmelerini emretti.
Acts TurHADI 23:11  O gece Rab Pavlus’a göründü ve şöyle dedi: “Cesur ol! Kudüs’te benim hakkımdaki hakikatlere şahitlik etmiştin. Aynı şekilde Roma’da da şahitlik etmen gerekir.”
Acts TurHADI 23:12  Ertesi sabah bazı Yahudiler bir suikast hazırladılar. Pavlus’u öldürene kadar hiçbir şey yiyip içmeyeceklerine yemin ettiler.
Acts TurHADI 23:14  Bunlar başrahiplerle ileri gelenlerin yanına gittiler ve şöyle dediler: “Yemin ettik, Pavlus’u öldürene kadar ağzımıza bir şey koyarsak bize lanet olsun.
Acts TurHADI 23:15  Şimdi sizler komutana gidin. Yüksek Meclis adına Pavlus’u size getirmesini rica edin. Komutana Pavlus hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek istediğinizi söyleyin. Onu, daha Meclis’in önüne çıkmadan öldürmeye hazır olacağız.”
Acts TurHADI 23:16  Fakat Pavlus’un kız kardeşinin oğlu onların tuzak kurduğunu duydu. Kışlaya gidip Pavlus’a durumu bildirdi.
Acts TurHADI 23:17  Pavlus yüzbaşılardan birini yanına çağırdı ve şöyle dedi: “Bu genci komutana götür, ona vereceği bir haber var.”
Acts TurHADI 23:18  Yüzbaşı genci alıp komutana götürdü. “Tutuklu Pavlus beni çağırdı ve bu genci sana getirmemi rica etti. Sana bir diyeceği varmış” dedi.
Acts TurHADI 23:19  Komutan genci elinden tutup bir kenara çekti. “Bana söyleyeceğin nedir?” diye sordu.
Acts TurHADI 23:20  Genç şöyle dedi: “Yahudiler karar aldılar. Yarın Pavlus’u Yüksek Meclis’e getirmeni rica edecekler. Sana onun hakkında daha ayrıntılı bilgi almak istediklerini söyleyecekler.
Acts TurHADI 23:21  Fakat sen onlara kanma! Aralarından kırktan fazla kişi ona tuzak kurmuş bekliyor. Onu öldürene kadar bir şey yiyip içmeyeceklerine yemin ettiler. Şimdi hazırlar. Senin kararını bekliyorlar.”
Acts TurHADI 23:22  Komutan, “Bunları bana anlattığını kimseye söyleme” diye tembih ettikten sonra genci eve gönderdi.
Acts TurHADI 23:23  Komutan, yüzbaşılardan ikisini çağırdı ve şöyle dedi: “Akşam dokuzda Sezariye şehrine hareket etmek üzere iki yüz piyade, yetmiş atlı ve iki yüz mızraklı asker hazırlayın.
Acts TurHADI 23:24  Pavlus’a da binmesi için at temin edin, Vali Feliks’e sağ salim ulaştırın.”
Acts TurHADI 23:26  “Klavdius Lisias’tan, Vali hazretleri Feliks’e selâmlar.
Acts TurHADI 23:27  Bu adamı Yahudiler yakalamış öldürmek üzereydiler. Fakat ben onun Roma vatandaşı olduğunu öğrendim, askerlerimle gelip onu kurtardım.
Acts TurHADI 23:28  Onu neyle suçladıklarını bilmek istedim. Bu sebeple onu Yahudilerin Yüksek Meclisi’ne götürdüm.
Acts TurHADI 23:29  Öğrendiğime göre Yahudi şeriatıyla ilgili meselelerle suçlanıyordu. Fakat ölümü ya da hapis cezasını hak edecek bir şey yapmadı.
Acts TurHADI 23:30  Bana bu adama karşı bir suikast hazırlandığı bildirildi. Bu sebeple onu hemen sana gönderdim. Onu suçlayanların da şikâyetlerini senin önünde yapmalarını emrettim.”
Acts TurHADI 23:31  Askerler komutanın emrini yerine getirdiler. Pavlus’u alıp geceleyin Antipatris şehrine götürdüler.
Acts TurHADI 23:32  Ertesi gün atlıların Pavlus’la yola devam etmesine izin verildi. Diğer askerler ise Kudüs’teki kışlaya döndüler.
Acts TurHADI 23:33  Atlılar Sezariye’ye varınca mektubu valiye verdiler ve Pavlus’u teslim ettiler.
Acts TurHADI 23:34  Vali mektubu okudu ve Pavlus’un hangi vilayetten olduğunu sordu. Kilikyalı olduğunu öğrenince
Acts TurHADI 23:35  şöyle dedi: “Seni suçlayanlar gelince seni dinlerim.” Sonra Pavlus’un Hirodes’in Sarayı’nda gözaltında tutulması için emir verdi.
Chapter 24
Acts TurHADI 24:1  Beş gün sonra başrahip Hananya, bazı ileri gelenler ve Tertullus adlı bir hatip Sezariye şehrine geldiler. Valinin huzuruna çıkıp Pavlus’u neyle suçladıklarını açıkladılar.
Acts TurHADI 24:2  Sonra Pavlus çağrıldı. Tertullus, Pavlus’u suçlamaya başladı. Şöyle dedi:
Acts TurHADI 24:3  “Ey faziletli Feliks! Sayende uzun süreli asayişe kavuşmuş bulunuyoruz. Aldığın tedbirlerle bu halkta olumlu gelişmeler olmuştur. Her zaman ve her yerde başardıkların için sana müteşekkiriz.
Acts TurHADI 24:4  Fazla vaktini almak istemiyorum. Bu sebeple hoşgörüne sığınarak birkaç dakika bizi dinlemeni rica ediyorum.
Acts TurHADI 24:5  “Biz bu adamın fesatçı olduğunu ortaya çıkardık. Dünyanın her yanında Yahudiler arasında kargaşalık çıkarmaktadır, Nasrani tarikatının elebaşıdır.
Acts TurHADI 24:6  Mabedi de kirletmeye kalkıştı. Fakat biz onu yakaladık. İfadesini alırsan onunla ilgili bütün suçlamalarımızın doğru olduğunu göreceksin.”
Acts TurHADI 24:7  Mabedi de kirletmeye kalkıştı. Fakat biz onu yakaladık. İfadesini alırsan onunla ilgili bütün suçlamalarımızın doğru olduğunu göreceksin.”
Acts TurHADI 24:8  Mabedi de kirletmeye kalkıştı. Fakat biz onu yakaladık. İfadesini alırsan onunla ilgili bütün suçlamalarımızın doğru olduğunu göreceksin.”
Acts TurHADI 24:9  Oradaki Yahudiler de Tertullus’un dediklerine katıldılar ve söylenenleri doğruladılar.
Acts TurHADI 24:10  Vali, Pavlus’a konuşması için işaret etti. Pavlus şöyle dedi: “Yıllardan beri bu halka yargıçlık ettiğini biliyorum. O yüzden huzurunda müdafaamı seve seve yapıyorum.
Acts TurHADI 24:11  Kudüs’e ibadet etmeye sadece on iki gün önce gittim. Bunu araştırıp tespit edebilirsin.
Acts TurHADI 24:12  Beni mabette, havralarda ya da şehrin başka bir yerinde tartışırken ya da kargaşalık yaratırken gören olmadı.
Acts TurHADI 24:13  Şu anda bana yaptıkları suçlamaları da sana ispat edemezler.
Acts TurHADI 24:14  Sana şunu açıkça söyleyeyim ki, ‘tarikat’ dedikleri Yol’dan giderek atalarımızın ibadet ettikleri aynı Allah’a ibadet ediyorum. Tevrat’ta ve peygamberlerin kitaplarında yazılı her şeye inanıyorum.
Acts TurHADI 24:15  Ben aynı bu adamlar gibi Allah’a umut bağladım. Allah’ın hem sâlihleri hem de zalimleri ölümden dirilteceğini ben de kabul ediyorum.
Acts TurHADI 24:16  Bundan dolayı ben Allah’ın ve insanların huzurunda neyin doğru olduğuna inanıyorsam onu her zaman yapmaya çalışıyorum.
Acts TurHADI 24:17  “Uzun yıllardır Kudüs’te değildim. Sonra halkımın fakirlerine bağış yapmak ve kurban adamak için döndüm.
Acts TurHADI 24:18  Beni mabette bulduklarında kurban adıyordum. Arınma ayinini yeni bitirmiştim. Etrafımda ne bir kalabalık ne de gürültü patırtı vardı.
Acts TurHADI 24:19  Olay yaratan ben değil, Asya ilinden bazı Yahudilerdi. Eğer aleyhimde bir diyecekleri varsa, asıl onların senin huzuruna çıkıp beni suçlamaları gerekir.
Acts TurHADI 24:20  Buradakilere de sor. Yüksek Meclis’e verdiğim ifadede ne suç bulduklarını açıklasınlar.
Acts TurHADI 24:21  Aleyhimde söyleyebilecekleri yalnız bir şey var: Önlerine çıkıp, ‘Ölülerin dirileceğine inandığım için beni bugün muhakeme ediyorsunuz!’ diye bağırdım.”
Acts TurHADI 24:22  Feliks, İsa’nın yolu hakkında oldukça ayrıntılı bilgiye sahipti. Duruşmayı erteledi. “Komutan Lisias gelince davanızla ilgili kararımı veririm” dedi.
Acts TurHADI 24:23  Oradaki yüzbaşıya da Pavlus’u gözaltında tutmasını emretti. Fakat ona biraz serbestlik tanımasını ve ihtiyaçlarını karşılayacak arkadaşlarına da engel olmamasını söyledi.
Acts TurHADI 24:24  Birkaç gün sonra Feliks, Yahudi olan karısı Drusilla ile birlikte geldi. Pavlus’u çağırttı. Mesih İsa’ya iman etmekle ilgili açıklamasını dinledi.
Acts TurHADI 24:25  Pavlus doğru olanı yapmaktan, nefse hâkim olmaktan ve gelecek olan hesap gününden bahsetti. Feliks bunları duyunca korktu. “Şimdilik gidebilirsin. Fırsat bulursam seni yine çağırtırım” dedi.
Acts TurHADI 24:26  Aynı zamanda Pavlus’un serbest kalmak için kendisine rüşvet vereceğini umuyordu. Bundan dolayı onu sık sık çağırtıyor, onunla sohbet ediyordu.
Acts TurHADI 24:27  İki yıl dolunca Feliks makamını Porkius Festus’a devretti. Yahudilerin gönlünü kazanmak için Pavlus’u hapiste bıraktı.
Chapter 25
Acts TurHADI 25:1  Festus, Yahudiye bölgesine geldi ve üç gün sonra Sezariye şehrinden Kudüs’e gitti.
Acts TurHADI 25:2  Başrahiplerle Yahudi ileri gelenleri ona müracaat edip Pavlus aleyhindeki suçlamalarını bildirdiler.
Acts TurHADI 25:3  Festus’tan kendilerine bir iyilik yapmasını rica ettiler. Pavlus’u Kudüs’e getirtmesi için yalvardılar. Tuzak kurup Pavlus’u yolda öldüreceklerdi.
Acts TurHADI 25:4  Festus, Pavlus’un Sezariye’de tutulduğunu, kendisinin de yakında oraya gideceğini söyledi.
Acts TurHADI 25:5  “İleri gelenleriniz benimle gelsin. Bu adam bir kötülük yapmışsa onu orada suçlasınlar” dedi.
Acts TurHADI 25:6  Festus Kudüs’te sekiz on gün kadar kaldı. Sonra Sezariye’ye gitti. Ertesi gün yargıç kürsüsünde yerini aldı. Pavlus’un getirilmesini emretti.
Acts TurHADI 25:7  Pavlus gelince Kudüs’ten gelen Yahudiler etrafını sardılar. Ona bir sürü ciddi suçlamalarda bulundular. Fakat hiçbirini ispat edemediler.
Acts TurHADI 25:8  Pavlus kendini savundu; şöyle dedi: “Ne Yahudi şeriatına, ne mabede, ne de Sezar’a karşı hiçbir suç işlemedim.”
Acts TurHADI 25:9  Yahudilere yaranmak isteyen Festus, Pavlus’a şöyle karşılık verdi: “Kudüs’e gitmek ister misin? Orada benim huzurumda bu konularda yargılanabilirsin.”
Acts TurHADI 25:10  Pavlus şöyle dedi: “Ben Sezar’ın mahkemesinin huzurunda bulunuyorum. Burada yargılanmam gerekir. Yahudilere hiçbir haksızlık yapmadım. Bunu siz de çok iyi biliyorsunuz.
Acts TurHADI 25:11  Eğer bir suç işlemişsem ve ölümü gerektiren bir şey yapmışsam, ölmekten kaçınmam. Fakat suçlamalar asılsız ise, hiç kimse beni onlara teslim edemez. Davamı Sezar’a arz etmek istiyorum.”
Acts TurHADI 25:12  Festus danışmanlarıyla görüştükten sonra şöyle dedi: “Madem davanı Sezar’a arz etmek istedin, Sezar’a gideceksin.”
Acts TurHADI 25:13  Birkaç gün sonra Kral Agrippa ile Bernike, Festus’a nezaket ziyareti için Sezariye’ye geldiler.
Acts TurHADI 25:14  Bir süre orada kaldılar. Festus Pavlus’un durumunu krala şöyle anlattı: “Burada Feliks’in hapiste bıraktığı bir adam var.
Acts TurHADI 25:15  Kudüs’te bulunduğum sırada Yahudi başrahipleriyle ileri gelenleri, onun aleyhinde suçlamalarda bulundular. Onu cezalandırmamı istediler.
Acts TurHADI 25:16  Onlara bunun Romalıların töresine aykırı olduğunu söyledim. Romalılar hiç kimseyi suçlayıcılara teslim etmez. Kişi önce kendisini suçlayanlarla yüzleşmeli, sonra suçlama karşısında müdafaa fırsatı bulabilmelidir.
Acts TurHADI 25:17  Bundan dolayı onlar benimle buraya gelince hiç vakit kaybetmedim. Ertesi gün yargıç kürsüsüne oturdum. Adamın getirilmesini emrettim.
Acts TurHADI 25:18  Pavlus’u suçlayanlar kalkıp konuştular. Fakat ona beklediğim türden suçlamalarda bulunmadılar.
Acts TurHADI 25:19  Onunla kendi dinleri ve İsa adında ölmüş biri hakkında çekişmeleri vardı. Pavlus İsa’nın yaşadığını iddia ediyordu.
Acts TurHADI 25:20  Bu konuları nasıl soruşturacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. O yüzden Pavlus’a, ‘Kudüs’e gidip orada bu konularda yargılanmak ister misin?’ diye sordum.
Acts TurHADI 25:21  Fakat o imparatorun önünde yargılanmak, imparatorun kararına kadar da hapiste kalmak istedi. Ben de imparatora gideceği zamana kadar hapiste kalmasını emrettim.”
Acts TurHADI 25:22  Agrippa Festus’a, “Ben de bu adamı dinlemek isterdim” dedi. Festus da, “Yarın onu dinlersin” diye karşılık verdi.
Acts TurHADI 25:23  Ertesi gün Agrippa ile Bernike büyük bir tantanayla geldiler. Komutanlar ve şehrin eşrafıyla birlikte toplantı salonuna girdiler. Festus’un emri üzerine Pavlus içeri getirildi.
Acts TurHADI 25:24  Festus şöyle dedi: “Kral Agrippa ve burada bizimle bulunanlar, bu adamı görüyorsunuz. Hem Kudüs’teki hem buradaki bütün Yahudi halkı onu bana şikâyet etti. ‘Onun artık yaşaması caiz değildir’ diye haykırdılar.
Acts TurHADI 25:25  Fakat ben ölüm cezasını hak edecek bir suç işlemediğini anladım. Kendisi de imparatorun önünde yargılanmak istedi. O yüzden onu göndermeye karar verdim.
Acts TurHADI 25:26  Fakat Efendimiz’e bu adamla ilgili yazacak kesin bir şeyim yok. Bu yüzden onu sizin huzurunuza getirdim. Özellikle Kral Agrippa, senin huzuruna çıkardım. Belki bu soruşturmanın sonunda yazacak bir şeyler bulabilirim.
Acts TurHADI 25:27  Bir mahpusu imparatora gönderirken ona isnat edilen suçlamaları belirtmemek bana manasız geliyor.”
Chapter 26
Acts TurHADI 26:1  Agrippa, Pavlus’a, “Kendini müdafaa edebilirsin” dedi. Pavlus elini uzattı ve müdafaasına başladı:
Acts TurHADI 26:2  “Kral Agrippa! Yahudilerin bana yükledikleri suçlarla ilgili olarak müdafaamı bugün huzurunda yapabildiğim için kendimi mutlu sayıyorum.
Acts TurHADI 26:3  Özellikle mutluyum, çünkü Yahudilerin bütün törelerini ve tartışma konularını iyi biliyorsun. Bu sebeple beni sabırla dinlemeni rica ederim.
Acts TurHADI 26:4  “Bütün Yahudiler önce kendi memleketimde, sonra da Kudüs’te gençliğimden beri nasıl yaşadığımı bilirler.
Acts TurHADI 26:5  Beni uzun zamandır tanırlar. İsteseler, geçmişte dinimizin en titiz mezhebine, Ferisi mezhebine bağlı olarak yaşadığıma şahitlik edebilirler.
Acts TurHADI 26:6  Şimdi Allah’ın atalarımıza olan vaadine umut bağladığım için mahkemelik oldum.
Acts TurHADI 26:7  Halkımızın on iki aşireti de bu vaade erişmeyi umuyorlar. Bu sebeple gece gündüz canla başla Allah’a ibadet ediyorlar. Ey Kralım, işte bu umuttan dolayı Yahudiler beni suçluyorlar.
Acts TurHADI 26:8  Allah’ın ölüleri diriltmesi, sizlere neden inanılmaz geliyor?
Acts TurHADI 26:9  “Aslında ben de ne yapıp yapıp Nasıralı İsa’nın adını dillerden yok etmem gerektiğini düşünüyordum.
Acts TurHADI 26:10  Ve Kudüs’te bunu yaptım. Başrahiplerden yetki alarak İsa’nın şakirtlerinden birçoğunu hapse attırdım. Öldürülmeleri için oy kullandım.
Acts TurHADI 26:11  Bütün havraları dolaştım. Çok defa onları cezalandırdım, inandıklarına zorla küfrettirmeye çalıştım. Öyle kudurmuştum ki, onlara zulmetmek için yaşadıkları yabancı şehirlere bile gittim.
Acts TurHADI 26:12  “Bir keresinde başrahiplerden aldığım yetki ve vazifeyle Şam’a gidiyordum.
Acts TurHADI 26:13  Ey Kralım, öğle vakti yoldayken gökten gelen bir ışık gördüm. Güneşten daha parlaktı. Benim ve yanımdakilerin çevresini aydınlattı.
Acts TurHADI 26:14  Hepimiz yere yıkıldık. Bir sesin bana İbrani dilinde seslendiğini duydum. ‘Saul, Saul neden bana zulmediyorsun? Benimle mücadele etmekle kendine zarar veriyorsun’ dedi.
Acts TurHADI 26:15  “Ben de, ‘Sen kimsin, Efendim?’ dedim. “Ses şöyle karşılık verdi: ‘Ben senin zulmettiğin İsa’yım.
Acts TurHADI 26:16  Şimdi ayağa kalk. Bana hizmet etmen için seni seçtim. İşte bu sebeple sana göründüm. Bugün gördüklerin ve ilerde sana göstereceklerim hakkında şahitlik edeceksin.
Acts TurHADI 26:17  Seni kendi halkının ve yabancıların elinden de kurtaracağım. Seni diğer halklara gönderiyorum.
Acts TurHADI 26:18  Onların gözünü açmanı istiyorum. Karanlıktan nura, Şeytan’ın hükümranlığından Allah’a dönsünler. O zaman günahları affedilecek. Bana iman edecekler, müminler arasında ebedî mirasa kavuşacaklar.’
Acts TurHADI 26:19  Bunun için, Kral Agrippa, semadan bana gösterilenlere karşı koyamadım.
Acts TurHADI 26:20  Önce Şam ve Kudüs halkına, sonra bütün Yahudiye bölgesindekilere ve yabancılara vaaz ettim. Onlara tövbe edip Allah’a dönmelerini, sonra da tövbelerine yaraşır ameller işlemelerini söyledim.
Acts TurHADI 26:21  Bu sebeple bazı Yahudiler beni mabette yakaladılar, öldürmeye kalkıştılar.
Acts TurHADI 26:22  Bugüne kadar Allah yardımcım oldu. Bu sayede burada duruyorum. Büyük küçük herkese şahitlik ediyorum. Benim dediklerim, Musa ile diğer peygamberlerin önceden dedikleriyle aynıdır.
Acts TurHADI 26:23  Onlar Mesih’in acı çekeceğini, ölümden dirilenlerin ilki olacağını, hem Yahudi halkını hem de öteki halkları nurlandıracağını bildirmişlerdi.”
Acts TurHADI 26:24  Pavlus müdafaasında bunları söylerken, Festus yüksek sesle şöyle dedi: “Pavlus, sen aklını kaçırmışsın! Çok okumak seni delirtiyor!”
Acts TurHADI 26:25  Pavlus şöyle cevap verdi. “Festus Hazretleri, ben aklımı kaçırmadım. Bilâkis, söylediklerim hakikattir, akla uygun sözlerdir.
Acts TurHADI 26:26  Kral bunları biliyor. Bu yüzden kendisiyle çekinmeden konuşabiliyorum. Eminim, bu olaylardan hiçbiri dikkatinden kaçmamıştır. Çünkü bunlar kıyıda köşede olan olaylar değildir.
Acts TurHADI 26:27  Kral Agrippa, peygamberlerin yazdıklarına inanıyor musun? İnandığını biliyorum.”
Acts TurHADI 26:28  Agrippa Pavlus’a şöyle dedi: “Bu kadar kısa sürede beni Mesihçi olmaya ikna edeceğini mi sanıyorsun?”
Acts TurHADI 26:29  Pavlus şöyle karşılık verdi: “İster kısa ister uzun sürede olsun, Allah’tan dileğim şu: yalnız sen değil, bugün beni dinleyen herkes benim gibi olsun. Yalnız benim gibi bu zincirlerle bağlanmasın.”
Acts TurHADI 26:30  Kral, vali, Bernike ve onlarla birlikte oturanlar ayağa kalktılar.
Acts TurHADI 26:31  Dışarı çıkınca aralarında şöyle konuştular: “Bu adam ölümü ya da hapis cezasını hak edecek bir şey yapmamış.”
Acts TurHADI 26:32  Agrippa, Festus’a şöyle dedi: “Bu adam davasını imparatora arz etmeseydi serbest bırakılabilirdi.”
Chapter 27
Acts TurHADI 27:1  İtalya’ya doğru yelken açmamıza karar verildi. Pavlus’la diğer bazı mahpusları Yulius adlı bir yüzbaşıya teslim ettiler. Yulius İmparatorluk taburundandı.
Acts TurHADI 27:2  Edremit’ten bir gemiye bindik. Asya ilinin kıyılarındaki limanlara uğrayacak olan bu gemiyle denize açıldık. Selanik şehrinden Makedonyalı Aristarhus da yanımızdaydı.
Acts TurHADI 27:3  Ertesi gün Sayda şehrine uğradık. Yulius Pavlus’a dostça davrandı. İhtiyaçlarının karşılanması için arkadaşlarını görmesine izin verdi.
Acts TurHADI 27:4  Sayda’dan yine denize açıldık. Rüzgar ters yönden estiği için Kıbrıs’ın rüzgâra karşı muhafazalı tarafından gittik.
Acts TurHADI 27:5  Kilikya ve Pamfilya illerinin açıklarından geçtik ve Likya ilinin Mira şehrine geldik.
Acts TurHADI 27:6  Yüzbaşı orada İtalya’ya gidecek bir İskenderiye gemisi buldu. Bizi gemiye bindirdi.
Acts TurHADI 27:7  Birkaç gün ağır ağır yol aldık. Knidos şehrinin açıklarına güçlükle varabildik. Rüzgâr daha fazla ilerlememizi engelledi. Bu yüzden Salmone burnunun yakınından Girit adasının rüzgâra muhafazalı tarafından geçtik.
Acts TurHADI 27:8  Girit kıyısı boyunca güçlükle ilerledik. Laseya şehrinin yakınında bulunan Kali Limenes denilen bir limana geldik.
Acts TurHADI 27:9  Epey vakit kaybetmiştik. Oruç günü de geçmişti. O mevsimde deniz yolculuğu artık tehlikeliydi. Bu sebeple Pavlus onları uyardı:
Acts TurHADI 27:10  “Efendiler, görüyorum ki bu yolculuğa devam etmek tehlikeli ve çok zararlı olacak. Yalnız yükü ve gemiyi değil, canlarımızı da kaybedebiliriz.”
Acts TurHADI 27:11  Fakat yüzbaşı Pavlus’un söylediklerini dinlemedi. Bunun yerine kaptana ve gemi sahibine uydu.
Acts TurHADI 27:12  Liman kışı geçirmeye elverişli değildi. Bundan dolayı çoğunluk oradan denize açılmaya karar verdi. Kışı geçirmek için Feniks şehrine ulaşmayı amaçlıyorlardı. Kışı orada geçirebilirlerdi. Feniks, Girit’in lodosa ve karayele kapalı bir limanıdır.
Acts TurHADI 27:13  Güneyden hafif bir rüzgâr esmeye başladı. Gemidekiler bekledikleri rüzgârın geldiğini sandılar. Demir aldılar ve Girit kıyısı boyunca ilerlemeye başladılar.
Acts TurHADI 27:14  Çok geçmeden ada tarafından bir kasırga koptu. Bu, kuzeydoğudan esen Evrakilon denen bir rüzgârdı.
Acts TurHADI 27:15  Gemi kasırgaya tutuldu ve rüzgâra karşı gidemedi. Kendimizi rüzgârda sürüklenmeye bıraktık.
Acts TurHADI 27:16  Gavdos denen küçük bir adanın rüzgâra muhafazalı tarafına sığındık. Geminin arkasından çekilen filikayı güçlükle gemiye çekip kurtardık.
Acts TurHADI 27:17  Filikayı yukarı çektikten sonra halatlar kullanarak gemiyi alttan kuşattılar. Sirte Körfezi’nin sığlıklarında karaya oturmaktan korktular. Yelkenleri indirdiler ve gemiyi sürüklenmeye bıraktılar.
Acts TurHADI 27:18  Fırtına o kadar şiddetliydi ki, ertesi gün gemiden yük atmaya başladılar.
Acts TurHADI 27:19  Üçüncü gün geminin takımlarını kendi elleriyle denize attılar.
Acts TurHADI 27:20  Günlerce ne güneş ne de yıldızlar göründü. Fırtına olanca şiddetiyle devam ediyordu. Kurtulma umudunu tamamıyla kaybetmiştik.
Acts TurHADI 27:21  Günlerce hiç kimse bir şey yemedi. Pavlus ortaya çıkıp şöyle dedi: “Efendiler, beni dinlemeliydiniz. Girit’ten açılmamalıydınız. O zaman bu zarar ve ziyana uğramazdınız.
Acts TurHADI 27:22  Ama yine de kaygılanmayın diyorum. Aranızda hiçbir can kaybı olmayacak. Sadece gemi harap olacak.
Acts TurHADI 27:23  Çünkü kendisine ait olduğum, ibadet ettiğim Allah’ın bir meleği dün gece yanıma geldi.
Acts TurHADI 27:24  Dedi ki, ‘Korkma Pavlus, imparatorun huzuruna çıkman gerekiyor. Allah seninle birlikte yolculuk edenlerin hepsini de sana bağışladı.’
Acts TurHADI 27:25  Efendiler, bundan dolayı kaygılanmayın diyorum. Allah’a inanıyorum ki, her şey tam bana bildirildiği gibi olacak.
Acts TurHADI 27:27  On dördüncü gece İyon Denizi’nde sürükleniyorduk. Gece yarısına doğru gemiciler karaya yaklaştıklarını sandılar.
Acts TurHADI 27:28  Denizin derinliğini ölçtüler ve yirmi kulaç olduğunu gördüler. Kısa bir süre sonra bir daha ölçtüler. On beş kulaç olduğunu gördüler.
Acts TurHADI 27:29  Geminin kayalıklara bindirmesinden korktular. Kıç tarafından dört demir attılar ve günün doğması için dua ettiler.
Acts TurHADI 27:30  Bu sırada gemiciler gemiden kaçmaya kalkıştılar. Baş taraftan demir atacaklarmış gibi yaparak filikayı denize indirdiler.
Acts TurHADI 27:31  Fakat Pavlus yüzbaşıyla askerlere, “Eğer bu adamlar gemide kalmazsa, siz de kurtulamazsınız” dedi.
Acts TurHADI 27:32  Bunun üzerine askerler ipleri kesip filikayı denize düşürdüler.
Acts TurHADI 27:33  Gün doğmak üzereyken Pavlus herkesi yemek yemeye çağırdı. Şöyle dedi: “On dört gündür endişeyle beklediniz. Hiçbir şey yemediniz, aç kaldınız.
Acts TurHADI 27:34  Şimdi size rica ediyorum, yemek yiyin. Hayatta kalmanız için bu gerekli. Hiçbirinizin saçının tek bir teline bile zarar gelmeyecektir.”
Acts TurHADI 27:35  Pavlus bunları söyledikten sonra eline ekmek aldı, hepsinin önünde Allah’a şükretti. Ekmeği böldü ve yemeğe başladı.
Acts TurHADI 27:36  Endişeleri dağıldı, kendileri de yemek yediler.
Acts TurHADI 27:38  Herkes doyduktan sonra buğdayı denize boşaltarak gemiyi hafiflettiler.
Acts TurHADI 27:39  Gündüz olunca karayı gördüler, tanıyamadılar. Fakat kumsalı olan bir körfez fark ettiler. Mümkünse gemiyi orada karaya oturtmaya karar verdiler.
Acts TurHADI 27:40  Çapaların iplerini kesip çapaları denizde bıraktılar. Aynı zamanda dümenleri tutan ipleri çözdüler. Ön yelkeni rüzgâra verdiler ve kumsala doğru hareket ettiler.
Acts TurHADI 27:41  Fakat bir kumsal sığlığa çarpıp gemiyi karaya oturttular. Geminin baş kısmı kuma saplandı ve hareketsiz kaldı. Kıç tarafı da dalgaların şiddetiyle parçalanmaya başladı.
Acts TurHADI 27:42  Askerler mahpusları öldürmek niyetindeydi. Hiçbirinin yüzüp kaçmasını istemiyorlardı.
Acts TurHADI 27:43  Fakat yüzbaşı Pavlus’u kurtarmak istiyordu. Bu yüzden onları bu düşünceden vazgeçirdi. Önce yüzme bilenlerin denize atlayıp karaya çıkmalarını emretti.
Acts TurHADI 27:44  Geriye kalanların da tahtalara ya da geminin başka parçalarına tutunmalarını söyledi. Böylece herkes sağ salim karaya çıktı.
Chapter 28
Acts TurHADI 28:1  Sağ salim karaya ayak bastıktan sonra adanın Malta adası olduğunu öğrendik.
Acts TurHADI 28:2  Yerliler bize olağanüstü insanlık gösterdiler. Yağmur yağıyordu ve hava soğuktu. Bundan dolayı ateş yaktılar, hepimizi dostça karşıladılar.
Acts TurHADI 28:3  Pavlus bir yığın çalı çırpı topladı. Ateşe attı. Isıdan kaçan bir engerek yılanı onun eline yapıştı.
Acts TurHADI 28:4  Yerliler Pavlus’un eline asılan yılanı görünce birbirlerine şöyle dediler: “Bu adam kesinlikle katildir. Denizden kurtuldu, fakat adalet ilâhesi onu yaşatmadı.”
Acts TurHADI 28:5  Pavlus ise elini silkeledi. Yılanı ateşin içine fırlattı, kendisi hiçbir zarar görmedi.
Acts TurHADI 28:6  Halk Pavlus’un şişip aniden ölmesini bekliyordu. Uzun süre beklediler. Ona bir zarar gelmediğini görünce fikirlerini değiştirdiler. “Bu adam bir ilâhtır!” dediler.
Acts TurHADI 28:7  Bulunduğumuz yerin yakınında adanın reisi olan Publius’un toprakları vardı. Publius bizi evine kabul etti, üç gün dostça ağırladı.
Acts TurHADI 28:8  O sırada Publius’un babası ateşler içinde, kanlı ishalden yatıyordu. Pavlus hastanın odasına girdi ve dua etti. Ona dokunup şifa verdi.
Acts TurHADI 28:9  Bunun üzerine adadaki diğer hastalar da gelip şifa buldular.
Acts TurHADI 28:10  Bize birçok hediyeler vererek saygı gösterdiler. Denize açılacağımız zaman ihtiyacımız olan malzemeleri gemiye yüklediler.
Acts TurHADI 28:11  Üç ay sonra bir İskenderiye gemisiyle denize açıldık. Gemi kışı adada geçirmişti. Geminin baş tarafında “İkiz İlâhlar” işareti vardı.
Acts TurHADI 28:13  Oradan da yolumuza devam ettik ve Regium şehrine vardık. Bir gün sonra güneyden rüzgâr esmeye başladı. Böylece ikinci gün Puteoli şehrine geldik.
Acts TurHADI 28:14  Orada bazı mümin kardeşlerle karşılaştık. Yanlarında bir hafta kalmamızı istediler. Sonunda Roma’ya geldik.
Acts TurHADI 28:15  Roma’daki müminler geleceğimizi duyunca bizi karşılamak için Appius Çarşısı’na ve Üç Hanlar’a kadar geldiler. Pavlus onları görünce Allah’a şükretti ve cesaret buldu.
Acts TurHADI 28:16  Roma’ya vardığımızda Pavlus’un bir asker nezaretinde yalnız yaşamasına izin verildi.
Acts TurHADI 28:17  Pavlus üç gün sonra Roma’daki Yahudi ileri gelenlerini toplantıya çağırdı. İleri gelenler toplanınca onlara şöyle dedi: “Soydaşlarım, halkımıza ya da atalarımızın törelerine karşı yanlış hiçbir şey yapmadım. Buna rağmen Kudüs’te hapsedildim ve Romalılara teslim edildim.
Acts TurHADI 28:18  Romalılar ifademi aldılar. Serbest bırakmak istediler. Çünkü ölüm cezasını gerektiren hiçbir suç işlemedim.
Acts TurHADI 28:19  Fakat oradaki Yahudiler buna karşı çıktılar. Ben de davamı imparatora arz etmeye mecbur oldum. Bunu kendi halkımdan herhangi bir şikâyetim olduğu için yapmadım.
Acts TurHADI 28:20  Ben İsrail’in umutla beklediği Kişi uğruna zincirlenmiş bulunuyorum. İşte bu sebeple sizi çağırdım. Sizinle görüşüp bunun hakkında konuşmak istedim.”
Acts TurHADI 28:21  Onlar Pavlus’a şöyle dediler: “Yahudiye bölgesinden seninle ilgili mektup almadık. Oradan gelen din kardeşlerimizden hiçbiri senin hakkında kötü bir haber getirmedi, kötü bir şey söylemedi.
Acts TurHADI 28:22  Fakat biz senin fikirlerini bir de senden duymak istiyoruz. Çünkü her yerde bu mezhebe karşı çıkıldığını biliyoruz.”
Acts TurHADI 28:23  Pavlus’la bir gün kararlaştırdılar. Çok sayıda Yahudi o gün Pavlus’un kaldığı yere geldi. Pavlus sabahtan akşama kadar konuştu. Onlara Allah’ın Hükümranlığı hakkında açıklamalar yaptı, imana şahitlik etti. Gerek Musa’ya verilen Tevrat’a gerek peygamberlerin yazılarına dayanarak onları İsa’ya iman etmeye davet etti.
Acts TurHADI 28:24  Bazıları Pavlus’un söylediklerine ikna oldu. Bazıları ise iman etmeyi reddetti.
Acts TurHADI 28:25  Aralarında anlaşamadılar. Onlar ayrılırken Pavlus son bir söz söyledi: “Mukaddes Ruh, Peygamber Yeşaya’nın ağzıyla atalarınıza doğru söyledi.
Acts TurHADI 28:26  Şöyle dedi: ‘Bu halka git söyle: Duyacaksınız, fakat anlamayacaksınız, bakacaksınız, fakat görmeyeceksiniz.
Acts TurHADI 28:27  Çünkü bu halkın zihni köreldi, kulakları ağır işitir oldu, Gözlerini kapadılar. Eğer böyle yapmasalardı, gözleriyle görür, Kulaklarıyla duyar, zihinleriyle anlarlardı. Bana dönerlerdi ve ben de onlara şifa verirdim.’
Acts TurHADI 28:28  “Şunu iyi bilin ki, Allah’ın bu kurtuluş haberi bundan böyle diğer halklara duyurulacaktır. Onlar da buna kulak verecekler.”
Acts TurHADI 28:29  “Şunu iyi bilin ki, Allah’ın bu kurtuluş haberi bundan böyle diğer halklara duyurulacaktır. Onlar da buna kulak verecekler.”
Acts TurHADI 28:30  Pavlus tam iki yıl kendi kiraladığı evde kaldı. Ziyaretine gelen herkesi kabul etti.
Acts TurHADI 28:31  Hiçbir engelle karşılaşmadı. Allah’ın Hükümranlığı’nı tam bir cesaretle duyurdu; Rab İsa Mesih’le ilgili hakikatleri vazetti.